Dolar (USD)
32.34
Euro (EUR)
34.88
Gram Altın
2392.80
BIST 100
10192.57
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

16 Şubat 2024

​Küresel silah sektörü ve ortadoğu

Sanayi Devriminden sonra teknolojideki hızlı gelişme, güvenlik problemine yeni çözümler sunmuş ancak daha büyük problemleri de beraberinde getirmiştir.

Savaşlarda makinelerin kullanılmaya başlanmasıyla, savaşlar şekil olarak büyük değişikliklere uğramışlardır. Öncelikle sivil halk ya da asker ayrımı ortadan kalkmaya başlamış. Silah üretimi yapan şirketlerin gelişmesiyle bir istihdam oluşmuş, fakat o silahları üreten insan, üretilen o silahların hedefi haline gelmiştir

Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra askeri güçler ile sanayi arasında sıkı bir ilişki ortaya çıkmıştır. Öyle ki; bu ilişkide bir aksaklık yaşandığı zaman artık askeri gücün de bir önemi kalmayacaktır.

Zira Dünyadaki savaşlar, birçok yönden toplumları, ekonomileri ve uluslararası ilişkileri etkiler. Savaşlar genellikle büyük insan kayıplarına, ekonomik zararlara ve sosyal travmalara yol açar. İnsanların yerinden edilmesi ve savaş sonrası toparlanma süreci uzun vadeli etkiler yaratır.

Dünya silah sektörü, birçok ülkenin savunma ihtiyaçlarını karşılamak ve güvenliklerini sağlamak amacıyla faaliyet gösteren geniş bir endüstriyi kapsar. Büyük silah üreticileri arasında ABD, Rusya, Çin, Fransa ve Almanya çeşitli savunma sistemleri, ateşli silahlar, askeri araçlar ve mühimmat üretimi konusunda öncüdür.

Küresel Silah ticareti uluslararası ilişkilerde önemli bir rol oynar ve çeşitli siyasi ve ekonomik etkileşimleri içerir. Silahların yaygın kullanımı ve silah ticaretindeki büyüme, uluslararası toplumda hem sosyal hem siyasi açıdan çeşitli sorunları da beraberinde getirmiştir.

Şurası bir gerçektir; Ekonomik olarak, savaşlar ülkeler arasındaki ticareti ve ekonomik büyümeyi ciddi anlamda etkilemektedir. Savunma harcamalarından dolayı tüm ekonomik kaynaklar savaşa yönlendiriliyor, yaşamsal tüm sektörlerde düşüş yaşanmaktadır. Savaş sonrası yeniden yapılanma maliyetlerinin büyüklüğü altından çıkılamayacak oranda büyük olabilmektedir.

Küresel silah ekonomisinin yarattığı savaşlar, büyük insan kayıplarına ve milyonlarca insanın yerinden edilmesine neden olmuştur. Bu durum, bölgedeki topluluklar arasındaki ilişkileri ve demografik yapıyı hem kısa vadede hem uzun vadede önemli ölçüde etkilemiştir.

Uzun vadeli etkileri itibariyle bu Savaşlar toplumsal yapıları da etkiler; toplumlar arasında ayrılıklara, travma ve güven sorunlarına neden olabilir. Savaşın sona ermesiyle birlikte, uzun vadeli barış ve toparlanma süreçleri için yüzyıllar boyu çaba sarf edilmesi gerekebilmektedir.

Uluslararası arenada, savaşlar genellikle diplomatik ilişkileri bozar ve bölgesel istikrarsızlığa yol açabilir. Aynı zamanda, mülteci akımlarına ve sığınmacı krizlerine neden olmaktadır.

Ortadoğu, tarihsel olarak birçok savaşa ve çatışmaya ev sahipliği yapmış bir bölgedir. Bu çatışmaların yansımaları tarih boyunca bölgedeki ülkelerin siyasi, ekonomik ve sosyal yapıları üzerinde derin etkiler yaratmıştır.

Bölge ekonomisi ciddi şekilde zayıflatılmış. Altyapı zarar görmüş, büyük iş kayıpları yaşanmış ve ekonomik büyüme durma noktasına gelmiştir. Ayrıca, savaşlar nedeniyle bölgeye yatırım çekme ve ticaret yapma kapasitesi yok noktasındadır.

Silah baronları ve küresel masalar silah satışları ile Ortadoğu'daki savaşları ve siyasi yapıları o derece derinden etkilemiş ki körüklenen mezhepsel ve etnik ayrılıklar, toplulukların bölünerek birbirlerini tarihten silecek derecede yok edip yüzyıllar sürecek siyasi istikrarsızlığa yol açmaktadır.

Laboratuvar ortamında yaratılan terör gruplarının ortaya çıkmasına ve radikalleşmenin artması sağlanarak bölgesel güvenlik sorunlarının derinleşmesine ve istikrarsızlık uluslararası düzeyde de etkiler yaratmıştır.

Zira binlerce yıldır bölgemiz ve Ortadoğu jeopolitik konumu nedeni İle bölgesel ve küresel düzeyde diplomatik ilişkileri etkilemiş. Yaşanan siyasi istikrarsızlık ve Çatışmalar, uluslararası ittifakları sarsacak bir düzeye gelmiştir.

Bu etkiler, bölgedeki savaşların uzun vadeli ve karmaşık doğasının bir yansıması olup sadece Ortadoğu ile sınırlı kalmayacak tüm global dünyayı etkileyecek düzeydedir.