Kutlu Evlilik

"Çocuklarınızı şu üç sevgiyle terbiye ediniz:

u2013 Peygamberin sevgisi,

u2013 Onun ehl-i beytinin sevgisi,

u2013 Kur'an okumak (sevgisi)." (Deylemi)

Hicretin 2. yılı Zilhicce ayında Efendimiz, çok sevdiği kızı Fatıma'yı amcası oğlu Hz. Ali ile evlendirdi. Hz. Ali ile Hz. Fatıma'nın evlenmesi şöyle olmuştu:

Önce Hz. Ebubekir, Fatıma'yı kendisine istemek için gelmişti. Peygamberimizi kızı Aişe ile evlendirerek kayınpeder olduğu gibi, Hz. Fatıma ile evlenerek kendisi de damat olmak istiyordu. O yıllarda, evliliklerde yaş farkı hiç gözetilmezdi. Peygamberimiz, Hz. Fatıma ile ilgili, Allah'ın hükmünü beklediğini söyledi.

Hz. Ebubekir, bu durumu Hz. Ömer'e açıkladı ve Hz. Ömer'e "bir de sen iste, belki sana verir," diyerek teşvikte bulundu.

Hz. Ömer'e de Peygamberimiz, Ebubekir'e verdiği cevabı verdi. Bu iki sahabi, bunun üzerine Hz. Ali'ye "git, bir de sen iste" dediler.

Hz. Ali'nin pek cesareti yoktu. İki büyük sahabinin reddedilmesi gibi, kendinin de reddedilebileceğini düşünüyordu.

Ama iki büyük sahabenin kendisine verdiği ümitle, Efendimize gitti. İçeri girip sessizce oturdu.

Peygamberimiz:

u2013 Niçin geldin ya Ali, diye sordu.

Hz. Ali utancından başını önüne eğince, Efendimiz onun geliş niyetini anladı.

u2013 Herhalde Fatıma'yı istemeye geldin, dedi. Sonra konuyu Fatıma'ya açtı. Hz. Fatıma susunca, bu evliliğe meylinin olduğu anlaşıldı. Bu arada Hz. Peygambere beklediği izin de gelmiş, kızı Fatıma'yı Ali ile evlendirmesine müsaade edilmişti.

Allah Resu00fblü, Ali'den mehir olarak ne verebileceğini sordu.

Hz. Ali'nin hiçbir varlığı yoktu. Müslüman olarak ölmediğinden, babasından miras da alamamıştı.

u2013 Hiçbir şeyim yok, dedi.

Mehir, evlilik akdi sırasında erkeğin kadına mutlaka ödemesi gereken bir nikah bedeliydi. Efendimiz mehri önemsiyordu. Kendisinin sahibi olduğu zırhı ona hatırlattı. Değerli bir zırhtı. Onu satıp parasını mehir olarak verebileceğini söyledi.

Hz. Ali, derhal zırhı satışa çıkardı. Hz. Osman, duyar duymaz, herkesten önce davranıp 480 dinara zırhı satın aldı. Sonra da satın aldığı zırhı, düğün hediyesi olarak, ilerde bacanağı olacak Hz. Ali'ye geri iade etti.

Hz. Ali, getirip zırhın parasını Allah Resu00fblüne verdi ve Hz. Osman'ın bu yaptığını da ona anlattı. Bu davranış Efendimizi çok duygulandırdı.

Bu evlilikte, Efendimiz, Müslümanlara bir düğün ziyafeti verdi. Yemekte, insanlara arpa ekmeği ile Hays yemeği ikram edildi. Hays, Araplarda hem tatlı, hem yemek yerine geçen geleneksel düğün yemeğiydi. Çekirdeği çıkarılmış hurmaya, un ve yağ ile yoğurt kurusu katılarak pişirilirdi.

Gerdek gecesi, Efendimiz kızı ve damadı için dua etti. Onlara bu evliliği Allah'ın mübarek kılıp, hayırlı nesiller vermesini Allah'tan diledi. Üzerlerine ihlas ile muavvizeteyn surelerini okuduktan sonra, gerdek odasına yolladı.