Dolar (USD)
32.38
Euro (EUR)
34.57
Gram Altın
2385.51
BIST 100
10045.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

01 May 2016

LAİKLİK KARŞITI 'LAİKLİK'

"Laikliğin tanımı yapılmalıdır." diyen TBMM Başkanı İsmail Kahraman, malum tek tipçi, jakoben çevreyi fena halde kızdırdı.

Zulmün adıdır, "laiklik".

Bu ülkede laiklik, birleştirici değil ayrıştırcı, hoşgörülü değil, tahakküm unsuru olarak uygulandı. Farklı olan; gerici, yobaz, örümcek kafalı, sıkmabaş, takunyalı, badem bıyıklı, vb. tasnife tabii tutuldu. Resmi ideolojinin militanları, laikliği, laiklik olmaktan çıkarıp baskının, darbenin, talanın, zulmün aracı yaptılar. Kendilerine göre bir laiklik oluşturdular, ucube bir laiklik; laiklik karşıtı laiklik... Bunu ders kitaplarında yıllarca genç dimağlara empoze ettiler.Onların zihin dünyalarını kirlettiler. Militarizmi, ırkçılığı, bu damar besledi.

Şu ifadeler, "Laiklik Karşıtı Laiklik"e açık bir örnektir.

"Atatürk laikliğinin daha geniş ve kendine özgü bir anlamı vardır."

"Dinin dini olmayan hususlardan ayrılmasını tespit edecek esasların uygulanmasını gerçekleştirerek dinin özüne dönmesini, bu suretle kişilerin bütün sadeliğiyle dindar olmalarını sağlar."

"Atatürk laikliği, dine akılcı yoldan yaklaşır. Böyle bir yaklaşım, dinde taassubu ve hurafeleri önler. Gerçek din, böyle bir ortam içinde doğru olarak öğrenilir." (12. Sınıf Türk Edebiyatı s.32 )

"Atatürk laikliği" diye bir laiklik icat ettiler, keyfi uygulamaları bunun üstünden yaptılar. Bu zihniyetin "geniş ve kendine özgü anlam"dan ne kastettiğini süreçlerden anlıyoruz.

"Atatürk laikliği" öyle bir laiklik ki " dine akılcı yoldan yaklaşıyor, dini, dinu00ee olmayan unsurlardan, hurafelerden temizliyor, dinin esaslarını belirliyor, dinin özüne dönmesini, kişilerin bütün sadeliğiyle dindar olmalarını sağlıyor. Bu laiklik türü, başka ülkede yok; sadece Türkiye'de var. Zaten baştan farklı olduğunu, olacağını "daha geniş ve kendine özgü bir anlam"la ilan etmişler. "Atatürk laikliği" öylesine bir güce ve konuma sahip ki dini, "temizliyor", "özüne döndürüyor", "sadeleştiriyor", " bütün sadeliğiyle dindar olmayı" sağlayıp "gerçek din"i oluşturup "doğru öğrenilmesini" sağlıyor(!)

"Laiklik karşıtı "laiklik"; hukuku, demokrasiyi, sosyal devleti felç etti, ülkeyi yağmalayan "Laikçilerin" işini kolaylaştırdı.

"Laiklik" adına darbeler yapıldı, Başbakan, bakanlar, gençler katledildi, binlercesi işkencelere tabi tutuldu; partiler kapatıldı, demokrasi katledildi, hukuk ayaklar altına alındı. Laikliği savunuyor görünenler, laiklik adına "demokratik, laik , sosyal hukuk devleti"ni zafa uğrattılar. Savundukları laiklik değil, zalim iktidarlarıydı. "Laiklik", zulmün meşrulaştırıcısıydı. "İrtica ile mücadele" denilerek Toplum Mühendisliği projesini uyguladılar.

"Laiklik" adına, 27 Mayıs 1960'ta, 12 Eylül 1980'de darbe yaptılar, anayasayı ortadan kaldırp ülkeyi iki dudaklarının arasına mahkum ettiler. 12 Eylül cuntasının aldığı karar ibretliktir. " Millu00ee Güvenlik Konseyinin aldığı ve alacağı kararlardan anayasaya aykırı olanlar anayasa, yürürlükteki kanunlara aykırı olanlar da kanun değişikliği olarak yürürlüğe girer." (27.10.1980 tarihli 2324sayılı yasa, M.6 ) Bu durum, "laiklik" adına milletin devletsiz, hukuksuz kaldığının resmidir.

"Laiklik" adına, kılık-kıyafet yasakları getirildi, din eğitimi, ezanın aslına uygun okunması, kamu kurumlarında mescit açılması, radyo ve televizyonlarda dinu00ee, ahlaku00ee programlar yasaktı.

"Laiklik" adına, katsayı uygulamasıyla , binlerce vatan evladının geleceği heba edildi. 11 Ekim 1998'de, 11.00'de el ele tutarak zulme direnenler, "laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak"la itham edildiler, tutklandılar.

"Laiklik" adına, demokrasiyi katlettiler, Turgut Özal'ın başbakanlığına alışamadılar; cumhurbaşkanı seçtirmemek için meclisteki oylamaya katılmadılar, kaos oluşturmaya çalıştılar.

"Laiklik" adına, failimeçhul cinayetler üzerinden laik- anti laik çatışması çıkartmaya çalıştılar, camii avlusunda "kahrolsun şeriat" diye uluştular.

"Laiklik karşıtı laiklik" adına , TBMM'nin çalışma saatlerini ramazan ayına göre düzenleyen iktidar partisini (Refah Partisi) kapattılar, özgürlükçü yasalar çıkaran, anayasanın 10 ve 42. maddelerini değiştiren Ak Parti'yi "laiklik karşıtı faaliyetlerinin odağı olmak"tan cezalandırdılar , anayasa değişikliğini de anayasaya aykırı olarak iptal ettiler, 11. cumhurbaşkanı seçiminde de bu ülkeye 367 garabetini yaşattılar.

Laiklik; inançları, fikirleri asla belirleyemez, sınırlayamaz.

"Atatürk laikliği" diye bir laiklik yoktur.

Türkiye, şeyhlerin, müritlerin, meczupların; inananların ,inanmayanların, Hıristiyanların, Musevilerin, hasılı herkesin memleketidir.

Laiklik Karşıtı "Laikliğe" Hayır.