Dolar (USD)
32.42
Euro (EUR)
34.70
Gram Altın
2401.47
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Eylül 2023

​Nefis muhâsebesi-1

İçinde yaşadığımız dünya fâni, ömür de kısadır. Her akşam gün batarken ve her sabah takvimden bir yaprak daha düşerken farkına varmadan ölüme ve âhiret hayatına biraz daha yaklaşıyoruz. Ömür sermayemiz azalırken, âhiret hayatında hayretler içinde okuyup üzüleceğimiz amel defterlerimiz de maalesef günah ve kusurlarla kabarıyor.

Bu yanlış ve gâfilane gidişe dur dememiz lazım. Bunun için mâzide bıraktığımız yıllarımızın muhâsebesini yapalım. Nefsimizi hesaba çekip kendimizle yüzleşelim. Hata ve günahlarımızdan vazgeçip tevbe edelim. Rabbimize, kendimize, ailemize ve tüm mahlûkata karşı sorumluluklarımızı hatırlayalım. Âyet-i kerimelerde buyuruldu ki:

“Ey iman edenler! Allah’a gönülden saygı besleyip O’na karşı gelmekten sakının ve herkes yarın için ne hazırladığına bir baksın. Allah’a gönülden saygı besleyip O’na karşı gelmekten sakının; çünkü Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır. Allah’ı unutan, bu yüzden Allah’ın da onlara kendilerini unutturduğu, dolayısıyla fayda ve zararını bilmeyen kimseler gibi olmayın. Onlar, büsbütün yoldan çıkmışların tâ kendileridir.” (Haşr 18-19)

Kesinlikle bu gafletle bir yere varamayız. Dolayısıyla kendimize gelip kısacık ömrümüzden kalan günleri Allahü Teâlânın rıza-i bârisi istikametinde geçirmeye azm û cezm edelim. Dünyevî heves ve arzuların peşinden koşmaktan ve âhiretimizi cehenneme çevirmekten vazgeçelim. Aldığımız her kararın, söylediğimiz her sözün, işlediğimiz her davranışın Allahü Teâlâ tarafından görüldüğünü, duyulduğunu, bilindiğini ve bütün bunlardan hesaba çekileceğimizi hiçbir zaman aklımızdan çıkarmayalım.

Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Allah, sadece samimi bir şekilde ve kendi rızası gözetilerek yapılan amelleri kabul eder.” (Nesai)O halde, samimiyetle Rabbimize yönelelim. Amel defterlerimizi hata ve günahlarla değil, ibadet ve hasenatla doldurmak için büyük gayret sarfedelim. İmtihan için bulunduğumuz bu üç günlük dünyada boş ve faydasız işler peşinde kıymetli ömrümüzü tüketmeyelim.

Sık sık nefis muhâsebesi yapalım, neler yaptığımıza bir bakalım, kendimizi kontrol edelim. Nefis muhâsebesi yapmak, diğer yaratılanlardan farklı olarak, insana verilmiş olan akıl ve iradenin önemli bir gereğidir ve icabıdır. İnsanın kendini muhâsebe etmesi ve dolayısıyla Allahü Teâlâya kulluk görevini hakkıyla yerine getirebilmesi; dünya ve âhiret saadetine kavuşabilmesi için zaruridir. Zira insanoğlu yaratılış itibarıyla nefsin arzularına düşkündür ve nefis, insanın yaptığı kötülüklerin ilk kaynağıdır.

Nefis muhâsebesi, insanın kendisini yaratılış amacı ve sorumlulukları açısından hesaba çekmesi, iş ve davranışlarının kontrolünü yapması ve durumunu değerlendirmesidir. İnsanın kendisini hasaba çekmesi, sosyal barış için de elzemdir. Çünkü kendisini kontrol eden ve özeleştiri yapan kişi, kendi içinde ve toplumda uyumlu, başkalarının haklarına saygılı olur ve böyle insanlardan oluşan bir toplum da gerçekten sağlıklı bir toplum olur.

Nefis muhâsebesinin bel kemiği ve odak noktası; maalesef daha önce şeytana uyup işlediğimiz günahlardır. İnsanın günah işlemesinin temel sebepleri; âhiret hayatının unutulması, gaflet, nefsin heva ve heveslerine uyulması, zamanın boşa harcanması, Allahü Teâlânın âyetlerinden yüz çevirilmesi gibi şeylerdir. Bütün iş ve davranışlarımızın Allahü Teâlâ tarafından görüldüğü, melekler tarafından kaydedildiği ve hayatta yaptığımız her şeyin en ince noktasına varıncaya kadar bir gün sorgulanacağı bilinmelidir. Âyet-i kerimelerde buyuruldu ki:

“Kim zerre miktarı hayır yapmışsa onu (karşılığını) görür. Kim de zerre miktarı şer işlemişse onu (karşılığını) görür.” (Zilzal 7-8)

“İnsanların hesaba çekilecekleri (gün) yaklaştı. Hal böyle iken onlar, gaflet içinde yüz çevirdiler.” (Enbiya 1)

(Ey insanlar!) O gün (hesap için) huzura alınırsınız; size ait hiçbir sır gizli kalmaz. Kitabı sağ tarafından verilen: ‘Alın, kitabımı okuyun, der. Doğrusu ben, hesabımla karşılaşacağımı zaten biliyordum.’ Artık o, hoşnut kalacağı bir hayat içindedir. Meyveleri kolayca devşirilebilir yüce bir cennettedir.” (Hâkka 18-23)

Her insanın sorumluluğunu omuzuna yükledik. Kıyamet gününde insana, açılmış vaziyette önüne konulacak olan bir kitap (amel defteri) çıkaracağız. Oku şimdi kitabını! Bugün kendini yargılamak üzere kendi nefsin yeter!” (İsra 13-14)

(Devamı haftaya…)