Dolar (USD)
32.20
Euro (EUR)
34.75
Gram Altın
2418.20
BIST 100
10055.98
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

29 Eylül 2015

Neresi Benziyor?

Nerden başlamalı bilmem. Yüzsüzlükten, şerefsizlikten, alçaklıktan, hıyanetten, cibiliyetsizlikten.
Say sayabildiğine!
Bu tiplerin ortak özelliği yalancılıkta kompetanlıktır. Ayrıca bu tür, insan taklidinde de maharetlidir ha!
Malum, 'delikanlı' Kelkitli'nin özelliği zabtiye ve kayıttır. Ondan kinaye dünden geriye zamanı akıttıkca her ifşaata bir 'mektupla' cevap şiarıdır. Bunun konuyla ilintili olması mühim değildir. Öyle ki bu kadar hassas konuda herhangi bir kayıt tutmamış ama Demirel mektubuyla kendini 'aklamaya' çalışıyor işte.
Bizim ise daha net kaydımız atasözü "Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz!" temelinde basın ve yayın organlarındaki çirkefliği delil gösteririz!
Herhalde dönemin başbakanı Mesut Yılmaz'la olan 'samimi' görüntüler ve yahut şu an gösterdiği terör üzerine yayın politikası gayet net gözlerimizin önündedir.
İstisnasız, yazarların PKK'ya gösterdikleri 'sıcak' ilgi ve HDP sevgisi öteden beri 'benzetilmeye' çalışılan Katalanya İspanya ilişkisi ve Pazar günkü seçim sonucu bunlara ayrı haz vermektedir.
Gerek İspanya'da, gerek Türkiye'de milliyetçiliği desteklemenin solculuk, hem de aşırı solculukla nasıl ilgisi olabilir sorusunun cevabı hiç şüphesiz gayet pişkin ve net Erdoğan düşmanlığıdır.
İşin aslı Katalanların bile milliyetden ziyade 'sömürüye' olan itirazlarıdır. İspanya'nın yıllık 1 trilyon avroluk bütçesinin 2 yüz milyarı Katalan bölgesinin 7,5 milyon nüfuslu Katalan bölgesine aittir. Aha Aydın Doğan'ın Hürriyet'i yazmış, 30 yıllık teröre giden para 300 milyon lira ve bunun etkisiyle oluşan toplam zarar 1,2 trilyon lira! Tersten okuyunca, Katalanlar'ın İspanya'ya yıllık katkısı bizim 30 yıllık terör maliyetimizin 3 katı. Yani sadece tarihi, harsi ve dil farkından değil iktisadi olarak da bambaşka yapı söz konusudur.
İspanya'nın dinamosu ve kaymak tabakasını oluşturan zenginler işte bu duruma dayanarak 'özgürlük' talebiyle İspanya'dan ayrılmak istiyor! Ya peki, PKK'nın istediği 'özgürlük' temelinde ne var? Herhalde Türkiye'yi hemen her anlamda 'sömürdükleri' gerçekliğiyle, artık bundan bıkıp Türkiye'yi rahat bırakmak isteği mi? Yoksa ister fikri zeminde, ister uygulamada 'çökmüş' olan Marksist-Leninist Komünist ideolojinin nostaljik depreşmesi mi?
Hele safdilliğin ötesine geçmiş aymazlıkla batının ve Amerika'nın bunu kabul edeceğini sanmalarına ne demeli!
Ne çare, Türkiye'nin 23 temmuzdan bu yana etkili ve son derece başarılı harekatının temelini ve dayanağını göz önüne alarak değerlendirince, tüm 'çabalarına', desteklerine, 'saz çaldırmalarına', daha dün 9 yaşında masum bir kız çocuğun öldürülmesine bile tepki vermeyenlere rağmen çocukların canından kanından elleri çekilene dek kararlılıkla devam edecek mücadelenin PKK'nın tamamen tasfiyesiyle neticeleneği kesindir.