Dolar (USD)
32.34
Euro (EUR)
34.74
Gram Altın
2435.87
BIST 100
9999.98
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


'ÖZEL HAYAT VE FUTBOL'

Fenerbahçe-Eskişehir maçını izliyoruz. Maçta pek heyecan yok. Oyunun güzelliğinden ve tekniğinden çok başka konular gündeme geliyor. Aktarıldığına ve konuşulduğuna göre maçta hakaret var, utanılacak laflar var. Seyirciler ve oyuncular arasında, rakip futbolcularla ev sahibi olanlar arasında çirkin, utanılacak tablolar yaşanıyor. Oyuncular hemen öfkeleniyor ve saldırıya geçiyor. Bir başka maçta oyundan atılan oyuncu sinirleniyor, soyunma odasına gidiyor ve eline bıçak alıp dönüyor. Onunu elinden bıçağı almak zor oluyor.

Fenerbahçe-Eskişehir maçında sinirlenen Emre Belezoğlu oyundan atılıyor. Sık sık kart gören Emre hem kendine hem de takıma zarar veriyor. Yorumcu ve eski futbolcu Engin Verel diyor ki: "Emre Belezoğlu özel hayatında kibar ve beyefendi birisidir. Sessiz ve sakin bir hayat sürer. Ama maç sırasında çeşitli sebeplerle sinirleniyor ve kendini yitiriyor." Engin Verel sinirlenen Emre'ye ve onun gibilerine bir hekime, psikiyatri uzmanına gitmelerini tavsiye ediyor. Aslında tavsiyeleri ve görüşlerini takdire değer buluyoruz.

Önce öfke konusunda bilgi verelim: "Öfke tepkileri yaşla artmaktadır. Çocuklar öfkeyi hem hoşlanmadıkları bir çocuk hem de bir amaca tekrar ulaşmak istedikleri zaman gösterirler. İlk yılın ortasında öfke çocuğun uyum sürecini kolaylaştırır. Öfke, son derece normal ve hayatın sürdürülmesi için gerekli bir duygudur. Öfke, duygusal bir tepkidir. Öfke, uyarıcı bir işarettir. Öfke, kişiyi tehditlere karşı uyarır ve kendisini korumasına imkan sağlar. Öfke sayesinde yeni bilgiler öğrenmek için motive oluruz. Öfke kontrol altında tutulursa sağlığın bir işaretidir. Öfkeyi kontrol edemezsek kişinin kendisi ve çevresi için çok zararlı bir hal alabilir. Öfkenin sağlıklı ve işe yaraması için inkar edilmemesi, bastırılmaması lazımdır. Ayrıca, öfkenin kabulü, tanınması ve kontrollü bir biçimde dile getirilmesi gerekir."

Öfke kentleşme süreci ile artış göstermiştir. Sebepleri arasında ekonomik zorluklar, iletişim kopukluğu, eğitimsizlik, sahipsizlik hissi ve hastalıklar sayılabilir.

Öfkenin dile getirilme biçimi de tehlikeli olabilir. Öfke, açıkça ve doğrudan doğruya sözle, davranışla da gösterilebilir. Öfkenin başka biçimde de ifade şekilleri de vardır. Tokat atma, tekme atma, yüksek sesle konuşma, küfür veya tehdit etme, hata arama, suçlama, alay etme, dedikodu yapma, kuşkuculuk, önyargı ile yaklaşma, öfke nöbetleri geçirme gibi durumlar bunlar arasında sayılabilir. Öfke sonucu kişi başkalarına zarar verir, çevresini sıkıntıya sokar.

Öfkeyi kontrol etme ve onu uygun yollarla ifade edebilmelerini sağlama öncelikle insanlara öğretilmelidir. İnsanlara öfke ile başa çıkabilme yolları anlatılmalıdır. Bir problemle karşılaşınca ne biçimde öfkenin ifade edileceği belirlenmelidir. Bu ifade biçimi hem problemi çözmelidir hem de kişi ve çevresi zarar görmemelidir. Duyguların ifadesinde empati önemli bir yoldur. Empatinin geliştirilmesi ve öğretilmesi de bir başka metottur.

Futbolcuların ve diğer dallardaki sporcuların davranışları ve sözleri önemlidir. Onların tahrik edici davranışları ve sözleri seyircileri yanlışlara sevkedebilir. Ekmeğini ayakları ile kazanan futbolcuların kapris yapmaya, şımarmaya hakları yoktur. Onlar bileceklerdir ki, hata yaptıkları takdirde bedelini hem takımları hem de kendileri ödeyeceklerdir. Bunu yapmaya hakları var mıdır? Özeleştiri veya yeni durum değerlendirmesi yapmalıdırlar.

Problemin çözümü için önce bilgi gerekir. Eğer kendi kendimize yetemiyorsak psikiyatrik destek alınmalıdır.

Sonuç: "Değerli ve önemli bir insan olmak futbolcunun sahada hatasını örtmemelidir."