Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.72
Gram Altın
2394.24
BIST 100
10152.36
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

18 Temmuz 2023

PKK'yı daha güçlü hale getirecekler

ABD’nin PKK üzerinden hedefi, bütün Kürtleri tek çatı altında toplamak.

Şimdilik Kürtler içerisinde üç güçlü aktör var.

1. Barzani (İSLAM-ŞERİAT)

2. PKK (İSLAM’a düşman Laiklik, Komünist, LGBT, …)

3. Talabani (Laik)

*

Kürtlerin altında toplanacağı şemsiye olarak şimdilik ABD çıkarlarına uyduğu için, en önemli aday PKK.

İleride şartlar değişirse; ABD Barzani ya da Talabani’ye dönüş yapabilir.

Bu üç aktör ABD’nin çıkarlarına uymazsa, ABD yeni bir Kürt aktör de çıkarılabilir.

*

ABD neden Kürtleri tek şemsiye altında toplamak istiyor?

Elbette Kürtleri ABD çıkarlarına göre daha rahat kullanmak için.

Kürtleri İslam dünyasının birliğini bozmak ve Türkiye’nin güçlenip küresel bir aktör olmasını engellemek için kullanmak istiyor.

*

Gizli destekten açık desteğe evrilen süreç

ABD yıllardır PKK’yı destekliyordu.

Daha önce sınırlı ve Türkiye’nin ciddi bir tepkisini çekmeyecek şekilde PKK’ya destek veriyordu.

Gizliden, fazla göze batmadan, … destekliyordu.

Göstere göstere desteklemiyordu yani.

Son yıllarda açık bir şekilde PKK’ya destek veriyor.

Göstere göstere destekliyor.

PKK’yı geleceğe hazırlıyor.

*

PKK devletine giden yol açılıyor

ABD PKK’ya Kürtçe ve İngilizce öğretiyor.

Bir devlet dili oluşturuyor.

İki resmi dilli bir alt yapı kuruyor.

Kürtçe ve İngilizce

*

PKK’nın resmi dili olan Türkçe’nin yerini, Kürtçe (ve İngilizce) alıyor.

PKK mağaralardan, kamplardan, … askeri karargahlara taşınıyor.

Teröristten askere dönüştürülüyor.

İllegalden legale dönüştürülüyor.

Terörist sayısı 5-10 bin arasındayken, 200-250 bin asker (ordu/asker-millet) oluyor.

Kiralık topraklardayken, kendi toprağına geçiyor.

Topraksızken, vatan sahibi oluyor.

Terör yönetiminden özerkliğe geçiyor.

Terör örgütü yöneticiliğinden; Cumhurbaşkanı, Başbakan, … oluyorlar.

Grup yöneticisinden, generalliğe geçiyorlar.

Rütbesizken, rütbe sahibi oluyorlar.

Elemandan ABD’nin kasaba şeriflerine dönüşüyorlar.

Mağara toplantılarından parlamentoya, meclise, … geçiyorlar.

Kalaşnikof gibi silahlardan ağır silahlara geçiyorlar.

Henüz bağımsızlık ilanı yapılmamış bir devlet kurdular.

PKK bütün bu olanaklara ABD sayesinde sahip oldu.

PKK bu minnet borcuyla, ABD için her şeyi yapar.

İslam dünyasını da Kürtleri de ateşe atmaktan çekinmez.

*

PKK’nın Nükleer, Kimyasal, Atom Silahları

ABD PKK’ya nükleer, kimyasal silah verir mi?

Bu kadar yatırım yapan ABD, PKK’yı Türkiye’den daha güçlü hale getirecek her silahı verebilir.

Buna nükleer silahlar da dahil.

PKK’yı dokunulamaz hale getirecekler.

Birde bakmışsın PKK’nın ATOM BOMBASI var.

*

PKK Türk devleti mi Kürt devleti mi kuruyor?

Daha öncede ifade etmiştim.

PKK henüz Kürtçeye hakim değil.

Bu şartlarda bir devlet kursa, resmi dili Türkçe olacağı için, PKK ancak bir Türk devleti kurabilir.

*

Türkiye PKK devletine izin verir mi?

Türkiye elbette PKK’nın kuracağı 2. İsrail PKK devletine izin vermez.

PKK devleti demek, Türk-Kürt savaşı demektir.

Türkiye, kendi toprağını isteyen hiçbir devleti affetmez.

Türkiye hiçbir devlete toprağını vermez.

Türkiye bu saatten sonra toprak alır ama toprak vermez.

Azerbaycan bile Türkiye’den toprak istese, Türkiye Azerbaycan ile de savaşır.

PKK’nın yapacağı tek ve en mantıklı, en doğru şey, tamamen silah bırakıp ortadan çekilmektir.

Türkiye, Suriye’de model şehirler kurmuştur.

Türkiye yönetiminde Türkler, Kürtler, Araplar, … birlikte kardeşçe ve ADİL bir yönetimle yaşayacaktır.

Aksi mümkün değildir.

Aksi milyonlarca Müslümanın kanının dökülmesi demektir.

*

Büyük Kürt İsyanının hazırlıkları yapılıyor

ABD, Türkiye’yi derinden sarsacak büyük bir Kürt isyanının temellerini atmış durumda.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’den sonrasına, Fethullah Gülen ve Abdullah Öcalan’ın ölümünden sonrasına plan yapıyorlar.

Erdoğan ve Bahçeli ikilisinin güçlü liderliği Türkiye’yi bir arada tutmaktadır.

Erdoğan ve Bahçeli’den sonra Türkiye’yi bir arada tutabilecek güçlü bir liderlik gücünü şu anda göremiyorum.

PKK, FETÖ, DEAŞ, LGBT-ZİNA, DHKP-C, … gibi terör örgütlerinin Erdoğan ve Bahçeli döneminde etkisiz hale getirilmesi şarttır.

Arkasına ABD’yi alan PKK, Ekrem İmamoğlu gibi birinin yöneteceği bir Türkiye’nin en az yarısını alır.

Terör örgütleri ile mücadele beş yıl içerisinde tamamen çözülmelidir.

2024 yerel seçimleri çok iyi bir şekilde değerlendirilmelidir.

Türkiye’nin geleceğinde milli olmayan hiçbir yapıya yer olmamalıdır.

PKK ve CHP yerel seçimlerde tam bir hezimete uğramalıdır.

PKK bölgede CHP üzerinden ya da direk seçimlere girerek belediyeleri alırsa, Türkiye’nin geleceği tehlikeye girer.

Türkiye beş yıl içerisinde bütün terör örgütlerini etkisiz hale getirmek, marjinalleştirmek, … zorundadır.

ABD zamanı geldiğinde PKK’nın düğmesine basacaktır.

PKK henüz ABD’nin verdiği ağır silahları kullanmıyor.

Zamanı geldiğinde Türkiye’ye ciddi zararlar verebilecek bu silahları kullanacaktır.

PKK bağımsızlık ilanlı bir savaşa hazırlanıyor.

PKK bağımsızlık ilanı için Türkiye Kürtlerinin hazır olmasını bekliyor.

PKK yöneticileri de Fethullah Gülen (FETÖ) gibi ömürlerinin sonuna geldiler.

Bu mücadeleyi dünya gözüyle görmek istiyorlar.

Onlar da FETÖ gibi acele edebilirler.

FETÖ nasıl ki Fetullah Gülen ölmeden darbe girişiminde bulunduysa, kırk yıllık mücadelesinin sonucunu yaşarken görmek istediyse …

PKK’nın ihtiyar heyeti de ölmeden önce, kırk yıllık mücadelenin sonucunu görmek istiyorlar.

Sonuç olarak; terör örgütlerini Erdoğan ve Bahçeli döneminde etkisiz hale getiremezsek, Erdoğan ve Bahçeli’den sonra bunu başarmamız çok çok çok zor olacaktır.

Terörle mücadelede MİLLİ MUTABAKAT şarttır.

Bir Milli Mutabakat Heyeti oluşturulmalıdır.

Siyasiler, sanatçılar, yazarlar, iş insanları, … toplumun bütün kesimleri sürece dahil edilmelidir.

Her TC vatandaşı bütün terör örgütleriyle (PKK, FETÖ, DEAŞ, LGBT-ZİNA, DHKP-C, … gibi ) mücadele etmek zorundadır.

Hiç kimse terörle mücadeleden kaçma hakkına sahip değildir.

PKK, FETÖ, DEAŞ, LGBT-ZİNA, DHKP-C, … terör örgütleri ile mücadele etmeyen hiç kimseye (milletvekili, belediye başkanı, iş insanı, yazar, siyasetçi, gazeteci, memur, işçi, muhtar, öğretmen, doktor, akademisyen, …) değer verilmemelidir. Terör örgütleriyle mücadele edenler de teşvik edilmeli ve ödüllendirilmelidir.