Presumtive Nominee Trump
Hemen herşey sıradanlaştı artık ya. Her birşeyleri kanıksadık. Olan biten, patlayan, ölen 'vakayi adiyeden' müteallik oluverdi!
İnsanın başını döndüren hızla, dünyanın 'çefitli-çıfıtlı' bölgelerinde cereyan eden olaylar, önemsizliğinden değil bilakis herbirinin diğerinden mühim olması hasebiyle hangisi üzerine tasarruf yapacağına şaşıyorsun!
Daha kolaycılıkla 'butterfly effect'(Kelebek şeysi) felsefesine yaslan ve birbirine bağla, çık işin içinden. Ne var ki, bu bağda en basit hadise bile çok çetrefilli, tedhişe açık azizim.
Kanada'da haftalardır devam eden yangın bir türlü söndürülemiyor mesela. Ve herkes can derdindeyken Türkiye'de olduğu gibi hükümete, Erdoğan'a saydırmıyor. Hoş, Türkiye'de, onlara fırsat vermeden Kanada yangınını Erdoğan'a bağlayan 'manyaklar' çıkar zaten.
İniyorsun aşağı, Amerika'da seçim heyacanı. Burada iki kelamı arttırısak, yine diğer konuları boşlamış olacağız. Ama ağızlara pelesenk her işin arkasında Amerika var teranesini zırvalayanlara, madem öyleyse Erdoğan'a neden saldırıyorsunuz demek lazım. Erdoğan, Amerika'nın emrindeyse neden 'zıtlaşıyorlar' sorusunu peşine eklemeli sonra.
Kıyısından girmişken arkası gelsin, da!
Amerika başkanlık seçiminde partiler hala aday belirleme aşamasında. Partiler dediysek, Türkiye'de her önüne gelen parti kurup dünyayı değiştirmeye kalkmadığı için sadece Cumhuriyetçi ve de Demokrat partiden bahsedebiliriz. Ama bazılarının, ki çoğunluğu 'uzman^olan, iddiaları gibi Amerika'da sadece bu iki parti yoktur ha! Yüzlerce parti olduğu gibi 27 tane ciddi ve Tea Party, Liberal Party gibi kongrede söz sahibi olan partiler de vardır ve fakat 'hadd' ve çaplarını bildikleri için öyle Başkan Maşkan adayı çıkarmak gibi dertleri yoktur! Eh 'bağımsız' aday zırvası da yok-tu, bugüne dek!
Neden mi bugüne dek, çünkü Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ın, Kasich'in de pes ederek tüm rakipleri adaylıktan çekilmesine rağmen, partisinin o hala bir 'presumptive' adayı. Yani 'muhtemel', kesinleşmemiş! Bunu öyle kongrede belirlenecek olarak anlamak safdilliktir, çünkü sabık Cumhuriyetçi başkanlar baba ve oğul Bush, Roomney, Colorado, Neveda ve bir çok eyaletteki Cumhuriyetçiler Trump'ın adaylığına karşı çıkıyorlar. Şunun şurasında Temmuz'un 20'de yapılacak olan kongreye 2 ay kaldı dersek, o güne kadar Trump bu işi nasıl halleder göreceğiz. Ama 'bağımsız' aday olabilceği söylentisi ortalıkda dolanıyor. İşte o bahisle bir 'ilk' olabilir.
Büyük ihtimalle zor da olsa Cumhuriyetçi Parti'den adaylığını halledecek gibi. Çünkü, partinin üst yönetimi işi yokuşa sürse de taban çoktan Trump'ın adaylığına teşne. Elbette Trump'ın müslümanlar, Meksikalılar ve daha bir çok konuda söyledikleri yenilir, yutulur cinsden değil ancak 'makul' kişilerin bu hususlarda yorumu da, benim de altını çizdiğim gibi 'siyasi manevradan' ibaret ve kesinlikle vaatlerinde yapacağı veya yapabileceği bir şey yok.
Günlük, hatta anlık 'karagöz hacivat' misali Demokrat 'muhtemel' başkan adayı Clinton ile olan atışmaları insanları eğlendirirken, benim en çok eğlenceli bulduğum diğer Demokrat aday Sanders'ın hala 'umutla' yarışa devam etmesi! Herhalde o da 25 Temmuz'a kadar bunu sürdürmeye kararlı.
Yorumu kolay ve eğlenceli diye 'Amerikan seçimlerine giderken' yaşananları seçtim. Ama başta belirttiğim üzere, in aşağı Meksika hala Trump'ın asıl kastettiği 'uyuşturucu baronlarıyla' mücadele ediyor. Daha aşağılarda Brezilya'da 'hukuk darbesi' yaşanıyor. Geç Avrupa'ya, Fransa'da işçiler, sendikalar ayaklanıyor. Bizde sapasağlam bir yönetime darbe yapabilmek için binbir türlü dalavere çevriliyor.
Az ötede Azerbaycan Karabağ meselesi, daha ötede Tacikistan kaynayan kazan ve muhtemel üç vakte kadar gözler oraya çevrilecek. Ve saire, ve saire, ve saireu2026.
@yusufserce twitter.com/yusufserce
