Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2394.84
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


"Gardaşlığın" Ötesinde Dostluk

Yıllar önce Ankara'da üniversiteyi okurken bir filim seyretmiştim. Zihnim beni yanıltmıyorsa filmin adı "Hakkari'de Bir Mevsim" idi. İdeolojik sebeplerle Hakkari'nin u2013yılın çoğunluğunun karla kaplı olan- bir dağ köyüne tayin edilmiş bir ilkokul öğretmeninin hikayesini konu edinmekteydi. Öğretmenin ihtiyaçlarına yardımcı olan bir köylü ile "tayin mağduru" arasındaki diyalog hafızamda tüm tazeliğiyle yerini korumaktadır.

Köylü-"Dağlar ağlamiiş ağlemiişu2026 Dağlar demiş ki: Ey Allah'ım! Kim gelip yaşayacak bizim eteklerimizdeu2026

Allah da demiş ki: Öyle insanlar vardır kiii, onların yapacak başka çareleri yoktur, işte onlar gelip sizin eteklerinizde yaşayacaklaru2026"

İşte Sivas, efsanede anlatılan çaresiz insanların yaşadığı bir şehir değildir elbette. O içindeki kültür, hikmet, irfan ve medeniyetin rafinesi olan kadu00eem bir şehir ve "Medu00eene"dir. Sivas'ı, şehir yapan en önemli unsur, insan ve cemiyet ilişkilerindeki tarihu00ee kök ve geleneklerin hamulesi olan vakur ve erdemli duruşunda yatar.

Cemiyet hayatının inşacısı olan aile ve insan grupları arasındaki münasebetler; dostluk, merhamet, şefkat, vefa ve muhabbetle neşv ü nema bulduğunda hayatın lezzetleri, adeta "can veren bir iksir" haline dönüşür.

İnsan ilişkilerinin en aktif ve dinamik halleri, komşuluk münasebetlerinde belirginleşir. Ancak Sivas'ta komşuluk farklıdır, kendine has güzellikleri ve nefaseti içinde barındırır. Gerçi Anadolu'nun Konya, Kayseri, Erzurum, Trabzon ve Çorum gibi birçok şehrinde benzer gönül ve erdem muhabbetlerine rastlamak şaşırtıcı değildir.

Bizim hikayemize gelince; yirmibirinci asra üç yıl kala başlar Sivas'ta. İlk olarak "kar ve türkülerin" diyarı olarak aklımıza gelen Sivas'ta, -eskiden Ermeni seçkinlerin yaşadığı, şimdilerde erdemli gönül insanlarımızın yaşadığı- Akdeğirmen mahallesinde, her şeyin bunlarla sınırlı olmadığını, kaldığımız on iki yıl içerisinde doya doya hissettik ve yaşadıku2026

Bu kadu00eem şehirdeki insan münasebetlerinin zirvesini komşu ve komşuluk oluşturmaktadır. Sevgi, vefa ve muhabbet üçgeninde, komşunun değer ve "hürmeti", nihayetsiz keyiflere bırakır insanıu2026

Uzak komşumuz olacak sevgili dostumuz İsmail Abi'nin bize uygun gördüğü ev, güzel insanların bulunduğu bir mahalledeydi. Onlardan birisi, Sivas'a gelmeden önce bize kalacağımız mekanı hazırlayan Latif Amca'yı nasıl unuturum. Yüz yüze görüşmediğimiz halde, tellerin taşıdığı seslerle "mülaki" olduğumuz Latif Amca ve sevgili eşi Şemsi Teyzeu2026 Onlar gerçek anne ve babalarımız gibi bize hizmet ettileru2026 Evin temizliğini, görevli kişilerin iyi yapmadığına kanaat getirip, bu iki erdemli ve mübarek yaşlı insan, tanımadıkları ve görmedikleri bir aile için, kiralanan evi ellerine süpürge alıp temizlediler. Adeta bizlerin mekanlarını değil, yüreklerimizi ve gönüllerimizi pak ettiler. İnsanlığın, akrabalığın ve kardeşliğin yaralı olduğu zamanlara adeta nazire yaparak, sufu00eelerin "hazreti insanını" bize gösterdiler. Ruhlar aleminde tanışıp da hatırlamadığımız bu güzel insanlar, taşınmanın akşamı ruh ve asaletin mekanı olan evlerinin sıcak ve muhabbet ortamındaki sofralarına u2013itiraz edip mazeretler ileri sürmemize rağmen- bizleri misafir ettiler. Hakk Teaala'nın güzel bir lütfu olarak yine o katlı apartmandan ayrılırken de, onların çocukları Lokman ve eşi sıcak ve gönül kokulu çaylarıyla bizleri uğurladılar.

Sivas'a gelişimizin onuncu yılında kendisine zaman zaman "Sivaslı" dediğimiz ikinci evladımız Faruk Enis, Rabbulalemin'in bir lütfu olarak orada dünyaya geldi. Yılın başka bir yıla yerini bıraktığı gecede, hanımın doğum sancılarından rahatsızlanmasıyla, hiçbir akrabamızın olmadığı, ancak tümü akrabamız olan Sivas'ta herhangi bir tedirginlik yaşamadık. Evladımızın, Babam ve annemin Bursa'dan Sivas'a ulaşmasından evvel hayata gözlerine gözlerini açmak için sabırsızlandığı gecede, şehirde anne ve babamız olan Şemseddin Abi ve Nuran Ablaların kapılarını çaldım, bir yakın akrabamızın evi gibiu2026 Gecenin ve uykunun en tatlı anlarındaki ricamız, onlar için dünyaya gelecek olan torunlarının müjdesi oldu adetau2026 Birkaç ev uzaktaki Sağlık İl Müdür Yardımcısı komşumuz ve dostumuz Mevlüt Bey ve hanımı, sanki gece acil bir çağrı bekliyormuş gibi, yanıma katıldı ve benimle birlikte hastanede sabahın ışıklarını ve bebeğin sesini beklemeye başladı.

Doğan yavrunun ağlama sesi uzayınca, komşumuz Ayşe Hanım, kapıyı tıklayarak tedirgin ve kaygılı bir şekilde "Nesi var? Hasta mı?" gibi sorulara muhatap olur, evin hanımıu2026

Dolayısıyla şehirde bulunmadığım zamanlarda, kaygı ve endişeden bigane şekilde huzur içinde olur, gözüm arkada kalmazdı. Bilirdim ki, değerli ve şeçkin Sivaslı komşularımın ve sevgili arkadaşım Selim'in, bana içten ve yürekten gelen bir sesle "gardaaaş" ve "canııımm" diyerek endişelenmeden, gönül rahatlığıyla Sivas dışındaki faaliyetlerimi yerine getirmeme fırsat ve imkan vermekteydiler. Hastalanan çocuklarımın tabip ve hastane ihtiyaçlarını, kendi çocukları ve aileleri gibi takip etmekte ve sormaktaydılar, bu gönül insanlarıu2026.

Komşumuz Mahir Bey, büyük bir itina ile yaptığı arıcılığın ve balcılığın sonuçlarını, önce biz yakın komşularıyla paylaşır; sezonun ilk balını bizlere ikram ederdi. Tabii ki, Sivasla özdeşleşmiş olan "madımak"ın farklı pişirme yöntemleriyle kıvama ermiş olan yemekleri, gönüldaşlarımızın en önemli sunumlarıydı.

Kandillerde bir başkadır Sivas ve Sivaslılaru2026 Onlar hak ve hakikatin temsilcileri olan Şemsi Sivasu00ee Hazretleri, Kemaleddin İbn Hümam ve Abdurrahman Gazi'nin hemşerileri olan insanlardıu2026 Kandillerde komşu hakkı olan helva ve diğer ikramlar, adeta bir ibadet şuuru ve huşuu içerisinde evimizin sofralarını süslerdi.

Bayramlar, komşuluğun hasılat günleriydi Sivas'tau2026 Gece yarılarına kadar süren ziyaretler, modern zamanın "bireylerine" insanlığı ve sevgiyi öğreten irfan sofralarıydıu2026 Gidilen her komşu ve ev sakini, belki yıl içinde kendi hanesi için yapmadığı yemek, tatlı ve içecekleri, senelerdir görmediği(!) yakın akrabaları olan komşular için, günler öncesinden hazırlar ve bayram günü de bunları sunmaktan büyük bir haz alırdıu2026 Sami Abi ve Süleyman Hoca'nın tebessüm ederek ve gözlerinin içi parlayarak, bayramlarda bizleri bekleyişleri anlatılamaz güzel anlardıu2026 Bir engel çıkıp da gidememişsek, Sami Abi'nin azar ve sorgusuna maruz kalırdıku2026 Sami Abi'nin hanımın hazırladığı, -ki bayramda her Sivaslının evinde hazır olarak bulunan- güzel etli yaprak sarmaları, annemin yaptıklarını bana hatırlatırdıu2026 Bunları anlatırken günümüzde bayramlarda tatil mekanlarına kaçıp da insanlıktan ve muhabbetten kaçan insanlar aklıma geliyordu, onlara acıyorumu2026

Ramazan, iftar, sahur ve teravihler, komşularımızla daha bir güzel, daha bir hoşluk günleriydi. Pideciden yaptırdığı "etli ekmek"in bir kısmını evine götürmeden komşusuna bırakan Sivaslılaru2026 Komşusu Şemsi Sivasu00ee'nin bulunduğu Meydan Camii ve İhramcızade'nin komşu olduğu Ulu Camii, taat, zikir, tezekkür ve tefekkürün zirveye ulaştırdığı manevi haz ve lezzetleri yaşatır, ziyaretçilerineu2026 Başlangıçta Zincirli Camii'nde daha sonra Meydan Camii'nde Hafız Durmuş Hoca'nın, bir başka camiide Hafız Ömer Hoca'nın hatimle kıldırdığı teravih namazları, Sedat Hoca'nın gür ve davudu00ee sesiyle Sivas mabetlerini ve onlara komşu olanları, görünmeyen alemlere taşır; gönüllere ve zihinlere sürur ve mutluluk aşılardıu2026

Sivas'ın mübarek insanlarıu2026 Komşularımız, dertlerimizle dertleşir, sevinçlerimizle güler, hasılı "canııımız" ve "gardaşlarımız"dı onlaru2026 Beklemeden ve bekletmeden bize yetişirler, halimizle hemhal olurlaru2026 Onlar ki, Efendimizin (s) hikmetli sözlerini tüm bedenlerine ve yüreklerine nakşetmişleru2026 "Mirasçıları" olarak gördükleri komşularını gözlerinin nuru gibi korur ve üzerine titrerlerdiu2026 Meslekten komşumuz Ali Hoca ve Ömer Hocalar bizler için Sivas'ta olmayan abilerimizdiu2026 Evlerinde kendi evimizden, babamızın evinden daha rahat ettiğimiz gönül insanı, vefalı akrabalarımızdılaru2026 İçtiğimiz muhabbet çayları, yaptığımız uzun sohbetler, Sivas'ın soğuk gecelerini adeta bir bahar havasına dönüştürürdüu2026

Yirmi birinci yüzyılın sekizinci yılında Sivas'tan ayrılırken, hanımın ve çocukların şehirden, komşulardan ve dolayısıyla Sivaslılardan varlık olarak kopması, onlar için tarifi mümkün olmayan üzüntü ve sarsıntılara sebep olduu2026 Sivas'tan, canlardan ve komşulardan ayrılış; gözyaşları ve hüzünlü anların yoğunlaştığı zaman dilimleri olarak dünyadaki hayatımızın önemli vakitleri olarak hafızalarımızda yer edecektiu2026 Sivas'taki u2013ilk gecemizde olduğu gibi, son gecemizi sevgili komşumuz ve kadu00eem dostumuz olan Selim'in evinde, seyahattaki bir yolcu gibi geçirdikten sonra, Akdeğirmen Mahallesindeki Sivaslı ve Sivaslı olmayan komşularımızın dua ve özlem duyan bakışları içinde şehri terkettiku2026 Şu anda komşunun ve komşuluğun çoktan unutulduğu İstanbul'dayızu2026 Efendimizin (sav) müjdelediği kutsal ve mübarek topraklaru2026 Allah'ın Kutlu Elçisi'nin ilk komşusu ve Medine'de misafir kaldığı yakın akrabası, Eyüp Sultan Hazretlerine komşu olan Eyüp Nişancası'ndaki Sivasu00eelere komşu olduku2026 Üsküdar'da mukim olduğumuz için, aramızda derya olsa da, biz yine Sivaslı "hemşehrilerimize" ve komşularımıza yakınızu2026

Otomobilimizin değişmeyen Sivas plakası, bu "ruhanu00ee" şehirde Sivaslıların sevgi ve ilgilerinin, bizlere muhabbet şeklinde geri dönmesine vesile oluyoru2026 Sivas'la ilgili her haber, etkinlik, yayın ve program, -kendi doğduğumuz memleket gibi- benim ve ailemin dikkatini çekiyoru2026 Ne de olsa biz de Sivaslıyızu2026 Zira oğlumuz Faruk Enis, Sivaslıu2026

Ozanlar şehrinden ayrıldıktan üç yıl sonra, Kemaleddin İbn Hümam Vakfı'nın düzenlediği bir sempozyum sebebiyle Sivas'a gitmek nasip olduu2026 Alemlerin Rabbi, bana dostlarımı, komşularımı ve daha doğrusu yakın akrabalarımı bin gün sonra yine görme şerefini bağışladıu2026 Havaalanında Sivas'la özdeşleşmiş komşumuz Sevgili Lokman'ın yakın akrabası ve gönüldaşımız Cemal Hoca'nın sevgi ve muhabbetin tüm renklerinin tezahür ettiği gamzeli siması, doğduğum topraklara dönmüş hissini verdiu2026

Aradan yaklaşık yarım düzine yıl geçtikten sonra, yine Sivaslı komşularımız, dostlarımız ve akrabalarımızla hiç ayrılmamış gibi ilişkilerimiz sıcak ve daimu00eediru2026 Hikmet ve irfan merkezi olan bu tarih ve kültür şehri Sivas, bana ve aileme sevgi ve muhabbetin en güzel anlarını yaşattıu2026 Efendimizin (s) ifadesiyle "birbirimize mirasçı olacak" kadar yakın olan Sivaslı komşularımız, bizim için hiç unutamadığımız gönül canlarımız ve "gardaş"larımızdıru2026