Sarı Minyonlar ve Mi Minörler
Cemal Kaşıkçı'nın katledilişinin üzerinden 75 gün geçti. Hâlâ, cesedini teslim etmediler.
Suudi Krallığı insan haklarını ve hukuku ayaklar altına almış durumda. Azmettiricileri İsrail ve ABD vurdumduymaz tavırlarını pervasızca devam ettiriyorlar.
Sarı Minyonlar adlı animasyon filmi 11 Aralık'ta Kanal D ekranlarındaydı.
Bayram değil seyran değil...
Soros'un Mi Minör ve Minyon figüranları yeni Gezi ve 15 Temmuz kalkışması çabasındalar.
Sarı Minyonlar, bir animasyon filmi. 2010 yazında vizyona girdi. Türkiye'de vizyona giriş tarihi, 4 Eylül 2015'tir. Tek hücreli, küçük sarı varlıklar. Bazıları tek gözlü. Kötülüğü kutsayan, kötüleri kahramanlaştıran varlıklar. Kendilerine kötü efendiler aramaktadırlar. Kahraman kötüler, hırsızlar, zalimler...
Olaylar, 1960'ların ABD'sinde ve Fransa'sında geçer. Kutuplarda yaşayan Sarı Minyonlar kötü efendiye tapınmak için ABD'ye doğru yola çıkarlar. Sonra yolları Fransa'ya düşer. En kötü olarak Gru karakterini bulurlar, onun emrine girerler. Gru, gerçekte Rus İstihbaratının da adıdır.
Filmin yönetmenleri, Pierre Coffin ile Kyle Balda. Senaristi ise Brian Lynch. Yapım şirketinin adı: ILLUMİNATİON ENTERTAİNMENT. Bu ad, aslında her şeyi açıklamaya yetiyor. Şirketin merkezi Fransa'nın Santa Monica'da...
Sarı Yeleklilerin Fransa'da ortaya çıkmaları tesadüf değil.
Film, tam bir algı operasyonu uzmanlığının eseri. Filmin yapımcısı: " Muhteşem stüdyomuz Paris'te tam kapasiteyle çalışıyor." diyor.
Filmin yapımcısı Janet Healy, Illımination filimlerinde tecrübeli, algı operasyonlarına meraklı, istekli biri. Minyonlar'ın bu kadar sevilmesini şöyle açıklıyor: " Hangi ülkede yaşarlarsa yaşasınlar, hangi yaşta olurlarsa olsunlar herkesin ilgisini çeken Minyonlar'ın yıkıcı, çocuksu, samimi, anlamlı ve yenilmez olmalarıdır. Yaşları yok ve belli bir dil konuşmuyorlar. İnsanlar onları kendi filmlerinde görmeyi istiyorlar ve biz de onlara Çılgın Hırsız filmlerinin başlangıcında Minyonlar'ı ve nereden geldiklerini anlatmak için heyecanlıyız."
Şiddeti, kanı ve göz yaşını romantikleştiren Gezicilerin ve terör yandaşlarının, Sarı Yelekliler'in kendilerini gördükleri bir film 'Sarı Minyonlar'.
Sarı Minyonlar'ın 2010'da vizyona girmesinden yaklaşık üç yıl sonra, 1 Aralık 2012- 14 Nisan 2013'te darbe çağrısı yapan Mi Minör oyunu Taksim'de oynandı. Bu oyunda, Gezi olaylarının birebir provası yapılmıştı. Oyundan 43 gün sonra 27 Mayıs'ta yakıp yıkmalara başladılar. Türkiye'nin her yerinde şiddet olayları baş göstermişti. Malum Siyasi Minyonlar, kitle halinde Taksim'e çıkmış, fitne ateşine körük olmuşlardı.
Gezi Vandallarını alınlarından öpenler hezeyanlarına devam ediyorlar.
Mi Minör'ün başrol oyuncusu Mehmet Ali Alabora 30 Mayıs saat 11.45'te attığı mesajda: "Mesele sadece Gezi Parkı değil arkadaş, sen hâlâ anlamadın mı? Hadi gel."diyordu.
Bugünlerde ise bir Tv'nin haber sunucusunun 'barışçıl' gösteri çağrısı, bir sendika başkanının: " Bu daha ne kadar böyle gider bilmiyorum ama Fransa’da bu işin yürümediğini gördük." demesi, sokak gösterisine katılmayan işçiyi işçiden saymayan, halkı Gezi benzeri olaylara katılmaya çağıran terör yandaşlığından sabıkalı malum zevatın tutum ve söylemleri düşünülürse bu animasyon filmi Sarı Minyonlar'ın ekranlara taşınması hiç de hayra alamet değil.
Gezi'den 17- 25 Aralık'a,15 Temmuz'a ve Cemal Kaşıkçı cinayetine kadar yaşananların her biri Sarı Minyonlar'ın sahnelerini hatırlatıyor.
Mi Minör isimli oyunda eşi Mehmet Ali Alabora'yla başrol oynayan Pınar Öğün bir siteye verdiği röportajda : 'Kişisel sorumluluk alma zamanı geldi. Herkesin kendi varoluşuna sahip çıkma zamanı şimdi' diyordu.
Fransa'dan gelen biri de Mi Minör'ün özgürlük söyleminin her ülkeye ulaşması gerektiğini, Türkiye insanını değil dünyanın her kesiminden insanı aynı etkileşim alanına sokabildiğini söylemiş.
Tam Sarı Minyonluk söylem..
