Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

08 Kasım 2015

'Sessizlerin Sesi' 1 Kasım

Seçimler öncesi yapılan anketlerin tamamında AK Parti sınırda gözüküyor, en fazla % 41-43 oy alacağı tahmin ediliyordu.

Ancak sandık % 50 ile anket şirketlerini ters köşe yaptı. Kamuoyu araştırma şirketleri şok oldular.

Daha önceki seçimlerde böyle bir yanılgı yaşanmamıştı, %1-2 lik sapmalarla sonuçlar bulunuyordu.

Bu seçimde neden böyle oldu?

AK Parti karşıtları öyle arsız, saldırgan, şirret, despot kampanya yürüttüler ki AK Parti'ye oy verecekleri korku psikolojisine soktular.

Birçok insan AK Parti'ye rey vereceği halde yaratılan korku nedeniyle oyunun rengini açıklamaktan çekindi.

İnsanları korkutup sindirdiler. Mahalle baskısı yaptılar.

CHP' li bilim adamı(!) Koray Çalışkan, AK Parti'nin oy oranını %47 bulması nedeniyle, A&G araştırma şirketi sahibi Adil Gür'e ekranlarda hakaretler yağdırdı. AK Parti'nin bilimsel verilere(!) göre %40 ı geçemeyeceğini, kendisinin bunun dersini okuttuğunu v.s. söylüyor, yırtınıyor, haykırıyor, tepiniyordu.

Bekir Coşkun AK Parti'ye oy verecekleri "inek sürüsü" ilan ediyor, Sözcü Gazetesi seçim günü "Beyinsizler" manşetini atıyordu." Hızlarını alamayıp"makarna ve kömürle satın alınan mahluklar" bile dediler. Yaşar Nuri ve Müjdat Gezen, Uğur Dündar'ın ekranında seviyeyi sinkafa kadar indirdiler.

Şiddet bu ölçülere vardı.

Şer güçler HDPKK' ya öylesine yanaştılar ki Güneydoğu seçmeni korkudan da öte can derdine düşürüldü.

Güya seçim günü propaganda yasak, o gün bile "Beyinsizler" manşetini atacak kadar gözleri karardı.

AK Parti'ye oy veren kitle 200 yıldan beri öyle sindirildi, öyle baskı ve şiddet altına alındı ki sessiz kalmak, sesini kısmak genlerine işledi, "sessizlik" adeta kaderleri oldu.

Daha 28 Şubat'ta İmam hatip Okulları, Kur'an kursları kapatıldı, çocuklarının başörtüleri soyuldu, başörtülü kızının dudakları büküştürülerek birincilik kürsüsünden itildi, başörtülü milletvekili meclisten kovuldu.

Sessizler çıt çıkaramadılar. Korku dağları sarmıştı. Tek parti döneminde öylesine asılmış, sindirilmiş, ezilmişlerdi ki hala o baskıyı üzerlerinden atamıyorlar.

Türkiye Radyoları nerdeyse elli yıl "mürteciler", "irticacılar", "gericiler", "yobazlar" saydırdı. "Sessizler" kendilerinin gerici olmadıklarını çocuklarına bile ispatlamak durumunda kaldılar.

Elbiseleri yamalı olduğu için Kızılay'a girişleri yasaklandı, camileri ahır, mescitleri meyhane yapıldı, Başbakanları asıldı, dinlerini gizlenerek, mahzenlerde öğrenmek zorunda kaldılar.

O terör dönemleri hala hafızalarda, onun için bazıları açıkça AK Partiye oy vereceğini söyleyemedi, anketler bu nedenle hatalı sonuç verdi.

Baskının arttığı dönemlerde "Sessiz" kalmak, kabuğuna çekilmek, adeta "refleks" haline geldi.

"Sessiz" ler % 65 oy aldıklarında bile iktidar olamadılar. "Derin İktidar" her zaman "Galata Türkleri" nde kaldı.

Tayyip Erdoğan'ın sadece "sesli" konuşması bileonları çıldırtıyor.

İstiyorlar ki seslerimiz hep kısık olsun. Ses çıkarırsak"Diktatör" oluyoruz.

Şirin Payzın saydırıyor. ""Yüzde 50 küsür var ki AK Parti'ye oy vermedi. Kürtler, katı ulusalcılar, Cumhuriyetçiler, Sanatçılar, Halk, Emeklikler, var Esas drama burada başlıyor. Ancak toplumsal gerilim bitmedi."

Bir kere Kürtler sizinle değil, sadece komünist ve PKK'lı yaptıklarınız sizinle. Şartlar normalleştiğinde Güneydoğuda barajı bile aşamazsınız!

AK Parti'nin "yüzde 50 oy vermeyenler gibi bir meselesi" varmış(!), gerilimler bitmemiş, geriliyorlarmış(!).

Neden geriliyorsunuz?

Milletin iktidar olmasına neden geriliyorsunuz?

Hani ülkeye demokrasiyi, hürriyeti, cumhuriyeti siz getirmiştiniz?

Cumhuriyet bu değil mi?

%50 varmış ki AK Partiye oy vermemiş, elbette vermeyecekler, muhalefet olacaklar, yönetilecekler, yönetilmeye razı olacaklar. Halk olmayı öğrenecekler.

Demokrasi ve Cumhuriyet bu değil mi?

Yoksa, "Cumhuriyet" sizin hep"Saltanat" olmanız mı?