Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2400.15
BIST 100
10336.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


SIĞINMACILAR VE SPOR

ülkemizin tarih boyunca göç alıp verdiği topraklar olduğunu biliyoruz. Osmanlı İmparatorluğu'nun devamı olduğumuz için çok sayıdaki yeni devletlerin halkı en ufak bir zorlukta soluğu Türkiye'de alıyorlar. Göç adı verilen bu olgu hem içeriden hem dışarıdan bizi etkiliyor. Sosyopsikolojik açıdan bakıldığında daha önce birlikte yaşadığımız soydaşlarımız, dindaşlarımız ve başka kavimler sıkıştıklarında çare ve sığınak yeri olarak ülkemizi görüyorlar.

Bu arada yeterince ilgi gösteremediğimiz için bizi suçlayanlar kendileri aynı olgularla yüzleşince ağız değiştiriyorlar. Güya bizi takdir ediyorlar. İltifat ediyorlar, yere göğe sığdıramıyorlar. Ama maddi destek söz konusu olunca çark ediyorlar. İşin yükünü ve eziyetini biz çekiyoruz, onlara da nutuk atmak kalıyor.

Suriyeli göçmenler veya sığınmacılar ülkemizde yaşıyorlar. Bunların içinde akraba olanlar da var. Ancak, sayıları üç milyonu bulan bu konuklarımızın ne zaman gidecekleri belli değildir. Diğer bir ifadeyle uzun süre kalacakları anlaşılıyor. Kültürü, inancı ve tarihi bizimle aynı olsa da kurulu sistemin bunları sindirmesi zordur ve zaman alır. Dolayısı ile sığınmacı probleminin kalıcı hasarlara dönüşmemesi için birtakım rasyonel önlemlere gerek vardır.

Bu önlemlerin başında eğitim gelir. Müfredatın nasıl olacağı eğitimcilerin işidir. Mesleği eğitimci olanlar bu kalabalık mülteciler için bir eğitim programı hazırlamalıdırlar. Burada olması gereken TÜRKÇE'NİN ÖĞRETİLMESİDİR ve bu, zorunlu olmalıdır. Uyum sağlamak o devletin resmi dili öğrenilmelidir. Özellikle çocuklar ve kadınların Türkçeyi öğrenmesi sağlanmalıdır. Bu konuda hiçbir ödün verilmemelidir.

Göç olgusunun mağdurları özellikle çocuklar olmaktadır. Yaşanan zorluk ve acılar nedeniyle adaptasyon sorunları yoğunlaşmaktadır. Söz konusu uyum sadece yeni kültüre ve ülkeye alışmak sınırlı değildir. Çocuğun göçün getirdiği zorlukları aşarak gündelik işlevselliğine geri dönmesi konusundaki adaptasyon da göz ardı edilmemelidir.

Adaptasyon ile problemin aşılması sporun rolünü göz ardı etmemek gerekir. Spor çocuğun bedensel ve ruhsal açıdan sağlıklı gelişimine katkıda bulunur. Bu gelişim süreci sancılıdır ve dikkat edilmesi gereken noktalarla doludur. Bu önemli hususlardan birisi sığınmacıların çocuklarının madde kullanımı gibi kötü alışkanlıklara yakalanmasıdır. Bu adli ve sağlık problemini önlemede sporun etkin rolünü akıldan çıkarmamak gerekir.

Sporun bedensel ve psikolojik sağlığa olumlu katkısı mülteci çocuklarında daha anlamlı hale gelecektir. Sığınmacı çocuklarının adaptasyon probleminin giderilmesinde spor olgusunda devreye sokmak gerekecektir. Bu amaçla uygulanabilecek spor türlerini tespit etmek yerinde olacaktır. Çocuklara uygulanabilecek spor türleri arasında ata sporumuz güreş, uzak doğu sporları, voleybol, basketbol, yüzme, atletizm vb. spor dalları sayılabilir.

Spor ile çocukların beden ve ruh sağlığı gelişecek, kendilerini dinç ve keyifli hissedeceklerdir. Spor sayesinde çocukların çevre ile ilişkileri gelişecek, uyum problemi ortadan kalkacaktır. Son derece travmatik ortamdan ülkemize gelen konuklarımız spor aracılığı ile adaptasyon problemini aşacaklar, ülkemiz onlar için yad el olmayacaktır.

Bu spor organizasyonlarının bilinci ve hedefe yönelik şekilde yapılması gerekiyor. Yönlendirme ve uygulama yapanlar profesyonelce davranmalıdır.

Sonuç: "Sporun uyum sağlamanın ve kendini hür hissetmenin en önemli bir araçlardan birisi olduğunu unutmayalım."