Dolar (USD)
32.25
Euro (EUR)
34.68
Gram Altın
2392.68
BIST 100
10243.79
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

09 Mart 2021

Sınır Ötesi Operasyon Yükü Kalkabilir

Pandemi eksenli daralan ekonomileri canlandırmak için alınan kontrollü açılma kararlarına Türkiye de hızlı bir şeklide katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kabine Toplantısının ardından illeri risk durumlarına göre dört renge ayıran açılma planından sonra ilk hafta bilançosu ortaya çıktı.

İstanbul'daki sağlık yöneticileriyle salgınının durumunu değerlendiren Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “Polikliniklerimizde hasta artışı olduğu görülüyor. İstanbul normalleşmenin örnek şehri olmalı” diyerek turuncu renk olan İstanbul için uyarıda bulundu.

Bazılarımız tedbiri elden bırakmasa da Bakan Koca’nın “Bu hafta ne kadar tedbirli olursak şehirlerimizin rengi ona uygun olarak şekillenecek. Mevcut avantajlarımızı kaybetmemek için daha dikkatli ve temkinli hareket etmeliyiz” çağrısına rağmen aylardır evlere hapsolan vatandaşların büyük çoğunluğunun “Aman ne olursa olsun!” düşüncesiyle kendisini sokağa attığı görülüyor.

Merkezi kamu gücünün halkın üzerindeki etkisinin ne kadar büyük olduğu bu tablo ile daha da iyi anlaşılıyor.

Şimdi gözler yerellerde...

Valiler başkanlığında toplanan İl Hıfzısıhha Kurullarına büyük iş düşüyor.

Ellerinde tüm veriler var.

Yasaklar konusunda çekingen olmamaları gerekiyor.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi sonrasında devletin merkezi gücü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karizmatik kişiliğinin de etkisi ile fark edilir bir biçimde arttı.

Valilerin yönettikleri illerde alacağı kararlar sistemin dönüşümünden bu yana yereldeki yönetim gücü açısından bir kırılma olacak.

Bölgesel yatırımdan sosyal hayatın işleyişine kadar birçok alanda yeni bir dönem başlatacak bir kararlar silsilesini göreceğiz.

Bence yerelin güçlendirildiği çözümler ön plana çıkarılmalı.

Merkezi yönetimin tüm ülkenin menfaatini önceleme zorunluluğu bazen küçük yerleşimlerdeki vatandaşların mağduriyetler yaşamasına neden oluyor.

İllerde alınacak kararlar bu mağduriyetlerin önüne geçilmesini sağlasa da asıl mağduriyet hâlâ esnaf cephesinde yaşanıyor olacak.

Ekonominin en küçük dişlisi esnaf, yasakların kalkmasından memnun fakat risklerin de bertaraf edileceği bir düzen istiyor.

Bu nedenle illerdeki denetlemeler çok önemli.

Bunun yanında geçiş süreci için esnafa yeni destekler de gerekiyor.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile Meclis’te görüştüm.

Sayın Bakan, esnafa yönelik yeni bir paket hazırlığı olduğunu söyledi.

Müjdeli haberin kabine toplantısı sonrasında verilmesini bekliyorum.

Faz-3 çalışmalarına başlanan yerli aşının aynı Çinli Sinovac aşısında olduğu gibi erken dönem sonuçlarla kullanımına onay verileceği ve uygulamaya geçileceğine dair sinyaller de esnafa yarayacaktır.

Bu aşının AB’den tam sonuç alacak bir şekilde hayata geçirilmesi turizm için de önemli görülüyor.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Alman Şansölyesi Merkel ile görüşmelerde turizm mesajı verildiği gibi Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklayacağını söylediği “ekonomi reformlarına” da hazırlık olduğu söylenilebilir.

Türkiye için bir an önce risklerin giderilerek doğrudan yatırımların artırılacağı bir süreç başlatılmaya çalışılıyor.

ABD’deki enflasyon oranlarına yönelik yapılan açıklamalar sonrasında artan dolar tahvilleri Türkiye için ters dolarizasyon sürecinin kırılmanın eşiğinden birkaç ay öteye taşınmasına neden oldu.

Türkiye’nin takvime bağlanan pozitif açıklamaları bu riskleri bir miktar bertaraf edecek gibi görülüyor.

Petrol fiyatlarının umulandan yukarıda çıkması, zaten pahalı olan sınır ötesi operasyonların yükünü azalan döviz varlığının da etkisiyle bir miktar daha artırdı.

Libya’daki barış bu yükü biraz alsa da Suriye meselesi ağırlığını korumaya devam ediyor.

Türkiye’nin BM Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu, Türkiye'nin toplam 9 milyon Suriyeliye koruma sağladığını belirterek “Uluslararası toplum, bu trajediye sırtını dönüp, yükü sadece bizim omuzumuza yıkamaz.” ifadesi kullanması durumu özetler nitelikte.

Mısır ile sıcak mesajlar değerlendirilmeli.

Astana mekanizmasının benzeri İran yerine Mısır’ın konulacağı bir mekanizma ile sağlanabilir.

Yazın planlanan Sincar operasyonuna paralel bir şekilde Suriye’de de bir adım atılması Türkiye’nin eline çok rahatlatacaktır.