Dolar (USD)
32.34
Euro (EUR)
34.83
Gram Altın
2393.46
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

09 Ağustos 2013

Sıra dışı bir genç

Psikiyatri muayenehaneleri oldukça ilginç yerlerdir. Toplumun en hastalıklı yönleri yanında tuhaf ve garip olaylara da tanıklık edersiniz.

Ailesi tarafından "acaba rahatsız mı?" diye muayeneye getirilen 25 yaşındaki Ahmet'i hiç unutamam. Halen kendisiyle gönül dostluğumuz devam ediyor. Arada uğrar, gelemese de telefonla hal hatır sorar.

İnsanlara daha faydalı olabileceğine karar veren Ahmet çalıştığı işinden aldığı maaşın kendine yeteri kadarını ayırarak yurt içi ve dışındaki açlık çekenlere yardım olarak gönderiyormuş. "Düşünebiliyor musunuz Somali, Kamboçya, Nijer gibi ülkelerde sadece 1 dolara bir insan günlük yemek ihtiyacını karşılayabiliyor. Kızılay ve diğer yardım örgütleriyle oradaki insanlara yardımcı oluyorum. İnanın çok mutlu ve huzurluyum."

Ailesi ise Ahmet'e onu evlendireceklerini, bu yüzden para biriktirmesi gerektiğini söylüyorlarmış. Ahmet ise bildiğini okuyormuş. Annesi "Acaba oğlumuzun psikiyatrik problemi mi var araştırın diye size getirdik" dedi.

Ahmet'le görüşünce samimi, ciddi ve dindar bir genç olduğu anlaşılıyordu. Yoksullara yardım ettikçe kişiliğinin de olumlu değiştiğini; daha hassas, merhametli ve sevgi dolu hale geldiğini söyledi. "Myanmar veya Bengladeş'teki aç ve muhtaç insanlar sanki yakınım gibi geliyor bana. Akşam yastığa başımı koyduğumda inanın vicdanım rahat uyuyorum. Bundan büyük mutluluk olur mu?" dedi. Sonra da, "Acımasız ölçüde ticari bir kültürde yaşıyoruz. Bakıyorum çevremdeki çoğu kişi kendini kaptırmış durumda. İnsanlar bu şekilde bilgelikten uzaklaştıkça ruhsuzlaşıyor. Ben de kendimi duyarsız ve kalpsiz olmaktan böyle koruyorum." diye de ekledi.

Karşımda kazandığı parayı savurganca dağıtan biri değil de akıllı, işini bilen hikmetli bir kişi vardı. Kendisini tebrik ettim.

Ailesine endişe edilecek bir durumun olmadığını, Ahmet'in bilinçli tercihle bunları yaptığını anlattım. Ayrıca yapılan iyiliklerin kişinin huyunda hoş değişikliklere yol açtığını, onu daha huzurlu ve mutlu bir insan yaptığını da söyledim.

Yine son araştırmalar; fedakarlık ve muhtaçlara empati yapmanın kalp ve damar sağlığında da olumlu etkilere sahip olduğunu göstermektedir.

ÜSTAD MUSTAFA MİYASOĞLU'NUN ARDINDAN

En verimli çağında sevgili üstadı kaybettik. Kendisi 25 yıllık dostumdu. Çalıştığım hastaneye sık gelir, sohbet ederdik. Dürüst, içi dışı bir, samimi, candan, dost canlısı, B planı olmayan, vefakar bir ağabeyimizdi.

25 yıldır samimi dostluğumuz vardı ama onu yazar ve edebiyatçı olarak tanımam 1973'te İstanbul'a üniversiteye başladığım yıl Kaybolmuş Günler romanı ile oldu. O daima gençlere öncülük eden Müslüman abi rolündeydi. Kimse yokken o vardı. Ve her görüşmemizde bitmez tükenmez enerjiyle heyecanla yeni projelerinden söz ederdi. Üstad Necip Fazıl'ın yolundaydı. Hele yıllar önce yayınladığı Suffe Yıllıkları gerçekten takdire şayandı.

Mevla rahmetiyle muamele etsin. Mekanı cennet olsun.

SERVET SOMUNCUOĞLU'NU KAYBETTİK

Acı bir haber daha geldi. Özellikle Türk Dünyası ile ilgili geniş ve ilginç araştırmalara imza atan merak küpü genç bir dostumuzu daha ahirete uğurladık. Onula yaptığımız sohbet ve muhabbetleri unutamıyorum. Çok hoş insandı. Mekanı cennet olsun.