Sırtlanların hedefi Suriye
Amerika, Rusya, Fransa, İngiltere, Almanya. İştahlarını kabartmış büyük payı kapmak için bekliyor.
Birileri düğmeye bastı ve Doğu Guta'da kimyasal silahlar patladı. Aklı melekeleri düzgün çalışan herkes iyi biliyor ki Esad yönetimi böyle bir şeye böyle bir zamanda kalkışmaz. Ve dünya medyasını takip edenler iyi biliyor ki Esad son zamanlarda koruyucu meleği Rusya'yı Amerika şeytanı ile aldatmaya başladı. Ve tabi Esad'ın kalemi kırıldı. Anlaşılan o ki Akdeniz'den pay kapmak isteyen herkes burada olmak istiyor.
Önümüzdeki günlerde Suriye'de yine olan Müslümanlara olacak. Önemli operasyonların yapılacağını düşündüğüm Suriye topraklarında iyi bildiğim bir şey var ki; Amerika ile Rusya doğrudan bir biri ile savaşmaz. Amerikan devlet başkanı Trump hepimizin de bildiği gibi iyi bir tüccar. Daha birkaç gün önce Suriye'den çekileceklerini açıkladı.
Parantez içinde şunları söyledi; 'Biz gideceğiz kalmamızı isteyenler bedelini öderse kalırız' Bizim Arap balığı prens Selman'da bu açıklamanın ardından kısa bir dünya turuna çıktı. Önce İngiltere, sonra Amerika, ardından da Fransa. 'Siz gitmeyin İran'la bizi baş başa bırakmayın parası neyse veririz' dedi. Amerika'nın Suriye'den çekileceği falanda yoktu aslında. Bir olta attı bizim Arap balığı Selman'da oltaya geldi hepsi bu. Anlaşılan o ki Yeni Suriye tezgahının kasası prens Selman olacak. Batan Suriye'den bende bir şeyler kopartır mıyım? düşüncesi ile hareket eden Orta Doğu'nun gayri meşru çocuğu İsrail'de hamlelerini yapmaya başladı. İsrail'i bu süreçte dikkatle takip etmeliyiz.
Peki Türkiye ne yapacak? Türkiye'yi ise önce ekonomi silahı ile vurmayı hedefleyen batı çoktan düğmeye bastı. Doların hızlı hareketlerinden bunu anlamak hiçte zor değil. Yıllar sonra ilk defa bağımsız bir devlet gibi karar alan hem sahada hem de masada aldığı kararları uygulayan Türkiye bir çok devletin hoşuna gitmeyen işler yapıyor.
Ancak kendi milletinin ve devletinin çıkarlarını düşündüğü gibi tüm mazlum milletlerin menfaatlerini düşünen Türkiye, İnşallah bu sırtlanların karşısında eğilmeyecek. Millet ve devlet olarak kenetlenmeli, kısır çekişmeleri bir kenara bırakmalı, gözümüzü kulağımızı olup bitenlerden bir an ayırmamalıyız. İnce bir çizgide yürütülen bu hassas süreçte yapılan en ufak bir hata geri dönüşü olmayan sonuçlarla bizi karşı karşıya bıraka bilir. İsteklerimiz net ve geçerli. Biz böyle olmasını istiyoruz dediğimiz ne varsa bir an geri adım atmamalıyız. Oyun büyük, oyuncularda büyük. Toparlayalım. Önümüzde bölük pörçük bir Suriye ve burada hesapları olan koca koca devletler var. Hassas bir terazi ile yönetilen bu süreçte dikkat edilmesi gereken önemli bir husus YPG ve benzeri terör örgütlerinin Fırat'ın doğusuna çekilmesi Türkiye'nin bu haklı isteği yerine getirilmez ise geri adım atmamalı ve mücadelesini kaldığı yerden sürdürmeye devam etmeli.
Şu anda bulunduğumuz konum gereği hem Rusya İran bloğu, hem de Amerika bloğu için olmazsa olmaz konumda bulunan Türkiye geçmişte yaptığı hatalara düşmemeli ve bulunduğu konumun getirdiği doğal hakları sonuna kadar kullanmalı diyor. Askerimize polisimize Cenabı Haktan yardımlar diliyorum. Gelişmeleri inşallah Müslümanların ve mazlumların lehine olan bir süreç yaşarız.
Esen kalın.
