Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

18 Kasım 2023

Siyonizm barbarlığı

Son 40 gündür tüm dünyanın gözü önünde bebek katili zalim ve gaddar Netanyahu’nun yaptığı barbarlığa kılıf arayanların akıl süzgeci yerine zeka ve yapay zekalarını kullandıkları ayan beyan ortada.

Bu zulme birde yalan dolan eklenince olanları hep birlikte maalesef acı içinde izliyoruz.

Hani bizde yalan üzerine akademik ünvanlı bir hanımefendi vardı. Onun ağzından dökülen yalan ve yapmacık sözleri aklıma geldi.

Yalan, uygun zamanlarda ve zeminlerde kullanılmalı ve toplumlar bu yalanlarla yönlendirilmeli gibi zırvaları akademi ile aklamaya çalışırken ne kadar gülünç duruma düştüğünün bile farkında değildi.

Beni en çok üzen ve hayıflandıran asıl mesele, hükumet edenlere muhalefet etme adına siyonist barbarlığı aklamaya çalışan azımsanmayacak kadar çok insanla birlikte yaşamak.

Öldürmeye ve zulmün her türlüsünü yaptığını açık seçik uygulamalı olarak gösteren bir zihniyete dur demek yerine hak vermek için olmadık taklalar atan bu narsist ve mazoşist güruhun içimizde barınıp pis çizmeleri ile vatanınızı kirletmesi gerçekten zoruma gidiyor.

Kökü kömeci karışık bu güruhun marifeti ile 10 yılda en az 10 darbe atlattık. İrili ufaklı bu darbelerin kiminde üç beş ağaç, kiminde yeraltından çıkarılacak madenler, kiminde de enerji açığımızı azaltıcı nükleer, rüzgar hatta güneş yatırımları bahane olarak kullanıldı.

Başka bahanelerde var tabi.

Kiminde cami açılışı, kiminde hürriyetler üzerindeki prangaların kaldırılması, kiminde de LGBT gibi sapkınlıklar bahane edilerek birlik hamurumuz hep karıştırıldı sulandırıldı ve mayası bozulmaya çalışıldı.

Öyle zor günlerde yaşamak zorunda kaldık ki, bu hat bilmezler askerimizi bile göreve çağıracak kadar ileri gittiler.

Şimdilerde bu güruh yine görev başında ve siyonistlerin barbarlığını örtmekle meşguller.

Ülkem insanı çaresiz ve bu açık zalimliğe karşı bir taraftan ellerini açarak zulme uğrayanlara dua ederken diğer taraftan da fiili dua olur umudu ile İsrail mallarını boykot etmeye çalışırken bu güruh bu mücadeleyi bile baltalamakla meşgul.

Büyük şeytan ve uşakları yok edici silahlarını denemek için Gazze topraklarını stüdyo olarak seçmiş ve acımasızca mazlum insanlar üzerinde deniyor ve gıkı çıkanları tehdit ediyor.

Bu filmin senaristleri, figüran olarak çoluk çocuk yaşlı genç kadın erkek tüm bir halkı kullanıyor. Dünya halkları bu zulme karşı dimdik ayakta ve zalimlere ölüm diyerek milyonlar büyük meydanlarda toplanmış.

Batı başşehirlerinde bu olurken, İslam âlemi derin bir uykuda.

Değerli okurlarım durum bu maalesef.

Şimdi daha iyi anlıyoruz ki, Arap baharı neymiş, Mursi niçin yok edilmiş, Kaddafi niçin halkı tarafından linç edilmiş ve ülkemizde de gezi olayları ve 15 temmuzun amacı neymiş.

Arap birliği(!), İslam iş birliği gibi adı var ama sanı olmayan sadece isimden müteşekkil kurumlarla bu işler olmuyormuş da bu vesile ile bir kez daha anladık.

Büyük şeytan ve avanesi yaptıkları bu zulmün bedelini muhakkak ödeyecekler. Er ya da geç bu kesin olarak gerçekleşecek.

Bugün korkusundan altına yapmış ve ayağa kalkma mecali olmayan kukla Arap liderleri ve uyuşuk Arap kardeşlerimiz de bedel ödeyecek. Hamas’a terör örgütü diyen Kuveytli gazeteci de bedelini ödeyecek.

Çok şükür ki, bizim insanımızın çoğunluğu ve devletimiz olanın bitenin farkında.

Yutturulmaya çalışılan külü sahibine yedirmeyi beceriyor. Yeri ve zamanı geldiğinde bekletmeden anında taşı gediğine koyarak hiç olmazsa şanımıza yakışan mertlikte dik durabiliyor.

Şaron keferesine haddini bildirdiği gibi diğer kefereler de had bildirmede kem küm etmeden alınlarının ortasına kurşun sıkar gibi eğip bükmeden konuşarak şan ve şerefimizi koruyor.

Şimdilik yapılabilecekler bu kadar sanırım.

Rabbim yar ve yardımcımız olsun.

Sağlık ve mutluluk dileklerimle.