Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.67
Gram Altın
2396.10
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Sosyal medyada kadın mı erkek mi?

Akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla birlikte gerek Türkiye’de, gerekse de dünyada internet kullanımı giderek artmaya başlamış ve dijital dönüşüm iletişim sektörünü yeniden biçimlendirmiştir. Bu noktada We Are Social’ın yayınladığı 2018 Dünya İnternet, Sosyal Medya ve Mobil Kullanıcı İstatistikleri dikkate değerdir. Yaklaşık 4 milyar internet kullanıcısının bulunduğu dünyada, genel nüfusun %53’ünün ağlar arası ağdan faydalandığı görülmektedir. Buna ek olarak 3.19 milyar sosyal medya kullanıcısının var olduğu açıklanmıştır. Bu değer dünya nüfusunun %42’sine tekabül etmektedir. Her geçen yıl YouTube, Facebook, Instagram, Twitter gibi sosyal paylaşım ağlarının kullanımının arttığı görülmektedir. Sosyal ağların cinsiyet kullanımına göre farklılaştığı da bilinmektedir. Nitekim Spredfast tarafından yayınlanan raporda kadınların %52, erkeklerin ise %48 oranıyla sosyal medyada yer aldığı anlaşılmaktadır. Buradan hareketle kadın kullanıcıların erkeklere oranla daha fazla olduğu açıktır.

Sosyal medya insanları etkileyerek belli bir harekete ya da eyleme yönlendirebilmektedir. Nitekim geleneksel medyaya oranla sosyal medyadan insanlara ulaşmak ve etkilemek oldukça kolaydır. Sosyal medya üzerinden toplum mühendisliği gerçekleştirme ve birtakım çıkarımlara varmak mümkündür. Sosyal medya gösterişli ve şaşalı bir hayat modeli çizmekte, insanları olduğundan farklı yansıtabilmektedir. Zygmunt Bauman’ın da işaret ettiği gibi sürekli tüketime özendirilen bireylerin oluşturduğu tüketim toplumu sosyal medyada da kendini var etmekte, bireyler bu etkiyle birlikte gerçek anlamda kendi ihtiyaçlarının ne olduğunu unutmaktadırlar. Böylece kendisine yabancılaşan ve özgüvenlerini kaybeden bireyler ortaya çıkmaktadır.

Özgüven sorunu sosyal medyada etkisini derinden hissettirmektedir. Yapılan araştırmalarda kadın kullanıcıların, erkeklere oranla daha fazla özgüven kaybettiği sonucu ortaya çıkmıştır. Sosyal medyada kadının adeta bir cinsel obje olarak sunulması ve metalaştırılması ne yazık ki olumsuz örneklerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Özgüveni azalan kadın daha çok efektler kullanmakta, sosyal medyada kendini olduğundan farklı gösterme yolu aramakta ve farklı yollara başvurmaktadır. Güzellik kavramı sosyal medyayla birlikte farklı bir evren kazanmıştır. Estetik cerrahlar, kuaförler ve diyetisyenlere rağbet artmış, hatta Instagram aracılığıyla bu durum adeta bir sektör halini almıştır. Yaşanan bu bilinç kaybı birbirine benzer kadın stereotiplerinin oluşumuna neden olmuş ve karakteristik farklar ortadan kaybolmaya başlamıştır. Kadınların erkeklere oranla sosyal medyada gördüklerinden daha hızlı bir biçimde etkilendiği yapılan bazı araştırmalarda görülmektedir. Yurtdışında yapılan benzer bir araştırmada kadınların %65’i arkadaşları ve akrabalarıyla iletişimlerini sürdürmek, %28’i blog tutmak ya da fotoğraf paylaşmak, %48’i eğlence amaçlı, %37’si ise faydalı bilgilere ulaşmak için sosyal ağlarda yer aldığını ifade etmektedir. Erkeklerde ise bu durumun flört ve iş amaçlı olduğu sonucu dikkate değerdir. Sosyal paylaşım ağlarında yer alan kadınlar için; güzellik, giyim ve kişisel bakım kadınlar için olmazsa olmaz durumundadır. Bu nedenle birbirinin benzeri fotoğraflar ve görseller sıklıkla kullanılmaktadır. Diyetisyenlerin, estetik cerrahların ise özellikle cinsiyet odaklı sponsorlu reklamları daha çok Instagram üzerinden yayınladığı bir diğer detaydır. Çünkü kadınlar onlar için hedef kitle durumundadır.

Kadınlar sosyal medyada erkeklere oranla daha üretici durumdadırlar. Özgün içeriklere imza atabilmekte, görselleri, efektleri daha zengin bir şekilde kullanabilmektedirler. Kriz yönetimi esnasında da kadınlar, erkeklere oranla bir adım önde yer almaktadırlar. Genelde kadınların herhangi bir sorun esnasında sosyal medya üzerinden tartışmaya mahal vermedikleri görülmüştür. Bu durum erkeklerde ise tam tersi durumundadır. Sosyal medya okuryazarı olmak özgüven eksikliğiyle mücadelede oldukça önem arz etmektedir. Ancak bu şekilde sanal ortamda paylaşılan içerikler doğru bir şekilde anlamlandırılır ve analiz edilir. Herkesin sosyal medya okuryazarı olması günümüz dünyası için elzemdir.