Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

15 Şubat 2024

​Takdir Sizin

“Sandık” demokrasinin bir gereğidir siyasi literatürde. İnsanların özgür iradeleri, sandıkta tecelli eder en nihayetinde. Bu perspektifte dün olduğu gibi 31 Martta ’da, demokrasimizin iyi bir sınav vereceğine inancımız tam. Ama gelin görün ki birilerinin bu süreçte, KAOS iklimi oluşturma gayretine üzülerek şahitlik etmekteyiz. Nitekim aynı çevrelerin Türkiye’nin tam bağımsızlık serüvenini, Gazze hassasiyetini, terör koridoruna karşı tavrını ve küresel denklemi değiştirmeye matuf Kalkınma Yolu Projesini, akamete uğratmaya dönük planları da zaten sır değil. Hal böyle olunca seçim öncesi Fatih Camii ile başlayıp, hafta sonunda K.Çekmece’de ki hain saldırıya kadar yaşananlara bir RASTLANTI DİYEMEYİZ. Kim bilir belki de geçmişte ALIŞIK OLDUĞUMUZ TÜRDE, bazı şeyleri harekete geçirmek de istiyor olabilirler. Ancak gelinen aşamada Türkiye’ye darbe vurmak isteyenlerin, SEÇİMİN ATMOSFERİNİ pis emelleri için kullanma ihtimalini kesinlikle göz ardı etmemek elzem. Buna karşı yapmamız gerekenler ise hiçbir tahrike kapılmadan, sağduyulu davranmaktan ileri geliyor kısaca. Kaldı ki Devletimizin bu tarz operasyonlara, pabuç bırakmadığını/bırakmayacağını da kati surette yadsıyamayız.

Evet, her şeye rağmen Yerel Seçimlere 45 gün kaldı bugün itibariyle. Keşke’lere yer olmadığı bir dönemin ta kendisi... Bu minvalde kimi aday, propaganda çalışmalarına hızla devam ediyor iştiyakla. Kimisinin de tatil faslını kapanıp, cami, türbe ve çalışma sezonunu açtığını ibretle takip ediyoruz. Yanlış anlaşılmasın sakın! Elbette çalışan, yeni projeler üreten, taş üstüne taş koyan ve insanımızın hayatını BAHANE ÜRETMEKSİZİN dokunanlara sözümüz yok. Olamaz da... Fakat“mış” gibi yapan, makamını atlama tahtası olarak gören ve hizmette sınıfta kalanların, sandıkta nasıl hesap verecekleri de tam bir merak konusu. Zira 2019’da verdikleri vaatlerle seçilenlerin, ortaya koydukları performans seviyesi çoğumuzun malumu. Neydi o 2019’da havada uçuşan vaatler dereniz? Arama motoruna yazdığınızda, hemen karşınıza çıkıyor aslında. Mesela “TEM Otoyolu üzerinde Megabüs projesinden, kentsel dönüşüm çerçevesinde yapılacak 100 bin konut inşasına, 13 istasyonlu Hızray projesinden, hiç kimsenin işine son verilmeyeceğine” kadar, onlarca vaadi orada bulmak mümkün. Sonuçlarıysa zaten ortada. Gerçi yazın insanlar tatile gidip kalabalık olmadığı, okullar kapanıp servislerin yola çıkmadığı ve kar/ yağmur yağmadığı zaman, “trafik sorununun çözüldüğünü” nasıl inkar edebiliriz ki!?

Hülasa artık yapıldı/yapılmadı yahut başarılı/başarısız tartışmalarına girmeye, hiç gerek olmadığı kanaatindeyim. Lakin görülen o ki üç büyük şehir adına, YENİ BİR DOĞUŞUN vücut bulması kaçınılmaz bir son gibi duruyor. İşte bu noktada özellikle Sn. MURAT KURUM’un, “Bakanlık görevinde yaptıklarını yapacaklarının teminatı” biçiminde değerlendirmenin doğru bir tercih olacağı net. Keza “SADECE İSTANBUL” mottosu bile, cezbedici özelliğe sahip. Umudun, sorumluluğun ve samimiyetin yüzüne yansıttığı HEYECAN da fazla söze de hacet bırakmıyor. Tabi en önemlisi de, PLANLADIĞI İCRAATLAR şüphesiz. Öyle ki bunların arasında başıboş sokak hayvanı sorununu çözmek için, 39 ilçede tesis kurulması ve hayvanların buralarda bakımlarının yapılması oldukça dikkat çekici. 100 bin girişimci kadına, yeni evlenecek gençlere, ihtiyaç sahibi emekli ve üniversite öğrendiklerine sağlanacak nakdi yardımlar da... Yeni metro hatları, yollar ve tünellerin yanı sıra okullara beslenme desteği, ilköğretim öğrencilerine ücretsiz ulaşım ve toplu taşımada gençlere yönelik %40’lık indirim de cabası. Ama hepsinden öte beklenen “BÜYÜK DEPREM” dolayısıyla, insanların GÜVENLİ ve SAĞLAM bir evde oturmalarını planlayarak, kentsel dönüşüme önem vermesi takdire şayan seyrediyor. Sonuçta kimseyi MAĞDUR ETMEME PAHASINA verilecek hibe desteği, kredi olanağı ve taşınma yardımı gibi vaatler üzerine de daha ne söylenebilir ki?Neticede TAKDİR SİZİN… SÖZ MİLLETİN…