Dolar (USD)
32.20
Euro (EUR)
35.01
Gram Altın
2521.30
BIST 100
10727.45
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 Aralık 2018

Tarık Buğra’dan Tarih Okumaları

Tarık Buğra romanlarını okumak için küçük bir yol haritası sunmak istiyorum.

Tarık Buğra eserlerini okumak için ilk sıraya Osmancık’ı almak, hem yaşadığımız coğrafyanın tarihi sürecini özümsemek anlamında hem de yazarın tarihe bakışını daha iyi idrak babında isabetli bir tercih olacaktır.

Tercüman gazetesinde Osmancık romanı için şu ifadeyi kullanır Tarık Buğra: “Nasıl olur da bir aşiretten, tarihin en uzun ömürlü ve en kuvvetli ve en medenî imparatorluğu çıkabilir? Bu sırrı vermeye çalıştım.”

Osmancık romanında tarihine hayran bir yazar çıkar karşımıza. Merkeze Anadolu’yu alır Tarık Buğra. Anadolu’ya atılan tohum öyle bir yeşerir ki tüm cihanı sarar kökleri. Bir efsane anlatır gibi sarsıcı bir üslup vardır Osmancık’ta. Osman Gazi’nin dirayetli tutumu ve bir Bey olarak umudunu cihana eş tutmasına hepimizi şahit tutar Tarık Buğra.

Tarık Buğra eserlerini okumak için ilk sıraya Osmancık’ı almak, hem yaşadığımız coğrafyanın tarihi sürecini özümsemek anlamında hem de yazarın tarihe bakışını daha iyi idrak babında isabetli bir tercih olacaktır.

Tercüman gazetesinde Osmancık romanı için şu ifadeyi kullanır Tarık Buğra: “Nasıl olur da bir aşiretten, tarihin en uzun ömürlü ve en kuvvetli ve en medenî imparatorluğu çıkabilir? Bu sırrı vermeye çalıştım.”

Osmancık romanında tarihine hayran bir yazar çıkar karşımıza. Merkeze Anadolu’yu alır Tarık Buğra. Anadolu’ya atılan tohum öyle bir yeşerir ki tüm cihanı sarar kökleri. Bir efsane anlatır gibi sarsıcı bir üslup vardır Osmancık’ta. Osman Gazi’nin dirayetli tutumu ve bir Bey olarak umudunu cihana eş tutmasına hepimizi şahit tutar Tarık Buğra.

...ve Küçük Ağa

Kurtuluş Savaşı’ndaki mücadelenin tüm canlılığı ile anlatıldığı bir başyapıt olan Küçük Ağa’nın yazılış tarihi 1964. Osmancık ise 1983 yılında yazılıyor. İki roman arasında Cumhuriyet sonrası gelişmeler, yaşanan değişimler, halkın olup bitene gösterdiği tepki gibi birçok toplumsal olayı içeren romanlarla Anadolu’nun nabzını tutar Buğra. Görüldüğü üzere Tarık Buğra yaşananları romanlaştırma konusunda sıkı bir kronoloji takip etmemiş. Yani önce Osmanlı’nın kuruluşunu anlatıp daha sonra milli mücadele yıllarını anlatmak gibi bir planlamanın içine girmeden vermiş eserlerini.

Küçük Ağa, yayınlandığı dönemde büyük yankı uyandıran bir roman. Her yönüyle Anadolu’da yaşanan milli mücadele sahnelerini en canlı haliyle romanına yansıtan Tarık Buğra, küçük bir Anadolu kasabasından Türkiye’yi izleyen bakış açısı ile bir ruhun canlılığını içtenlikle dile getirmiştir.

Küçük Ağa’da mekân Anadolu’dur. Sıradan kişilerden tutun da Küçük Ağa’ya kadar birçok karakter olaylara yön verecek bir güce sahiptir romanda. Çolak Salih karakterini düşünelim. Bir anda ortaya çıkan ve yaşadığı tüm çalkantılara rağmen ayağa kalkmasını bilen bir karakterdir Salih.

Anadolu’ya benzer Çolak Salih. Uzun süren savaşlar sonunda yorgun argın bir kenara çekilmesi beklenirken yaşadığı gelgitler öyle bir hale getirir ki Salih’i içindeki uyuyan ruhu yine kendi uyandırır ve memleket sevdasıyla göğsünü siper etmeye devam eder. Anadolu ve Çolak salih bir ruhun dirilişidir adeta romanda.

Ağa ile göstermiştir ki Tarık Buğra, Anadolu halkı içindeki gücün farkında olarak kendi varlığına sahip çıkmasını da bilme gücüne sahiptir.

Osmanlı’dan Cumhuriyet Türkiye’sine uzanan bir çizgiyi Tarık Buğra’nın bakış açısıyla okumakta fayda var. Anadolu’yu ve Anadolu insanını ön planda tutan bir inanç ile eserlerini kaleme alan Buğra, bu toprağın sesi olmayı başarmış ender şahsiyetlerden biri olarak edebiyat tarihimizdeki yerini almış ve her eseriyle yerini sağlamlaştırmış bir değerdir.

Tarık Buğra’nın 100. yaşı bu yıl. Tarihin bir roman aracılığıyla ve hakkıyla öğrenilmesi için ölümsüz eserler ortaya koymuş bir değerimizdir Buğra. Her vesile ile anılmaya ve hatırlanmayı hak eden Buğra, bu yıl çeşitli etkinliklerle bir kez daha yeni nesillere hatırlatıldı. O, sahtenin karşısında asılı, marksistlerin karşısında kendi toprağını savunarak sanatını yaptı. “Gençliğim Eyvah” dememek için bir kez daha yüzümüzü Tarık Buğra’ya ve eserlerine çevirmemiz gerekiyor.

Türk Edebiyatı dergisi Aralık 2018 sayısında Tarık Buğra için özel bir dosya hazırladı. Ben de bir yazımla katkı sağladım bu dosyaya. Oradaki yazımdan kesitleri de bu hafta sizlerle paylaşmak istedim. Buğra hakkında arşivlik bir çalışma arayanlar için Türk Edebiyatı dergisinin bu sayısını tavsiye ediyorum.

 
TDV kurban