Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

26 Şubat 2017

Toplumsal akıl üst akıldan üstündür

Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ne geçilip geçilmemesi için referanduma 50 gün kaldı. AK Parti dün Anakara Arena Spor Salonu'nda kampanya startını Genel Başkan ve Başbakan Binali Yıldırım ile verdi. Türkiye'nin dört bir yanından gelen partililerin büyük ilgisi Büyük Kongrelerden daha heyecanlıydı. Ben kampanya startını özellikle dışarıdan bir gözle izlemeyi uygun buldum. Çünkü içeriden zaten canlı veriliyor ve yüzlerce gazetecide izliyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Meclis'te kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Sistemi'ni onayladığı günden bu yana tam 15 gün geçti. AK Parti bu süreyi 'Evet' için hazırlık çalışması ile geçirdi. Adeta toplumsal psikoloji oluşturulan algı operasyonları ile 'hayır'cı bir yöne doğru görülüyor. Hatta konuştuğumuz, görüştüğümüz uzmanlar 'Evet' ve 'Hayır' konusunda değişiklik teklifinin gündeme gelmesinden bu yana %60'lara yakın olan 'Evet' durumunun ciddi derecede olumsuzluğa doğru döndüğüne ısrarla dikkat çekiyorlar.

Bu durumu gezdiğimiz dolaştığımız yerlerde bizde müşahede ediyoruz. Geçtiğimiz hafta uzun süre uğramadığım arabanım ustasına uğradım. Ankara Şaşmaz Oto Sanayisinde. Bizim usta ile zaman zaman sohbet ederiz. Güncel konularda, ekonomiden, milletin ne dediğinden. Gazeteci olarak bildiğinden onu dinlerim. Onun görüşleri de önemlidir. İsmi Volkan. Bizim insanımız fikrinde, zikrinde dürüsttür. Çok az insan görürüm iş ciddiye bindiğinde kendi menfaati doğrultusunda fikir beyan eden.

İşimiz gereği anket işi ile de ilgilendiğimden ki zaman zaman kendimde alır anket formunu çalarım insanların kapsısına, sorarım. Bugüne kadar yalan söyleyen, yanıltıcı bilgi veren tek bir vatandaşa bile rastlamadım. İnsanlar en fazla 'bu konuda fikir söylemek istemiyorum' diyor. Buradan bilirim. Esnaf da, usta da, işçi de aynı şekildedir. O nedenle bizim Volkan'ın dediklerine önem veririm.

Gazeteci olduğumu bildiğinden 'Sadullah abi bu başkanlık sistemi nasıl olacak' diye söze girdi. Aslında cevabını bildiği bir üslupla sorduğu anlaşılıyor hemen. Fakat benden de dinlemek istediği belli. Tabii bunu bildiğimden cevabı ona bıraktım. 'Ben daha kararsızım' dedi önce. Sonra milletin düşüncesinden bahsetti. Etrafında konuşulanlardan. Sonra kendi düşüncesini ifade etti. "Aslında 'evet' vereceğim" dedi. Gerekçesini de söyledi. Gerekçesi 15 yıldır unutulmaya yüz tutsa da Türkiye'nin koalisyonlar döneminde ki sıkıntılar. 'Bu sistem hiç bir şey getirmese bile koalisyonları kökünden bitiriyor. Bu ülke ileride yaşanacak koalisyonları kökünden bitiriyor.' Şeklinde açıklayınca dikkatimi çekti. Bizim Volkan'ın MHP'ye oy verdiğini sonradan öğrendim. Bu konuda da MHP içindeki 'Hayır'cıları anlamadığını ifade ediyor. Devlet Bahçeli düşmanlığı üzerinde hareket edilemeyeceğini kaydediyor.

Volkan'a algılar ile oluşan durumu da soruyorum. Ne olur sonuç diye. O da enteresan şekilde 'Hayır'cıların belli olduğunu, kararsız olduğunu söyleyenlerin aslında 'Evet'e döneceğini çevresindekilerin görüşlerine bakarak ifade ediyor.

Sonuç şu vatandaş koalisyonların bir daha yaşanmasını istemiyor. İstikrar istiyor. Eğer Cumhurbaşkanlığı Sistemi'nin ülkenin istikrarına büyük katkı sağlayacağı inancı vatandaşa net anlatılabilirse bugün yaşadığımız tereddütler ortadan kalkacak. Daha önce yazdığım gibi 'İyi anlatılırsa sonuca siz bile inanamayacaksınız' ön görüm tutacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sahalara yeni iniyor. AK Parti teşkilatları kampanyayı daha yeni başlatıyor.

Millet feraset sahibidir. Toplumsal akıl her zaman üst akıldan daha kuvvetlidir. 16 Nisan'da bu millet geleceğini nasıl şekillendireceğinin kararını verecektir.

Kalın sağlıcaklau2026.