Dolar (USD)
32.37
Euro (EUR)
34.64
Gram Altın
2395.67
BIST 100
10158.42
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

17 Ağustos 2018

Türkiye krizi nasıl aşar?

Türkiye, ABD'nin tetiklediği bir sorunu aşmak için yoğun çaba sarf ediyor. Ekonomik alanda yaşanan ve kendini Dolar ve Euro'nun artışı biçiminde gösteren bu kriz, aslında, en temelde ekonomik değil, siyasidir. Adını net olarak koyalım; bu kriz, siyasidir; ekonomi sadece araçtır. 1 Mart Tezkeresi'ne veya Çuval krizine kadar götürülebilecek olan bu krizin farklı bir aşamasındayız. Devleti yetmiş Sente muhtaç etmeyi ve toplumsal kaos çıkararak huzurumuzu dinamitlemeyi hedefleyen bu hamle, Türkiye'nin zincirlerinden başka kaybedecek bir şeyinin olmadığını ortaya koymuştur. Peki bu kriz neden ortaya çıkmıştır?

Artık Türkiye, ABD yönetimi ile siyasal olarak aynı yöne bakmıyor. Kendi siyasi rotasını tayin etmeye başlayan Türkiye, son dönemde, kendi politik doğrularını ve ulusal çıkarlarını gözeten bir siyaset izlemeye başladı. Bunun anlamı da Türkiye'nin ABD'nin ileri karakolluğundan istifası anlamına geliyordu. Kabul edilmek istenmeyen bu istifadan Türkiye'yi vazgeçirmek için ABD değişik hamleler deniyor. FETÖ taşeronluğunda yapılan darbe girişimi, dinsel veya etnik terörün azdırılması, terör örgütlerinin ABD tarafından desteklenmesi veya doların değerinin artırılarak Türk Lirası'nın değerinin düşürülmesi bu hamlelerden sadece birkaçı...

Gerçi, ABD, Türkiye'ye sık sık operasyon çekiyor. Bu ne ilk ne de son olacak. Ve sadece Türkiye'ye de yapmadı. CIA eliyle ABD, dünyayı dizayn etmeye çalışmadı mı? Honduras'ta, Paraguay'da, Brezilya'da, Mısır'da, Gambiya'da, Burkina Faso'da, Türkiye'de, İran'da, Venezuela'da... Darbeler yapılmadı mı? Bunlar ABD'nin son on yıl içinde işlemiş olduğu günahlardan sadece birkaçı... Yerkürenin dört bir yanındaki darbelerin neredeyse tamamında ABD'nin bir şekilde parmağı vardır. ABD, ya darbelere zemin hazırlamış yada kendi çocuklarını sokaklara salarak toplumu kaosun içine itmiştir. Dahası, bu siyaset biçiminin soykırımdan pek bir farkı da yoktur. Keşke, ABD'nin son yüzyılda işlemiş olduğu cinayetlerin çetelesini tutmak mümkün olsaydı!

Şimdi ABD, Türkiye'nin dizginlerini kendi eline almaya çalışıyor. Fakat evdeki hesap çarşıya uymadı. Toplum ve siyasetin göstermiş olduğu basiret, ABD'nin oyununu boşa çıkardı. Dolar'ın saldırısı geri püskürtülmeye başlandı. Ekonomi, yeniden istikrara kavuşuyor.

Aslında bu kriz, Türkiye'ye üretim ekonomisine geç mesajı veriyor. Türkiye dışa bağımlılığını azaltamadığı müddetçe bu ve benzeri saldırılar ile karşı karşıya kalacak. Bunu önlemenin yolu, tüketim değil; daha çok üretimdir. Tıpkı savunma sanayiinde olduğu gibi, bu ülke tarım ve hayvancılıkta hiç olmazsa kendi ihtiyacı kadarını üretebilmelidir. Tarım ülkesi olan bir ülkenin eti veya buğdayı dışardan alması utanç verici değil midir?

Şimdi şerri hayra çevirme zamanı...