Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

31 Ekim 2023

"Türkiye'yi dişlerinizle savunmaya hazır mısınız?"

İstanbul’daki Büyük Filistin Mitingi’nde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en önemli mesajı neydi?

Ülke TV’nin başarılı moderatörü Gözde Özyürek bu soruyu sorunca, hiç tereddüt etmeden,

“Gazzeliler yurtlarını dişleriyle savunuyorlar, biz de hazır mıyız, gereğini yapar mıyız? Buna hazırlıklı olmamız lâzım!” cümlelerine dikkat çektik.

Bu vatanın her karış toprağını, “dişlerimizle” savunmaya hazır olmamızı istedi Sayın Cumhurbaşkanı.

Konuşmasında, “Büyük Proje”ye vurgular da vardı.

İsrail’in Gazze Soykırımı ve Türkiye!..

Ve Büyük Proje, Vaat Edilmiş Topraklar Meselesi, Türkiye’nin Güneydoğusu ve Kıbrıs da işin içinde!..

Türkiye’yi çepeçevre kuşatan ABD-İsrail ittifakı, günün birinde bizi doğrudan vuracak ve onlarla savaşa tutuşmak mecburiyetinde kalacağız!..

Ve o zaman da, vatanımızı dişlerimizle savunacağız!..

İş oraya kadar varabilir, her vatandaş eline silah almak zorunda kalabilir.

Bugünün savaşlarında, “cepheye mermi taşıma işi” pek yok.

Hele muhatabınız soykırımcı sözde Başbakanının “Kitabımız böyle emrediyor, onların erkeklerini, kadınlarını, bebeklerini, öküzlerini, ineklerini, tavuklarını, ördeklerini öldüreceksiniz!” dediği bir “sapık” ise, savaş denilenin kuralı, kaidesi, hukuku da yok!...

Şehir hastanelerimizi yerle bir edebilirler, güzelim camilerimizi, okullarımızı…

Gazze’deki okuldan yapılan açıklamayı biliyorsunuz:

“Bütün öğrencilerimiz öldüğünden okulumuzda ders yapılamayacaktır!”

Bu devirde memleketi “dişlerle” savunmak nasıl olur?

Gazzelilerin yaptığı gibi…

Yerin altına kat kat, labirent labirent tüneller kazmış olacaksın…

Ve zalim düşmanı göğüs göğüse kapışmada imha etmek için bekleyeceksin!..

Göğüs göğüse kapışmada bizim askeri yenebilecek güç yok.

İş “dişe” kalınca, orada da parçalarız Allah’ın izniyle…

Ah bir de, caydırıcılık için “Nükleer Silah Sahibi” ülkeler arasında olabilseydik!..

Bir de enerji zengini ülkeler arasında…

Misak-ı Milli Haritası’ndan geri adım atmasaydık ya da atmak mecburiyetinde kalmasaydık, bu durumda olmazdık.

Ne yazık ki…

Önümüzdeki on yıllar boyunca, bağımlılığımız devam edecek…

Temennimiz azalarak devam etmesi…

Şimdi…

Hani saldırsalar…

Ve vatanımızı Sayın Cumhurbaşkanı’nın ifade ettikleri gibi “dişlerimizle” savunmak durumunda kalsak…

“Petrolümüzü, elektriğimizi” keserler mi?

“Yanı başımızda İran var, Rusya var, bir şey olmaz!” diye düşünecek değiliz elbette!

Bu ikisi ile tarih boyunca kapışmalarımıza baktığımızda, belimize en büyük darbeleri indirdiklerini görürüz.

Ümmete gelince…

Kur’andaki Müslümanlar olamadık henüz ve halkının büyük bölümü Müslüman olan birçok ülkeyi kimlerin yönettiğini çok iyi biliyoruz.

Mısır’daki bir göstericinin elinde şöyle bir yazı:

“Özür dileriz Gazze, başımızda Siyonistler var!”

X

Türkiye, Allah korusun, doğrudan saldırıya uğradığında, başına füzeler yağdığında, tıpka Gazze gibi “aşağı yukarı” yalnız kalacaktır.

Dünyanın nerelerinde, hangi büyüklükte “kınama” gösterileri yapılır bilemem.

Türklerin yoğun olduğu yerlerde epeyce büyük eylemler olabilir, diğer yerlerde “Osmanlı’ya Vefa” gösterenler de ses yükseltebilir…

(Allah korusun) bizim bebeklerin, cansız bedenlerini dünyaya göstererek, “İşte soykırımcı ABD-İsrail” diye feryat edenler olabilir.

“Bunlar Avrupa’yı yüzyıllar boyunca inletmişlerdi!” diyenler çok olur dünyanın dört bir yanına merhameti, adaleti, huzuru götürdüğümüzü gözlerden gizleyerek!..

Birçok Avrupa ülkesinde, ilkokul çocuklarına, hatta kreş bebeklerine “Müslüman Türk nefreti” aşılanıyor malûm…

Bunlar öyle bir durumda iyice yoğunlaşır!

Ermeni Soykırımı iftiraları, o zamanlar çok daha şedit bir şekilde gündeme sokulur!..

Ermeni ve Rum patrikler hep birlikte “intikam” çağrıları yaparlar!..

PKK terör örgütü iyice azar o günlerde!

“Arz-ı Mev’ud”a köprü olacak bir sözde “devlet”i kurmalarının an meselesi olması, motivasyonlarını arttırır.

Dışarıda birçok sapık, “Türklerden bize ne, en iyi Türk ölü Türk, bunların bebekleri de başımıza dert olur ileride! İyisi mi şimdiden, kafalarını kopartmak!” diye bağırır!..

Sonra…

Siyonistlerin Kıbrıs’ta ve Türkiye’de çeşitli usullerle “toprak satın alma” faaliyetlerinden bahsediyoruz ya…

“Topraklarını satmıştılar zaten! ” bile diyenler olur, alçakça!..

Kahpe Bizans dirilir, Pontus dirilir, Etniki Etarya, Filiki Eterya, Asala dirilir..

Ruslar, Kars'ı, Ardahan'ı istemezler mi?

Büyük İsrail haritası, Türkiye’nin Güneydoğusu’nu içine alıyor Kıbrıs’la beraber…

Büyük Yunanistan Haritası ise, Ege’nin, Karadeniz’in Marmara'nın, Kıbrıs'ın tamamını, Akdeniz'in, İçanadolu'nun büyük bölümünü...

Düşman haritalarını baktığınızda, Türkiye’ye Gazze’den biraz büyük bir alan bırakıyorlar, akılları sıra!

Bunu asla ve katâ yapamayacaklarına “ant” içeriz elbette…

Malûm Misak-ı Milli’nin, Milli Ant’ın haritası bugünkünden çok daha genişti.

Güzelim yerleri bıraktık, bırakmak mecburiyetinde kaldık.

“Kulaç mesafesi” kadar yakın adaları da, Yunan’a bıraktık!..

Amerikan üsleri var buralarda da…

Kıbrıs’ın Güneyi’ndeki İngiliz kuvvetlerine, şimdi de Almanlar eklendi…

Onlar da yerleşti oralara…

Geçenlerde Elon Musk, “T” yani “twitter” paylaşımında İran’ın ABD tarafından nasıl çevrelendiğini gösteren bir haritayı kullandı.

İran’ın tuzu kuru sayılır, o bir şekilde sıyrılır!

İran, Irak ile 8 yıl boyunca savaştı.

Ekonomisi ciddi bir hasar almadığı gibi, alttan alta ABD ile çalıştığı da ortaya çıktı.

Bugün Gazze’de soykırım var.

Bebeklerimiz katlediliyor, içlerimiz parçalanıyor.

Lâfı olmaz ama, zaten sırtımızda büyük yük olan enerji maliyetlerinin hızla artmasından dolayı ekonomimiz de iyice zora giriyor.

Enerji zengini ülkeler ise, doğal olarak bu durumdan istifade ediyor, yani ne kadar kriz o kadar gelir!..

Yani, Türkiye’ye saldırılsa, herkes o kadar da üzülmeyebilir!

Parçalanmış, iyice küçülmüş bir Türkiye kimlerin işine gelir, kimlerin işine gelmez?

Üzerinde iyice düşündüğümüzde, işlerine gelmeyeceklerin sayısının o kadar da fazla olmadığını görüyoruz!

“NATO üyesiyiz, BM üyesiyiz!” geçiniz!..

Uluslararası hukuk denilenin neye yaradığını, koruma kalkanlarının kimleri koruduğunu bilirsiniz!..

Evet…

Miting..

Sayın Erdoğan, Büyük Filistin Mitingi’nde “Proje”lerden de bahsederek, “Gazzeliler yurtlarını dişleriyle savunuyorlar, biz de hazır mıyız, gereğini yapar mıyız?!” diye sordu.

Yüzbinlerden “Hazırız!” karşılığını alınca da…

“Buna hazırlıklı olmamız lâzım!” dedi…

Memleketi dişlerimizle savunmaya hazırız elbette…

Hazırız…

Bunu derken, ne kadarımızın hazır olduğu hesabını şöyle bir yapmadan da geçemeyiz!

15 Temmuz hain darbe girişiminin “başarıya” (!) ulaşmasını arzu edenlerin oranı ne kadardı, bankamatik kuyrukları ne kadar uzundu, bunları kestirebilecek durumda değilim…

Lâkin…

“Gazze soykırımı”na şu veya bu kıvamda destek verenlerin “temsil” kabiliyetlerine baktığımda…

Maalesef, çok da “ihmal edilebilir” oranlar görmediğimi ifade etmek isterim!

Memleketi “dişleriyle” savunacakların oranını arttırmak için, “eğitim” seferberliği yürütmek şart!..

Aile ve okul eğitiminde başarılıysak sıkıntı yok demektir.

Diş sağlığı çok çok önemli, dişler çürürse bütün vücut çürür!