Twitter'da demokrasi rüzgarı!
Facebook ve Twitter, uzun süreceği önceden bilinen seçimlere hazırlandı ve 2016'nın tekrarlanmasından korkarak yanlış bilginin yayılmasını sınırlamaya çalıştı. Buraya kadar her şey normal! Ama dememiz gerekiyor… Zira yanlış bilginin yayılması artık yerini sansüre bıraktı. Seçime giden haftalarda Facebook ve Twitter, erken zafer iddiaları ve sonrasında oy sayımları hakkında mesajlaşma için özel olarak politikalar oluşturmuştu.
Twitter geçtiğimiz günlerde seçimle ilgili yanlış bilgilendirme politikasını güncelledi ve Perşembe günü saat 14:00'den itibaren Trump’un hesabını yanlış bilgi verdiği gerekçesiyle yaklaşık 8 kez işaretledi. Twitter geçtiğimiz ay, "İnsanları bir seçim veya diğer yurttaşlık sürecine katılmaktan korkutmak veya caydırmak amacıyla yanlış veya yanıltıcı bilgileri etiketleyeceğini veya kaldıracağını" söylemişti.
Trump’a sansür mü uygulandı?
Donald Trump’ın cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bu yana
attığı tweetlerin neredeyse yarısı Twitter tarafından işaretlendi. Son olarak
da Donald Trump’un oğlu Eric Trump’un
attığı; “Pennsylvania, Michigan, Nevada,
Georgia ve Wisconsin'de bildirilen SAHTEKARLIK miktarı gerçek değil. Lütfen
kişisel deneyimlerinizi bildirin. Lütfen tüm gerçekleri ve kanıtları yanınızda
bulundurun” şeklindeki tweete de şerh düşerek “bu tweet tartışmalıdır” etiketini ekledi.
Ayrıca Twitter,
Trump’un çoğu paylaşımını "içeriğin
bir kısmının veya tamamının "tartışmalı olduğunu ve bir seçim veya başka
bir yurttaşlık süreci hakkında yanıltıcı olabileceğini" belirten bir
mesajla çok sayıda gönderiyi işaretledi. Platform ayrıca, kullanıcıların
yalnızca alıntı-tweet yapmasına izin vererek retweetlemeyi engelledi, bu durum
kullanıcıları tweeti takipçileriyle paylaşmadan önce kendi yorumlarını eklemeye
teşvik etti.
Twitter, tweetlerin kullanıcıların besleme kısmında
görünmesini engelledi ve tweetleri görüntülemek için tıklamalarını gerektirdi. Twitter
ayrıca kullanıcıları, bir kazananın ilan edilmediğini ve bazı eyaletlerin seçim
gününden sonra gelen oy pusulalarını
postayla sayacağını açıklayan oylama bilgileri konusunda uyardı. Ekim ayında
Twitter, seçim müdahalesi korkusunun ortasında bir "sivil bütünlük politikası" ilan etmişti. Duyurudan bu
yana, Trump defalarca seçimin meşruluğunu sorgulayan tweetler attı ve Twitter
bu tweetleri sansürledi.
Sosyal medya seçim
sonuçlarına etki etti mi?
Twitter’ın toplumsal bütünlük politikası metninde; “Seçimleri veya diğer toplumsal süreçleri
manipüle etmek veya etkilemek amacıyla Twitter hizmetlerini kullanamazsınız.
Katılımı azaltabilecek ya da insanları toplumsal bir sürece ne zaman, nerede veya
nasıl katılacakları konusunda yanlış yönlendirebilecek içeriklerin yayımlanması
veya paylaşılması da buna dâhildir. Ayrıca, ek bağlam sağlamak amacıyla
toplumsal süreçler hakkında yanlış veya yanıltıcı bilgiler içeren Tweetlere
uyarı işareti ekleyebilir ve bu tür tweetlerin görünürlüğünü azaltabiliriz” ifadelerine
ver verdi.
Facebook'ta ise
Trump'ın gönderileri tamamen görünür durumda ancak kullanıcılara içeriğin neden
yanlış veya yanıltıcı olduğu konusunda bilgi veren çeşitli doğruluk kontrol
etiketleri eşlik ediyor. Örneğin, Facebook, başkanın "büyük bir galibiyet" ilan eden gönderisinin altında,
oyların hala sayıldığını ve kazananın tahmin edilmediğini belirten bir etiket
yayınladı. Facebook, Trump’un postayla oy pusulalarının dahil edilmesini
sorguladığı başka bir gönderinin altına; "Beklendiği
gibi, seçim sonuçları bu yıl daha uzun sürecek. ABD genelinde milyonlarca insan
posta yoluyla oy kullanacağı için bu süreç uzun süreç” şeklinde bir etiket
yayınladı.
Facebook ayrıca yüzbinlerce üye toplayan ve seçimin meşruiyetine karşı protestoları koordine eden bir grubu ise kapattı. Hiçbir seçim bu denli sosyal medyanın odağında yer almamıştı. Artık yeni bir devir başladı. Sosyal medyanın seçimlere etkisi açık bir şekilde ortadayken gelecekte bizlerin neler beklediğini an itibariyle tahmin etmek oldukça güç gözüküyor...