Dolar (USD)
32.35
Euro (EUR)
34.75
Gram Altın
2395.50
BIST 100
10208.65
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

01 Mart 2016

VAKİT ENSAR OLMA VAKTİDİR.

Cumhuriyet tarihinde birçok ihanete şahit oldu ülkemiz. Her biri ayrı tahribat yaptı, her biri ayrı sonuçlar doğurdu tarihimizde. Her birini yine milletimizin ferasetiyle aştık. Dünyanın gözünün üzerimize çevrildiği son on yılda ise millet düşmanlarının çevirdiği entrikalar diğerlerini çok geride bıraktı.

Dinine bağlı askerlerin askeriyeden kovulduğu, Anadolu sermayesinin güçlenmesinin engellendiği, bir milletin inançlarına pranga vurulduğu, namaz kılan memurların fişlendiği, inananlara topyekün savaş açıldığı, şiir okuduğu için seçilmiş liderlerin hapislere konduğu, başı örtülü olduğu için vergilerimizle görev yapan polisler tarafından tekmelendiği, muhafazakarlığın terörle eş tutulduğu, üniversitelerde ikna odaları kurulup kız çocuklarımızın başlarının açıldığı, delikanlılarımızın sakallarının kesilmesi için psikolojik baskıya maruz bırakıldığı, milletin silahının millete çevrildiği, din düşmanlığını sürdürebilmek için İmam Hatiplerin kapısına kilit vurulduğu, suçsuz yere dindar insanların yıllarca hapislerde çürütüldüğü, hortumlanan bankalarla ekonomiye darbe vurulduğu, inancından dolayı Müslümanların fişlendiği, hatırlamak istemediğimiz o utanç verici 28 Şubat postmodern darbesinin izlerini sildik dediğimiz bir anda bir başka provokasyonla, gezicilerle uğraşmaya başladık. Meydanları savaş alanına çeviren sözüm ona sanatçılar bu milletin gözünün içine baka baka terör estirdiler ve yemek yedikleri kaba pisleyen mahlu00fbklar gibi kendilerini besleyen bu milleti arkadan hançerlediler. Bu millet ve seçtiği siyasi iktidarın dik duruşu sayesinde o günleri de geride bıraktık. Su uyur düşman uyumaz misali din, devlet ve millet düşmanları bu kez yeni oyununu sahneye koydu. Devletin içine çöreklenmiş ihanet çetesi ile devleti ve siyasi iktidarı çökertmeye çalıştı ama o da cumhurun ve liderinin dirayetiyle püskürtüldü. Kabiller rahat durmadı ve bu sefer annelerin yüreğine ateş düşüren terör eylemleri ile ülkeyi bölme ve yıkma peşine düştüler. Her gün bir şehit haberiyle yıkıldığımız günler yaşadık ve hala yaşıyoruz.

Değerlerini inançlarından alır insanlar. Hayatlarını inandıkları gibi yaşarlar. Bizim inancımız, kainatı kuşatan bir anlayışın tezahürü olan İslam anlayışıdır. Değerlerimizi ondan aldığımız gibi, kültürümüzü ona göre kurgularız. Ona göre yaşar, ona göre yaşatmaya çalışırız. İnancımızda kin, nefret ve intikam duygularına asla yer yoktur. "Komşusu açken tok gezen bizden değildir." prensibiyle idame ettiğimiz ömrümüzde sıkıntı ve ihtiyaç sahibi insanlara "Ensar" olma düşüncesidir zihniyetimiz. Bu düşüncemiz hayatımızın her anını kuşatmıştır. Onun için bize her türlü kirli oyunları ve tuzakları kuranlara karşı da İslami anlayışla muamele ederiz. Yeryüzünde Allah'ın vadettiği hayatı yaşayacak ve yaşatacak kişiler bizleriz. Çünkü Allah bizi, inananları böyle sorumlu tutmaktadır.

İnsan, özünde ilahu00ee sır taşıyan bir varlıktır. O sır, kendisine üflenen ruhtur. Kişi, Allah'ın kendi ru00fbhundan üfleyerek lu00fbtfettiği ru00fbhunu, bir de Allah'ın bahşettiği güzelliklerle donatabilirse, Allah'ın muhabbetine vasıl olan bir kul mertebesine yükselmiş olur. Nitekim Allah'ı seven mü'minin her hal ve hareketi, O'nun esma ve sıfatlarından izler taşır. Dünyaya bu anlayışla gelen insanoğlunun en önemli görevlerinden biri de Allah'ı bilen, ona inanan ve onu seven, Hz.İbrahim'in(as) sahavet ve cömertliği, Hz.İsmail'in(as) rıza ve teslimiyeti, Hz.Eyyüb'ün (as) sabrı, Hz. Yusuf'un (as) doğruluğu, Hz.Nuh'un (as) güveni, Hz.Muhammed'in (as) ahlakında ve Ashab-ı Kehf dirayetinde bir nesil yetiştirmektir. Bu nesli yetiştirmek için herkese görev düşmektedir. Anneler, babalar, öğretmenler, siyasiler, patronlar, işçiler, akademisyenler, hülasa herkes bu konuda sorumludur ve kimse bu sorumluluktan kaçamaz.

Bütün bu ahval ve şerait içerisinde en önemli görev vakıf ve derneklere düşmektedir. Eğer gençlerimiz, ülkeyi kan gölüne çevirmeye çalışan bu çetelerin ve hainlerin eline düşerse vebali büyük olacaktır. Cemaat anlayışıyla ihanet çemberi içinde tutulan çocuklarımızı da o yapı içerisinden kurtarmak başlıca işimiz olmalıdır. Hain hainliğini, terörist teröristliğini, zalim zalimliğini, Müslüman da dininin ve inançlarının gereği olanı yapacaktır. Bir seferberlik ilan ederek, doğruya, birliğe ve hakka susamış kişileri muhacir addederek, kendisi de onlara Ensar olmalıdır. Çünkü vakit Ensar olma vaktidir.

Mevla'm hepimize Ensar olmayı nasip eylesin.