Validebağ'da ezan sesleri
"Stepte Ezan Sesleri"
SORBONLU ilim adamları, A. Benningsen ve Lemercier C. Quelquejay' ın Sovyetler Birliğinde dinlerinançlar üzerine yaptıkları araştırmanın Türkçe'ye çevirisidir.
Çeviriye, orijinal isim yerine, zamanın Türkiye'sinin siyasi şartları nedeniyle "Stepte Ezan Sesleri" ismi verilmiş.
1917 Bolşevik devriminden sonra Komünistler, Sovyetlerde genel bir inançsızlaştırma politikası başlatırlar. Dinlere savaş açarlar. Bu genel politikadan İslam ve Müslümanlar da nasibini alır.
Öyle ki; Sovyetler kurulduğunda tüm Orta Asya'da 26.279 (Buhara ve Hive hariç) cami bulunmaktayken 1955'te bu sayı 1312'ye, 1964'te ise 250'ye kadar düşer.
Sovyetler, halkın inançlarını yok etmek için uyguladığı devlet politikalarının yanı sıra, halkı da bu uğurda örgütler.
İşgal altındaki Müslüman ülkelerde bu sivil toplum kuruluşları, her ülkede, "Militan Allahsızlar Birliği", "Militan Hüdasızlar Birliği", "Militan Dinsizler Birliği" gibi değişik isimlerle faaliyet gösterdiler.
"Militan Allahsızlar Birliği"nin üye sayısı 1920'lerde birkaç yüz iken 1940'larda yüz binlere ulaştı.
Tam burada, Kılıçdaroğlu' "Her CHP'li çağdaş uygarlık yolunda bir militan gibi davranmak zorundadır", derken "militan"lık kavramını nerelerden esinlenildiğine dikkat çekmek isterim.
Yoğun çalışmalar sonunda Sovyetler hedeflerine ulaşır, toplumu büyük oranda inançsızlaştırırlar.
Ancak İslam öylesine güçlüdür ve öylesine bir sosyal ağırlığa sahiptir ki, inançsızlar bile kendilerini "Müslüman" olarak tanımlamaktan kurtaramazlar.
Sovyet araştırmacı S. Dorjenov'un kayıtlarına göre; Och üniversitesinden, "Allah'a ve peygambere inanmayan, dini bir mecburiyet tanımayan, dini bayramlara iştirak etmeyen" Kırgız bir Profesör, Müslüman sayılmamaktan şikayetçidir.
Yine, Moskova "Asya Halkları Enstitüsü"nden Tacik iki profesör ise Allahsız oldukları halde "domuz eti yemedikleri" ve "Tacik" oldukları için "Müslüman olduklarını" iddia etmişlerdir.
Son günlerde Validebağ'a cami yapılmak isteniyor. Bazı kimseler cami yapımına karşı çıkıp, güya ağaç sevgisiyle cami inşaatını sabote ediyorlar.
Ağaç maskesiyle, eylemlerine masum ve sevimli süsü vermeye çalışıyorlar.
Ağaç istismarcısı bayanlardan biri kendilerine uzatılan mikrofona, "Ezan sesi sinir verici şey. Niye ezan sesiyle uyanayım?" diyor.
Gazetecinin, "Ezan sesinin sizi rahatsız edeceğini mi düşünüyorsunuz?" sorusu üzerine de:
"Eder evladım, etmez olur mu? Ama Müslümanız Elhamdülillah!" diyor.
Sovyetler dönemindeki Kırgız ve Tacik profesörlerle bu bayanlar aynı dili konuşuyorlar.
Tacikistan'ın, Kırgızistan'ın üzerinden Lenin, Stalin, Sovyetler, Komünizm geçti; Tacikler, Kırgızlar öyle oldular.
Peki, sizce, Validebağ'ın üzerinden ne geçti?
