Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.79
Gram Altın
2392.47
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

08 Ocak 2015

YİNE SEÇİM

Gündem yoğun ama en önemlisi canlı bomba hadisesi. Zira bir yerde ölüm varsa söz biter. Polisimizin ailesine ancak sabır dileyebiliyoruz. Yaralı polisimize de şifa. Ve düşünüyoruz. Eğer 4 bakan yüce divana gönderilebilseydi bu olay yine de gerçekleştirilir miydi? Eğer çözüm süreci devam etmeseydi ve doğuda Türk-Kürt veya kim olduğu önemli olmadan ölenler olsaydı bu olay olacak mıydı? Ya da ekonomimiz kötü olsa ve İMF yetkilileri gerçek patronlar olarak her gün bir gazete köşesini süslese ve bize ne yapıp ne yapmamamız gerektiğini dikte (!) ediyor olsalardı bu olay olacak mıydı?

4 bakan hakkındaki kararın hukukiliği veya vicdaniliği hakkında herkes bir şeyler söylüyor doğru yada yanlış. Bu konuya girmeyeceğim. Ancak 2015 genel seçim savaşı başlamıştır. Hayırlı olsun.

2014 de yaşadığımız yerel seçim, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve de HSYK seçiminden sonra genel seçimlerle kısa ama uzun bir dönem seçim gündeminden çıkacağız. Önümüzdeki 4 yılı belirleyecek olan Meclis aritmetiği belirlenecek.

Bu nedenle de her türlü provokasyon her türlü kaos planı piyasaya sürülecek. Bu konuda gönüllü onlarca taşeron örgütte hazır. Geriye sadece hedefler ve uygun koşullar beklenecek. Dünkü canlı bomba eylemi seçim savaşının başladığının ve de bu savaşta her türlü yolun kullanılacağının ilanıydı. Birkaç gün önce Cemil Bayık'ın Die Zeit gazetesindeki röportajı da bu anlamda önemli. Zira röportaj verenden daha önemli olan röportajın kimler tarafından yapıldığı. Kobani'de kaçan ancak ciddi yardım aldıktan sonra harekete geçebilen PKK, sözcüleri üzerinden hezimetlerini başarı hikayesi olarak sunuyorlar. Bunu da IŞİD korkusu ile kuşattıkları Avrupalılara tekrar PKK'yı pazarlıyorlar. Amaç PKK'yı pazarlamak değil. Amaç çözüm sürecini baltalamak adına topa girmek.

Şimdi bunlar vakıa ve uluslar arası arenada örtülü olarak her şeyi yapmanın caiz olduğu anlayışı hakim. Bunu biliyoruz. Türkiye ne yapmalı, vatandaşlar olarak bizler ne yapmalıyız?

Öncelikle Türkiye çözüm süreci ve de küskün olduğu toplumun değişik kesimleri ile barışmaya devam etmeli. Ekonomiyi, özellikle yatırım, istihdam, KOBİ'lerin önünün açılması ile dar gelirliler için yeni projeler üretmelidir. Bizler vatandaşlar olarak uyanık olmak ve olaylara akıl ile yaklaşmalı parmağın gösterdiği yere değil parmağa bakmalıyız. Örnek vermemiz gerekirse canlı bombayı bundan 2 yıl önce kimler basında masum göstermişti? Demek ki her söylenene inanmamamız gerekiyor.

Son olarak iki sayı 330 ve 276. Bu iki sayı meclis aritmetiği açısından çok önemli olan 2 sayı. Ak Parti 330'u yakalamak muhalefet partileri ve diğer Ak Partiyi istemeyenler ise 276 altında vekil çıkartmasını olmazsa 330'a ulaşamaması için çalışacaklar. Bu süreçte yaşanan ve yaşanacak olayların hepsinde bu konuda sebeplerden bir tanesi olacaktır. Temennimiz gerekli önlemlerin alınması ve de başka üzücü hadiselerin yaşanmamasıdır.

@CavitTatli