Dolar (USD)
32.38
Euro (EUR)
34.76
Gram Altın
2393.96
BIST 100
10235.76
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

Afrika'ya Cansuyu

Her gün 10 bin çocuğun yetim kaldığı günümüzde, Afrika fakirlik ve susuzlukla boğuşuyor. Cansuyu derneği açtığı su kuyularıyla Afrikalıların umudu oldu.
Afrika'ya Cansuyu
09 Haziran 2016 10:13:00
Her gün 10 bin çocuğun yetim kaldığı günümüzde, Afrika fakirlik ve susuzlukla boğuşuyor. Cansuyu derneği açtığı su kuyularıyla Afrikalıların umudu oldu.

İSMAİL ZELVİ

Her gün 10 bin çocuğun yetim kaldığı bir dünyada, Türk sivil toplum örgütleri mazlumların acılarını dindirmek için çalışıyor. Cansuyu Derneği Başkanı Mustafa Köylü 11 yıllık faaliyetleri hakkında gazetemize bilgi verdi. Eski Başbakanlardan rahmetli Erbakan'ın talebi üzerine 4 emekli milletvekili bir belediye başkanıyla Cansuyu derneğini kurduklarını anlatan Köylü, "11 yıldır ilkelerimiz doğrultusunda çalışıyoruz. Derneğimiz alanında en çok yardım yapan ilk 5 dernek arasında yer alıyor" dedi.

Muhtaç sayısı artıyor

Yer yüzü coğrafyasında yardıma ihtiyacı olanların sayısının hızla arttığına vurgu yapan Köylü, "Karınca kararınca bu insanlara, yaralarının sarılması, ihtiyaçlarının giderilmesi, açlıklarının dindirilmesi için yardım organizasyonları yapmayı hedefledik. Rabbime hamdolsun 11 yıldır bu düşünce ile bu idealle çalışmalarımızı sürdürüyoruz." şeklinde konuştu.

STK'lar mevcut problemleri çözemez

İslam coğrafyasında bir çok bölgenin yoksulluğa mahkum edildiği bir ortamda Sivil toplum kuruluşlarının münferiden ve küçük işbirlikleri ile problemleri çözemeyeceğini savunan Köylü, "İnsanlık tarihi kadar eski olan yoksulluğun ortadan kalkması için bu sorunun nedenlerinin ortadan kaldırılması gerekmektedir. Mevcut ekonomik ve siyasal sistemler uygulamada kaldığı sürece yoksul insanların sayısı artmaya devam edecektir. Muhtaçlara yardım ederken onların yeryüzünde yaratılmış en kıymetli varlık oldukları bilinciyle, Allah'ın halifesi oldukları bilinciyle hareket ediyoruz. Kendi yediğimizden yedirmek, giydiğimizden giydirmeyi amaç edindik. Yetimlere yönelik çalışmalarımız rutin olarak devam ediyor. Nerede yetim varsa onların maaşlarını düzenli bir şekilde gönderiyoruz. Onları kesmiyoruz" ifadelerini kullandı.

65 ülkeye yardım

Yurtdışında 65 ülkeye yardım malzemesi ulaştırdıklarına değinen Köylü, "Ramazanda ağırlıklı olarak gıda maddeleri dağıtıyoruz. Özellikle Suriye içinde Yermuk kampı başta olmak üzere muhtaç ailelerin ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyoruz. Bir ailenin bir aylık yiyeceğini hesap ederek koli hazırlıyoruz onu dağıtıyoruz. Yurt dışında da yine buna benzer şeyler yapıyoruz ama oranın ihtiyacına göre, ayrıca iftar programlarımız var, iftar programlarını iki kategoride yapıyoruz hakikaten yoksul bölgelerde o insanların sene de bir gün güzel bir yemek yemelerini sağlamak için toplu iftarlar yapıyoruz" dedi.

Cansuyu Afrika'da

Afrika'da çok sayıda susuz bölgenin bulunduğuna dikkat çeken Mustafa Köylü, "İnsanlar 5-10 km mesafede hayvan sırtında veya başları üzerinde su taşıyorlar. Oralara su kuyuları açıyoruz. Şu ana kadar 1600 su kuyusu açtık. Gazze özel bir bölge, ambargo başlayalı yardım yapmaya gayret ediyoruz. Orada yetim faaliyetlerimiz var. Yetim merkezimiz var. Ramazanlarda, kurbanlarda ve sair zamanlarda organizasyonlar yapıyoruz. Elbise, çocuklara kırtasiye malzemesi gibi. Savaş zamanlarında yiyecek içecekleri dağıtılıyor" şeklinde konuştu.

Müslümanlar itilip kakılıyor

Köylü sözlerini şöyle sürdürdü, "Dünya sistemi Müslümanları ötekileştirmek üzere kurulmuş, iteleyip kakalıyor, Afrika'da denize ve suya yakın bölgelerde yaşayan Müslümanları çöle sürmüşler. Dolayısıyla ekonomik olarak Müslümanları kaderiyle baş başa bırakmışlar. O insanları aslında yiyecek içecek yardımından ziyade kalkınma yardımında bulunmamız gerek. Hristiyanlar ellerine incili vermişler, servetlerini götürmüşler. Sanki hiçbir şey olmamış gibi insanları Hristiyanlaştırmak için çaba gösteriyorlar. Bir öğün yiyeceği olmayan bir insan yarınını bile düşünemiyor. Ona bir öğün yiyeceğini kilisede veriyor. Adam kiliseden yiyeceğini alıyor ve giderken de 'İsa bizi koru' yazısını okuyor. Onlar o bölgelerden çıktıktan sonra da kendi insiyatiflerine göre hareket edecek idarecilere yol vermişler. Müslümanlar sömürgecilikten kurtulmasına rağmen gelişememişler hep geri kalmışlar"