Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2499.16
BIST 100
10643.58
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

HDP'ye resti çekti!

Terör operasyonu kapsamında tutuklanan 9 HDP'li hakkında ilk kez konuşan Erdoğan 'Bu densizlerin amacı Türkiye'yi sıkıntıya sokmak' dedi.
HDP'ye resti çekti!
06 Kasım 2016 16:32:00
Terör operasyonu kapsamında tutuklanan 9 HDP'li hakkında ilk kez konuşan Erdoğan 'Bu densizlerin amacı Türkiye'yi sıkıntıya sokmak' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bilimleri Üniversitesi'nde düzenlenen törende gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu. HDP'li vekillere düzenlenen operasyona değinen Erdoğan " Bu eylemlerin, ifadelerin hiçbiri de milletvekili görevi ve sıfatıyla ilgili değildir. Siz terörist gibi davranırsanız, terörist muamelesi görürsünüz. Bizim her türlü fikre saygımız var. Ama konu ülkenin birliği, bütünlüğü olunca gözümüz kimseyi görmez. Sıfatı ne olursa olsun. Kendi ülkesine ihanet içinde olanların yargıya hesap vermesi bizlerin en başta gelen görevidir." dedi.Terörle mücadele konusunda geri adım atılmayacağının altını çizen Erdoğan, HDP operasyonu konusunda Batı'dan gelen küstah yorumlar için "Dokunulmazlıklar üzerinden Meclise, devlete, millete, yargıya meydan okuyan, hatta hakaret eden bu densizlerin amacı Türkiye'yi uluslararası alanda sıkıntıya sokmaktır. Açık net söylüyorum. Benim uluslararası bu saldırılardan en ufak bir korkum, endişem yoktur." dedi. İşte o konuşmadan satır başlarıGeçtiğimiz yıl eğitim öğretim hayatına başlayan üniversitemizin 2016-2017 akademik yılının hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bugün aynı zamanda içinde bulunduğumuz bu tarihi binanın faaliyete geçmesinin de 113'üncü yıl dönümü. İnşallah bu mekanı da buranın yönetimi aslına döndürecektir. Şu tarihi külliyenin aslına rücu ettiğini görmek de bizim için büyük bir heyecan doğuracaktır. 15 Kasım bizim önemli bir miladımız olacaktır.Gündemimde sağlık alanında kat ettiğimiz mesafe ve 2023 hedeflerimiz gibi unsular da var. Cumhurbaşkanı olarak ben de imkanların el verdiği ölçüde büyük projeleri yakından izliyor ve katkı vermeye çalışıyorum. Fakat bazı meselelerle ilgili değerlendirmelerimizi paylaşmak da önemli hale geliyor. DİYARBAKIR'DA 50 KİŞİNİN ÖLÜMÜNE SEBEP OLDULARTerör örgütü PKK'ya destek veren milletvekilleri de böyle bir konudur. PKK'nın parlamentodaki uzantıları var. Biz bu işin önünü açtık, varsın parlamentoda mücadelelerini sürdürsünler, ama bunla yetinmediler. 80 milletvekilini yakaladılar, ertesi gün Diyarbakır'da halkı sokağa davet ettiler, 50 kişinin ölümüne yol açtılar. Bunu onlar yaptı. Yaşanan hadise açık ve nettir. TBMM geçtiğimiz mayıs ayında tüm milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldırdı.EN UFAK BİR KORKUM, ENDİŞEM YOKBatı'nın şu anda ağzına bakın. Bu düzenleme AYM'ye götürüldü. O da hukuka uygun buldu. Genel başkanlar dahil olmak üzere ilgili milletvekilleri ifadelerini vermeye başlamıştır. Ancak bir parti bu konuyu tahrik unsuruna getirmeye başlamışlardır. Dokunulmazlıklar üzerinden Meclis'e, Devlet'e, millete meydan okuyan bu densizlerin amacı Türkiye'yi uluslararası arenada sıkıntıya sokmaktır. Benim bu saldırılardan en ufak korkum, endişem yoktur. BATI'YA REST: BUNDAN SONRA...Benim için aslolan milletimdir. Batı'nın ne dediği önemli değil, Batı ne zaman bizim için hayırlı rüya gördü. 53 sene AB'nin kapısında bekletilen Türkiye için Batı'dan ne bekleyeceğiz. Biz kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz.. Bundan sonra bizim için şu ne der, bu ne der diye bir ölçü yoktur. BEN SİYASETTE ÇIRAK DEĞİLİM...2013 yılında Gezi olaylarında bu anlayışla hareket ettik. 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişiminde de ölçümüz buydu. PKK 20 Temmuz'da çukur eylemlerini başlattığında, yine devletin ve milletin bekası için ne gerekiyorsa onu yaptık. Türkiye 7 Haziran sonrası ben biraz seyrettim. Birinci parti dolaştı, gezi. Sonra görevin ikinci partiye verilmesini başlattılar. Ben siyasette çırak da değilim, kalfa da değilim. Sen daha Beştepe'nin yolunu bilmiyorsun. Bir de senin sayısal durumun hükümet kurmaya yeterli değil.TAVİZ VERMEYE NİYETİMİZ YOKAnayasadan aldığımız yetkilerle bu yolu izledik. 15 Temmuz darbe girişimi bu sıkıntılı sürecin zirve noktasıdır. Türkiye o gece kendi ordusu içinde yuvalanmış bir grup teröristin saldırısına uğramıştır. Darbe girişimi sonrası ilan ettiğimiz OHAL çerçevesinde FETÖ ve diğer terör örgütleriyle mücademizi sürdürüyoruz, taviz vermeye niyetimiz yok. Bu milletin bunlarla mücadeleye gücü, kudreti vardır. Şu ana kadar bu süreç devam ediyor.

OBAMA İLE DE, PUTİN İLE DE, MERKEL İLE DE GÖRÜŞTÜM...

DEAŞ terör örgütü tehditlerini artırınca, biz daha sabredecek zamanımız yok. Biz kesinlikle Suriye'ye gireceğiz. ÖSO'yla biz Suriye'ye girdik. ÖSO'yu eğit-donat kapsamında ülkemizde yetiştirmiştik. Cerablus operasyonu DEAŞ'a karşı verilmiş en başarılı operasyondur. Mukavemet göstermediler, çekildiler. Cerbalus'un normalde nüfusu 60 bin civarında, bu olaydan sonra 30 bin kişi Cerablus'a yerleşmiş vaziyette. El Rai'den buraya müdahalemiz gerekiyor dedik. Suriye'nin kuzeyinde bir terör koridoru oluşturulmak isteniyordu. Bu defa ÖSO'yla El Rai'den girdik. Orada da dirayet gösteremediler ve güneye indiler. Dabık'a kadar bunlar kovalandı. Orada çok direndiler ama o dirençleri kırıldı ve Dabık'ı terk ettiler, El Bab'a inmeye başladılar. Hedefimiz onları El Bab'ın da güneyine kovmak. Oraya 12-15 kilometremiz var. Dabık boşaltıldı, oraya Arap kardeşlerimiz ve az miktarda Türkmenler yerleşiyor. Bütün bu mücadele devam ederken birileri Kobani'de yaptıkları oyunu burada da oynamak istediler. Şu anda dikkatli bir şekilde bu mücadele sürüyor. Fırat Kalkanı harekatının hedefi, bu bölgede 5 bin kilometrekarelik terörden arındırılmış bölge ilan edelim. Obama ile de, Putin ile de, Merkel ile de konuştum. Uygulamaya gelince, her zaman yaptıkları oyunu yaptılar.

SİZİNKİ HUKUK BİZİM Kİ GUKUK MU?

AB'de 3 milyar avroyu vereceğiz, 3 milyar avro da 2017-2018 dediler. Verdikleri 250 milyon avro. Bunlar dürüst değiller. Bunlar böyle. Bizim harcadığımız para 13-14 milyar doları buldu. Bir de STK'larımızın harcadığı bu kadar var. Dürüstlük kazanmıyor görüyorsunuz.En son, yaşanan olaylarda AB'li bakanlar türkiye'ye hücum ediyorlar. Gelip gidip ne olacak, kararı mı değiştireceksiniz? Burada hukuk var. Seninki tarafsız bağımsız, bizdeki hukuk guguk mu? Bizdeki de tarafsız, bağımsız. Sen nasıl saygı istiyorsan, bize de duyacaksın. Birçok olayda bunu önümüze bahane olarak sunmuşlardır.

BANA DİKTATÖR DEMİŞLER, HİÇ UMRUMDA DEĞİL

Ben Merkel'e 4 bin terörist dosyası verdim. Geciken adalet adalet değildir. Siz bu adaleti geciktiriyorsunuz. Avrupa birlik olarak PKK'yı terör örgütü ilan etmesine rağmen, şu an Avrupa teröre yataklık yapmaktadır. En basidi Sabancı ailesi. Faili bir kapıdan sokulmuş, diğer kapıdan bırakılmıştır. Bizler onların bu yaklaşım tarzına karşı somut güvenlik anlayışımızı deldirmeyeceğiz. Öyle boşuna kafalarını yormasınlar. Biz bunları iyi tanıyoruz. 14 yıllık başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı dönemimde gayet iyi okudum. Onlar bana diktatör demiş falan hiç umrumda değil. Bir kulağımdan girer, diğerinden çıkar. KUZU KUZU GİDİP CEZAMIZI ÇEKTİK

Hukukun usulü belidir. Gitmiyorsan zorla götürülürsün. Yargı kararlarına uymayanlara müsamaha gösterilmesi söz konusu olamaz. Kimsenin yargının tarafsızlığına bağımsızlığına yargı sürecinde tesir etme hakkı yoktur.1999 yılında hakkımdaki hapis kararı kesinleştiğinde kuzu kuzu Pınarhisar Cezaevi'ne gidip cezamızı çektik. Bağırıp çağırıp şov yapmadık. Millet ne dedi? Millet başka şey söyledi: Bizi sizi farklı yerde görmek istiyoruz. Kurduk partimizi 16 ay sonra iktidara getirdi.

TERÖRİST GİBİ DAVRANIRSANIZ, TERÖRİST GİBİ MUAMELE GÖRÜRSÜNÜZ

Bu ceza bize sadece bir şiirden dolayı cezaya muhatap olduk. Malum partinin milletvekillerine yöneltilen suçlamalara baktığımızda her şey var. Bu eylemlerin, ifadelerin hiçbiri de milletvekili görevi ve sıfatıyla ilgili değildir. Siz terörist gibi davranırsanız, terörist muamelesi görürsünüz. Bizim her türlü fikre saygımız var. Ama konu ülkenin birliği, bütünlüğü olunca gözümüz kimseyi görmez. Sıfatı ne olursa olsun. Kendi ülkesine ihanet içinde olanların yargıya hesap vermesi bizlerin en başta gelen görevidir.

GERİ ADIM ATILMAYACAKSiyaset yoluyla gelen her görev millete hesap verme yeridir. Bizim yaptığımız yargının görevini yerine getirebilmesi için, gereken desteği vermekten ibarettir. Yargının tasarrufunu da yerinde buluyorum. Bizim görevimiz milletimizin huzurudur, tüm kurumlarımızın sağlıklı bir şekilde çalışmasını temindir. Gerekli adımları atmakta kararlıyız. OBAMA BENZETMESİNE ÇOK GÜLDÜM

Terör örgütüne verdikleri destek nedeniyle ifade vermek için gözaltına alınan ve tutuklanan milletvekilleri için batıdan verilen tepkileri görüyoruz. Batının medyası da Allah ne verdiyse döşemişler. Tutuklanan eş başkanlardan birine yapılan Obama benzetmesine de çok güldüğümü söylemek isterim. KİMİ UYUTUYORSUNUZ SİZ?

PKK, 787 güvenlik görevlimizi, 312 sivil vatandaşımızı şehit etti. 4 bin üzerinde güvenlik gücümüz yaralandı. 5 bin 500 silah, 650 bin mermi, 142 ton patlayıcı ele geçirildi. Bunların elinde yakaladığımız silahların hepsi batının. Artık ağır silahlar da kullanıyorlar. Bahaneleri de hazır. 'Koalisyon güçlerine vermiştik.' Kimi uyutuyorsunuz siz? HANİ NEREDE BATI

Terör eylemleri ve terör örgütü başka, siyasi konular başka diyecekler. 20 Temmuz 2015'i ölçü olarak ele alalım. Bir siyasi partinin mensupları bölücü terör örgütü tarafından katledildi. Her kademeden siyasetçi var. Bunlar öldürülürken, aynı çevrelerin en küçük kaygılarını, endişelerini görmedik, duymadık. Bu parti iktidar partisi. Hani nerede batı? En az 30'a yakın polis, subay, öğretmen, mühendis var. Hani sesiniz? Batı bu konularda da sessiz. Ötekiler insan, bunlar insan değil mi? 14-15 yaşındaki Yasin Börü'yü bir binanın 3'üncü katından attılar, üstünden de arabayla geçtiler. Ses var mı, yok.AKILLARINI NE İLE YEDİLER BİLMİYORUM

Karşımızdakilerin kafalarının arkasındaki gerçek niyetleri bilmiyor değiliz. Bir Belçika mahkemesi PKK eylemlerini terör suçu değil de, silahlı mücadele kapsamında gördüğünü ifade etmiş. Bunların aklını neyle yediklerini bilmiyorum.YARIN BİR GÜN ONLARIN BAŞINA GELSE...Yarın Avrupa ülkelerinde terör örgütünün işlediği cinayetleri biz veya başka bir ülke silahlı mücadele olarak görse ne olacak? Bu yaklaşım beraberinde örgüt üyelerinin ülkede dilediği gibi davranacak hale de getiriyor. Yarın ülkemde yakalanmış, bunların aradığı bir terörist olursa, bunu da bizden isterlerse bizim vereceğimiz cevap ne olacak? Onu da onlar düşünsün. Bu tepkiler karşısında bizim yapacağımız demokrasi, hoşgörü, AB ilkeri diye sıralayıp endişe ve kaygılarımızı dile getirmek olur. Şu anda gördüğümüz muamele budur. Bumerang gibi dönecek onları da vuracak. Akdeniz'de, Ege'de ölen yavruları görüyorsunuz değil mi? Yine başladı. Kendi sınırları içinde kurdukları suni refahı sürdürebilmek için dünyanın gerisini ateşe atanlar, insanlıktan biraz daha uzaklaştıklarını bilmeliler. Bu sürdürlebilir bir durum değil. Batının bu bencillikten dönmesini temenni ediyorum.