Dolar (USD)
32.30
Euro (EUR)
34.94
Gram Altın
2446.51
BIST 100
10173.42
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

SSPE hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir?

Subakut Sklorezan Panansefalit (SSPE) hastalığı, kızamık geçirildikten sonra beyne yerleşen virüsün yol açtığı bir hastalıktır. Çok sabır gerektiren Subakut Sklorezan Panansefalit (SSPE) hastalığının bilinen bir tedavisi yok. Peki SSPE hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir? Yakalanma sebepleri nedir? Detaylar haberimizde.
SSPE hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir?
04 Mart 2019 09:32:00
Subakut Sklorezan Panansefalit (SSPE) hastalığı, kızamık geçirildikten sonra beyne yerleşen virüsün yol açtığı bir hastalıktır. Çok sabır gerektiren Subakut Sklorezan Panansefalit (SSPE) hastalığının bilinen bir tedavisi yok. Peki SSPE hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir? Yakalanma sebepleri nedir? Detaylar haberimizde.

Subakut Sklorezan Panansefalit (SSPE) hastalığı, kızamık geçirildikten sonra beyne yerleşen virüsün yol açtığı bir hastalıktır. Çok sabır gerektiren Subakut Sklorezan Panansefalit (SSPE) hastalığının bilinen bir tedavisi yok. Peki SSPE hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir? akalanma sebepleri nedir? Detaylar haberimizde.

SSPE HASTALIĞI NEDİR ?

'Subakut Sklorezan Panansefalit' olan hastalığa kızamık geçirildikten sonra beyne yerleşen virüs neden oluyor.

Virüs hastalığın bitiminden sonraki 10 yıl içinde tekrar aktif hale geçiyor ve beyinde büyük tahribata yol açıyor.

Kesin tedavisi olmayan virüsün yayılmasını geciktiren ilaçlarla hastalığın seyri yavaşlatılabiliyor.

Uzmanlar, kızamık aşısı olmamış çocuklarda hastalığın görülme riskinin fazla olduğunu söylüyor.

Kızamık geçirildikten sonra beyne yerleşebilen virüsün neden olduğu bir merkezi sinir sistemi hastalığı olan SSPE’nin kesin tedavisi bulunmuyor. Hastalık, ancak virüsün yayılmasını geciktiren ilaçlarla kontrol altını alınabiliyor. Hastalığın neden olduğu etkiler beyinde ortaya çıkıyor. Hastalarda sırasıyla spastiklik, koma ve 6 ile 12 ay içinde ölümle sonuçlanan ilerlemeli beyin işlevi kaybı görülüyor. Hastalığın belirtileri, hafıza kaybı, uyarılara yanıt vermede bozukluk, nöbet, istemsiz kas hareketleri ve/veya davranış değişiklikleri olarak ortaya çıkıyor.

HASTALIĞA BAĞLI PROBLEMLER

Kabızlık: Kabızlık, bağırsak gazları çok sık karşılaştığımız bir sorun

Balgam: Çok önemli bir problem halledilemediği zaman vakumla balgamı aldırmak zorunda kalabilirsiniz. En etkili yöntem yüz üstü yatırmak ve bebekliğinde yapıldığı gibi avuç içi ile kürek kemiklerinin arasına onu rahatsız etmeyecek şekilde hafif hafif vurarak balgamı çıkarmaya çalışmak(Postüral drenaj,perküsyon vb.)

Ateş: Ateşli durumlarda sık sık ateşin derecesini ölçün panik yapmayın bu hastalık esnasında ateşin olması savaşın devam ettiğini gösterir hem toksinlerin atılmasına da yardımcı olur yeter ki sınırı aşmasın üst sınır 38 ondan sonrası tehlikeli olabilir.

Yutkunma güçlüğü: Çiğneyebiliyorsa ağzına sakız verin yutup yutmadığını kontrol edin emzik ve biberonlar (eğer çocuk kabul ediyorsa) yutkunmanın sürekliliğini sağlıyor.

Ağlamalar: Ağlamanın sebebini bulup halletmeye çalışın çiş, kaka, gaz sancısı vs… her hangi bir ağrı ebeveynler açısından rahatsız edici bir durum ama aylarca “ııh” sesini bile duyamayacağınız anların da olabileceğini düşünüp şükredebilirsiniz üstelik ağlama bir çok siniri faaliyete geçireceğinden buna olumlu bir durum gözüyle de bakabiliriz.

Terlemeler: Özellikle kafa bölgesinde yoğun terlemeler olabilir sebebi genellikle aşırı elektriktendir saçlarını kısa tutmanız ve terli bölgeleri kurutarak hastayı rahatlatabilirsiniz terlemeye de tehlikeli boyutlarda olmadığı müddetçe olumlu gözle bakabiliriz.

Bireysellleştirilmş Eğitim Proğramını(BEP) kolayca hazırlayın. Diş gıcırdatmaları: Aşırı elektrik deşarjından kaynaklanır yapacak tek şey etkisini azaltmaya çalışmak bunu da eczanelerden alacağınız dişlikler vasıtasıyla yapabilirsiniz.

YAKALANMA SEBEPLERİ

1. 1987-1998 Yıllarında Kızamık aşısının tek doz vurulmasından kaynaklanabiliyor. 2. Aşıların bayat olmasından, 3. Aşıların yanlış vurulmasından, 4. Anne Antikorlarının 9. aya kadar korumaması ve bu sürede kızamık geçirmesi yada tam tersi anne antikorlarının yüksek olması aşı yapıldğında anne antikorlarının güçlü gelmesi, 5. Aşı 9 ncu ayda yapalırsa %85 koruyucu özelliine sahip buda %15 SSPE Hastalığına yakalanma riski var demektir. Gelişmiş ülkelerde genelde 12. ayda yapılıyor, sebebi aşının %95 koruyuculuğu olduğu için ama onlarda kızamık geçiren yok. ondan 12 ayda vuruluyor. Şu an ülkemizde 9. ay - 7 Yaş arasında aşı yapılıyor. 6. Diğer Sebepler %5-10

SSPE HASTALIĞINDA BAKIM:

Bu hastalık çok sabır gerektiriyor ilk önce yemesine çok dikkat etmeliyiz boğaz yollarına dikkat edilmeli çok hassas bölge yemesi için şeyler kesinlikle verilmelidir özellikle beyine iyi gelen şeyler verilmeli doğal vitaminler gibi devamlı konuşulmalı günde yarım saat veya 1 saat temiz hava ve güneş enerjisi alınmalı az yürüyorsa yürütme yoluna gidilmeli anlaması varsa sevdiği kişiler ve sevdiği şeyler yapılmalı hasta yakınları yani anne ve babası çok sabırlı olmalıdır hiçbir zaman itikatlarını yitirmesinler kendilerini salmasınlar. Müzik, televizyon seyrettirsinler tabii ki anlayabiliyorsa üzecek hiçbir şey yapılmamalıdır çünkü vücudu dirençli olması lazım vücut hastalıkla savaşıyor vücut dirençli olursa iyileşme oranı artar. Tüm dünya da araştırma yapıldı bu hastalığın tıbben çaresi yok bildiğimiz kadarıyla ama devamlı takip etmemiz lazım birbirimize haber vermemiz lazım. Şu anda iyileşen hastalar var Türkiye de onlara ulaşmamız lazım bu siteye yazmamız lazım çok önemli alternatif tedaviler aramamız gerekiyor yurt dışında iyileşen hastalar var mı ne gibi tedaviler deniyorlar onları bulmamız gerek hasta yakınları arasında yabancı dil bilen ve yurt dışında yaşayan türk vatandaşlarımız bu iyileşen hastalara ulaşsın ve bu sitede yayınlayalım neler yapıyorlar araştırma yapıyorlarmı alternatif ne gibi tedavi deniyorlar onları bulmamız gerek….. Öğrenci, veli, verilen eğitimler, kesilen faturalara ait ayrıntılı istatistik çıkartın. SSPE tedavisinde karşılaşılan en önemli zorluk virüsün hücre içinde ve korunmuş durumda olmasıdır. İnterfron’un sistemik, intratekal kullanımı denenmiştir.İntrventriküler kullanılışından az sayıda hastada iyi sonuç alındığını bildiren bazı yeni yayınlar vardır. Üzerinde halen en fazla durulan ilaç isopronise dir. Hem immunomodülatör, hem antiviral tetkilere sahip olduğu düşünülmektedir. 500 mg lik tabletleri mevcuttur. Doz 100 mg/kg olacak şekilde 3 veya 4 e bölünerek verilir. Kullanma süresi 10 yıla kadar uzayan vakalar yayınlanmıştır. Gözlenmiş bir yan etkisi yoktur. SSPE’nin seyrinde spontan remisyonlar ya da duraklamalar da görülebildiğinden, bir tedavi yönteminin yararı hakkında kesin konuşmak zordur. Ancak genel izlenim olup yan etkisi de görülmediğinden bütün hastalara kullanılması önerilir. İnterferon hücre içi enfeksiyonlarında virüs replikasyonunu önleyebilen bir ajandır. Bu nedenle SSPE gibi viral enfeksiyonlarda kullanımı ön görülmektedir. İnterferonun intramüsküler ve intratekal kullanımının kısmen hastada düzelme sağladığı bildirilmiştir. İnterferon omaya rezervuarı kullanılarak intraventriküler olarak haftada 5 gün ve 6 hafta süre ile 1 mega ünit/m² günde olmak üzere verilmelidir. Ateş, iştahsızlık, kusma gibi yan etkilerin yanında hemopoetik sistemle böbrek, karaciğer gibi organlarda geçici fonksiyon bozuklukları yaptığından hastalar yakından izlenmektedir. Bunun dışında hastaların miyoklonik atakları için klonazepam, sodyum valproat, difenilhidantoin, karbamazepin ilerleyen dönemlerde uyku bozuklukları için nitrazepam kullanılabilir.

EBEVEYNLERE:

Öncelikle hepimize geçmiş olsun Allah şifalar versin. Cenâb-ı hak şifasız hastalık yaratmamıştır biz elimizden geleni yapmakla mükellefiz bu çocuklar bizlere Allah’ın emanetleri o mülkünde istediği gibi tasarruf yapmaya kâdirdir bu bir imtihan lütfen sabredelim o bize bir ayetinde “ben sizleri canlarınızla mallarınızla ve evlatlarınızla imtihan ederim” dememiş miydi işte orda sözü edilen imtihan bu sonucu ne olursa olsun biz yaptıklarımızla ve tabii ki yapmadıklarımızla değerlendirmeye tabi tutulacağız. Her ne kadar bizim her halimiz dua olsa da dua edelim her zaman her yerde bunun için herkesten yardım isteyelim kimin duasının makbul olduğunu yalnızca Allah bilir. Yalnız değilsiniz….