15 Temmuz Bir Ruhtur

Tarih şeridine bir not daha düşüyorum; bir şahdamar çiziyorum yanına, bir yürek, bir millet. Fonda gücünü geçmiş zamanın görkeminden alan bir diriliş bestesi. Temmuzun içinden yükselip göklerle buluşan bir yürek çiziyorum, bir özgür kuş. Temmuzun bir adını da direniş koyuyorum. İçimizin içimize sarmalanıp yattığı bir zamanda, gecenin sıcağını tüm haşmetiyle üzerimize serdiği bir vakitte bütün köşe başlarından bir mehter coşkusuyla çıkan millet ruhunun temmuzu da serinlettiğine şahit oluyorum.

Bir tarafta bereketinden beslendiği, her karışını kendi çıkarları için hoyratça kullandığı vatan toprağına ihanet eden hainler; diğer tarafta tek düşüncesi vatanını savunmak olan, evinden abdestini alıp çıkan vatan evlatları. Bu topraklar var olup geldiğinden bu yana çok ihanet görmüştü ama bunun gibisine ilk defa şahit oluyordu.

Ne zaman ki sesler duyuldu Ankara’dan, İstanbul’dan bütün Anadolu ayağa kalktı. Boğazda tanklar, şehirde tanklar, gökte acı çığlıklarla jetler ve sokaklarda yüreği elinde dirilişine yürüyen bir millet.

Bu millet darda kaldığında nasıl ayağa kalkacağını defalarca göstermişti dünyaya. Çanakkale’de, Kurtuluş Savaşı’nda birbirine kenetlenerek göstermişti milli birliğin nelere galip geleceğini.

Uyuyan devin uyandığı gecedir 15 Temmuz. Dev uyur ve tüm dünya bu uykudan memnundur. Hesap yaparlar ama hesapların üstünde daha büyük hesap olduğunu unuturlar.

Hain emellerle birileri meydanlara çıkar ama meydanların asıl sahibinin millet olduğunu unutur.
Milletin namlusunu millete çevirirler ama o namlunun kendilerine döneceğini unuturlar.
Vatan toprağı azizdir ve bu toprak parçasının zerresine gözünü diken kim olursa olsun tarih boyunca yerle yeksan olmuştur, bunu da unuturlar.

Milli irade ve milli birlik kavramları artık canlı bir şekilde ete kemiğe bürünerek aramızda yaşamaya devam edecek. Kim ne amaçla olursa olsun bu cânım vatan toprağına en küçük zarar vermek isterse karşısında 15 Temmuz ruhunu bulacak. Artık herkes biliyor ki bu millet özgürlüğüne kast eden kim olursa olsun canını ortaya koymaktan bir an bile tereddüt etmez; tek yürek olup, bir Ömer Halisdemir yürekliliğiyle; dirliğine, birliğine kast etmek isteyenlerin karşısına dikilir.

Şimdi daha büyük bir tehlike var. 15 Temmuz milli ruhunu incitmek isteyenler boş durmayacak. “Yine mi 15 Temmuz?” diyenler boş durmayacak. İstanbul seçimlerinden vazife çıkarmak isteyenler elbette boş durmayacak.

15 Temmuz darbe girişiminin yanında olan, destekçisi olan kim varsa geri adım atmayı bırakın içlerindeki kini her gün biraz daha bileyerek gizli planlarını devreye sokmak için fırsat kolluyorlar. Sanal alemde, siyaset arenasında, kıyıda, köşede yeni planlar yapıyorlar, yapmaya da devam edecekler.

Renkten renge girenler, herkesten yana görünmeye çalışanlar rüzgârın yönüne göre yaşamaya devam edecekler. “Darbecik” diyenlerin, “tiyatro” diyenlerin ellerindeki mikrofonlarla zafer şiirleri okurken yüzleri kızarmayacak. İçlerindeki inkâr büyüyecek. Milletin azmi ve zaferi karşısında içlerine çekilerek kaybolup gidecekler.

Temmuzun sıcaklığı içimize öyle işledi ki artık her 15 Temmuz’da millet olma şuurumuz tekrar tekrar canlanacak. Yarınlara yaşanabilir bir ülke bırakmak için, içimizden çıkıp içimizi oymak isteyenlere fırsat vermemek için uyuyan dev uyandı artık. Tarih geçer, devran döner, bu millet yoluna çıkan her türlü engele bilenmiş bir yüreklilikle dimdik karşı durur.

15 Temmuz sadece takvimde bir yaprak değil artık. Bir ruh, heyecan, dua, heyecan, yürek olarak her yeri dolduracak 15 Temmuz. Çünkü 15 Temmuz, bu milletin yaşayan bir ruhudur.

“Her deme yeniden doğarız, bizden kim usanası”

15 Temmuz’da Sinop Türkeli’deyiz

15 Temmuz milli birlik ve beraberlik ruhunu canlı tutmak için Türkeli Belediyesi’nin ev sahipliğinde bugün (15 Temmuz 2019) Sinop Türkeli’deyiz. Hüseyin Akın, Sıddık Ertaş, Cengizhan Orakçı, Ali Bal, Ayşe Olgun, Hüseyin Karaca ve ben bir dizi etkinlikler eşliğinde 15 Temmuz milli birlik ve beraberlik etkinliklerine katılacağız. Her dem adımızla, ruhumuzla, milli duruşumuzla meydanlarda olduğumuzu bir kez daha haykıracağız darbe severlerin yüzüne. Sesimizi duyan, yakınımızda olan dostları bekleriz.