Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

08 Şubat 2020

Ağlamak ölüme yetmiyor…

Zamanı gelince güle oynaya kalkıp gidelim bu dünyadan…

En günahsızımızın bile tutumu böyle değil ölüm karşısında. Hiç kimse gitmek ve kabullenmek istemiyor ölümü. Gerçek şu ki, günü gelince sağlam tutunduğumuz yerden, kopmaz sandığımız kulptan kopartıp alıyor bizi ölüm...

Ölüm karşısında duygular hep aynı ve gerçek, en doğalıdır insanın. Herkes az çok korkup titriyor ölümden. Korkmak ayıp da değil ayrıca. İçimizdeki acılar gözyaşıyla çıkıyor az da olsa dışarıya…

Heidegger, “Ölüm varlıkta ‘ürpertiye’ neden olur; bu ürperti yoğunlaştıkça ‘korkuya’ dönüşür” derken haklı. Çünkü varoluşun kalbine kazınan tek duygu ölüm duygusudur. Var olan tüm korkulardan kat be kat baskın geliyor bu yüzden…

Ölüm çok sarsıyor, eskisi gibi olmuyor ağız tadımız…

Hele sevdiklerimizin gidişi daha çok sarsıyor, can yakıyor! Sol yanımızı yaralayan, kanatan, acıtan ve doldurulması çok büyük boşluklar açıyor hayatımızda, içimizde ölüm…

Yanı başımızda taşıyoruz gölgemiz gibi ölümü…

Allah Resûlü (as) Hz. Ömer’e (ra) sorar:

“Ya Ömer, ölümü ne kadar yakın bilirsin?”

Hz. Ömer (ra): “Yatıp da gözlerim kapandığında, tekrar açılmayacağını düşünecek kadar yakın bilirim” buyurur.

Resûlullah (as): “Baîd Ya Ömer. (Uzak ya Ömer! Uzak bilirsin ölümü)”

Hz. Ebu Bekir’e sorar: “Ya Ebâ Bekr! Ölümü sen ne kadar yakın bilirsin?”

Hz. Ebu Bekr: “Aldığın nefesi geri veremeyecek, verdiğin nefesi geri alamayacak kadar” buyurur.

Resûlüllah (as): “el âne. (Şimdi oldu.)” buyurur. Yoruma gerek var mı?

Hayat ile ölüm birbirini tamamlayan iki parça…

Neyi kast ediyorum?

Bu hayattan sonra dirilmeyi…

Şükür ki, tekrar dirilme inancı insanı metanet sahibi kılıyor. Nasıl yaşarsak öyle öleceğiz bilincinde olmak ebedi hayata hazırlıklı olmayı gerektiriyor. Son iki haftaya bu bilinçte olan iki ölümü sığdırdık. Bu iki ölüm, dünyayla olan bağımı biraz daha azaltmışa benziyor bunu daha çok hissediyorum. Beytullah Yazar ve Zafer Şenel kardeşler sizleri çok iyi bildik. Son şahitliğimiz de bu yönde oldu. Her an ölecekmiş gibi yaşadılar buna şahit oldum yakından.

Ağlamak ölüm acısını azaltmaya yetmiyor biliyoruz. Anyon Çehov’un dediği gibi; “İnsanlar eğelenebildikleriyle arkadaş, anlatabildikleriyle dost, ağlayabildikleriyle kardeştir.” Arkadaştık, dost ve kardeştik. Mekânınız cennet olsun…

“Ölümlerimiz, hayatımızı aydınlatır. Ölümlerimiz anlamdan yoksun ise hayatlarımız da anlamdan yoksun demektir. Herkes aradığı ölümle ölür.” Octavio Paz’ın bu yorumunda olduğu gibi inşallah bu dünyada bulamadıklarını ölümle bulurlar. Zafer Şenel için söylemeliyim ki yüzü gülmedi bu dünyada. İnşallah, gittiği yerde güler.

Cenazelerde beklenmedik ölümdü gibi laflar duydum. Aslında dünyaya attığımız ilk adım ölüme attığımız ilk günün adımıdır.

Ölüm insanı derinden etkiliyor…

Allahtan müminin teslimiyeti var.