Dolar (USD)
32.38
Euro (EUR)
34.68
Gram Altın
2426.26
BIST 100
9948.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

27 Aralık 2016

Batıcılık sorunun ta kendisidir!

Son zamanlarda geçtiğimiz zor dönemler sadece verdiğimiz şehitlerle değil ancak geçmişle bağımızın kuvveti ile de doğru orantılı.
Umumi yorumla 'hayat devam ediyor' deniyor ya, işte gidin onu bir de şehit çocuklarına, ana-babasına, hanımlarına, yakınlarına sorun! Sorun ki, bakalım hayat devam ediyor mu ve nasıl devam ediyor.
Elbet herşeyin bedeli var. Elbet bu topraklara tutunmak dünyanın başka coğrafyalarına benzemez. Ama o tarihi bağlar var ya! İşte o tarih bize, yine umumun telakkisiyle sadece Osmanlı huzuru değil evvelinde Memlük ve Selçuklu'sunda da 'Huzur' toprakları olduğunu söylüyor.
Yani batının dayatmasıyla da değil, bizimkilerin teşne olduğu 'okumayla' da bu topraklar 'çatışma' mahalli değildi de 'muhkem kaos' ne de uyar kendi çıkarlarına! Niye huzur olsun, sulh olsun?
Batıcılık öyle mübrem bir illettir ki, ona en şedid karşı duran bile kendisine bulaşmasına engel olamamıştır maalesef! Ne olursa olsun, ne kadar tenkit edilip "vay efendim hep bu Batı ve Amerika'nın oyunları" dense de, yine kıyısından köşesinden, kılığından, tarzından, aslolan 'medeniyetinden' tutunulmalıdır ya her şekilde yahud bir şekilde yani!
Hasılı, bu kan ve gözyaşının sebebinin kesinlikle Batı kaynaklı olduğundan kimsenin şüphesi yoktur da, benim bir 'illet olduğum' husus da, her nasılsa Amerika ve Batı yine de Irak'ta, Suriye'de ve hatta Afganistan'da kaybetmiş iddiasındakilerin aynı lakırdı sadır olanlar olması! Peki nasıl oluyor da hep bizim, artık bu işin Türkü, Arabı bilmemnesini ayrıştırmadan öyle veya böyle bizlerin kanı akıyorsa, bizlerin gücü, enerjisi tükeniyorsa ve dahi başta petrol olmak üzere kendi menfaatleri için bulundukları bu topraklarda çıkarlarına halel gelmiyorsa, nasıl bir kaybın içindeler acaba kısmıdır!
Batı ve Amerika meğer ikiyüzlüymüş, bunu da yeni öğrenmiş olduk. Hoş, öğrendik de ne olduk? Sar başa, yine onların kuyruğunda, herne olursa olsun Batı'nın demokrasisi var, hukuğu var yani modernitesi var, değil mi azizim. Var var, onlara var da sana yok be adam, sana!
Bi kere ahlaki olarak şu 'ikiyüzlülükten' devam edelim! Bilmem bu batılılarla muhatap olanların dikkatini çekti mi, bizim meziyet gördüğümüz 'dürüstlük' şahsiyetli olmak diye nitelendiriğimiz 'net tavırı' adamlar 'acizlik' ve tam tersi davranışı ise meziyet ve hatta iftihar görüyorlar!
Saniyeler öncesinde canı pahasına savunduğunu düşündüğünüz şeyi adam bir anda hiçbir şey olmamış gibi tam aksi istikamette değerlendirebiliyor ve sadece neticede elde ettiği şahsi menfaatine bakıyor.
Mesela artık mecliste de seçilmiş olan Başkan Trump, o ana kadar ağzına geleni saydığı yerin dibine soktuğu New York Times'a röportaj verirken medhiyeler düzüyor! Her tür hile desise mübah ta ki hedefe ulaşılsın anlayışı ile hareket eden batıyı nasıl değerlendirmek gerek, ona göre yorumlar yapmalı! Yoksa, hem Batı şöyle hain böyle berbat deyip hem de yine de bir tarafından tutmak gerek anlayışı bir kısırdöngüden ibarettir.
En kısa zamanda bu batıcılık hastalığına evvela zihinlerde, hissiyatta bir merhem bulmalı ve aslına sarılıp bin yıl huzur içinde tutulan bu coğrafyayı tekrar huzura kavuşturmalı. Yoksa batının bize biçtiği rolle bu anlamsız tahliller içinde boğulup gideriz, işte o kadar.