Dolar (USD)
32.44
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2441.79
BIST 100
10082.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

11 Ağustos 2020

Birliği yok eden davranışlar

İnsanoğlunun nefsi pek gariptir. İşine gelen bir konu olduğunda kendini en şanslı görür, görmek ister. İşine gelmeyen, zarara uğrayacağı konularda en uzak ihtimali bile düşünmek istemez. Örneğin piyangodan bir bilet alır, kazanma şansı milyonda birdir. Dayanılmaz heyecan duyarak, şanslı kişinin kendisi olmasını bekler.

Ölümcül bir hastalık türü, ölümlerin yüzde kırkından sorumludur. Neredeyse iki kişiden biri o hastalıktan ölür. Ama o hastalığın kendisini bulmasını yüz milyonda bir olan piyango şansından çok daha uzak görür. Hâlbuki istatistikler hiç de öyle göstermemektedir. Ve beklemediği şey başına geldiğinde ilk tepkisi, şok geçirmek olur. Çünkü kendi başına gelmesini asla beklememiştir.

Toplumsal meseleler de böyledir. Her şey yolunda gidiyorken, toplumsal dengelerin bozulacağı asla akıllara gelmez. Hâlbuki insan, toplum ve kurumlar çözüm ürettikleri kadar sorun da üretirler. Eğer ürettikleri sorunlar güveni zedeliyorsa, adalet duygusunu zedeliyorsa, itibarları zedeliyorsa büyük felaketler kapıda demektir.

En ucuz, en kestirme, en kolay, en sağlıklı, en ahlaklı, en akıllıca, en sevgi dolu yol; toplumsal sorunları ortaya çıkmadan görebilmek ve var gücüyle sevgi, saygı, adalet dengesini sağlayabilmektir.

Niçin Sevgi Önemlidir?

Hangi anne, hangi baba, hangi sevgi dolu kalp hataları örtmez, kusurları bağışlamaz? Sevgi, her türlü sürtüşmelerin önündeki güçlü tampondur. O olmadan, sürtüşmeden kaçınılamaz. Saygı duyulan bir insan, bir topluluk asla saygı duyanlara zarar veremez. Böyle bir şeyi vicdanı kabul etmez. Böyle bir şeyi aklından geçirmez.

Adalet ise haksızlığa uğramanın önündeki koruyucu güçtür. İnsanları mücadeleye iten, çatışmaya sokan haksızlığa uğraması ve haksızlığın devam etmesi, hakkını alamamasıdır. Bizim yazdıklarımız asla birliğin nasıl sağlanacağını ayrıntılarıyla yazmak değil. Sadece ağızdan çıkan, düşüncesizce söylenmiş birkaç kelamla birliğin asla sağlanamayacağı, tam tersine sorunları daha da katmerli hale getireceğini hatırlatmaktır.

Birliğe en fazla ihtiyacı olan ülkemizdir. Çünkü ülkemiz Türkiye’yi günümüzde ve ileriki yıllarda bekleyen nice sorunlar ve Türkiye’nin şefkat eline ihtiyacı olan, Türkiye’yi bekleyen nice mazlumlar olduğu gibi bir gerçeklik var. Ülkemizde kurulacak birlik, inanıyoruz ki başta kendi millet ve devletimize sonrasında ise çokça millete ve devlete nefes olacaktır. Ülke Birliği’nin bir an önce kurulması ve kurulan birlik üzere icraların yapılması bizim ve tüm mazlumlar için büyük bir nimet olarak kalacaktır.

Bugüne kadar birçok makalede BİRLİK ile alakalı bizim yazdıklarımız, bir meselenin binde biri, on binde biri hükmündedir. Yazdık, anlattık hemen BİRLİK kurulsun da değildir. Konusunda uzman olanlar bu konuların her bir başlığını ciltler dolusu kitaplarla yazıp anlatacaklardır. Birlik kurması gereken en başta insanlar olan siyasetçiler de irade beyanı gösterip tez vakitte icra edeceklerdir.

Yeterli olanlara fırsat verelim, doğru siyasetçileri seçelim. Zamanı ve mekânı kaçırmayalım yeter.

Birliğin En Büyük Bozucusu:

Nefse Uymak, Aklı Terk Etmek.

Din ve siyaset; en büyük, en güçlü birleştirici, ayrıştırıcı ve çatıştırıcıdır. Eğer din ve siyasette, akıl terk edilirse yerine siz isteseniz de istemeseniz de nefs gelir ve nefs mutlak olarak kendini tam haklı, karşı tarafı tam haksız görür ve böylece en hafifinden ayrıştırıcı normal olarak çatıştırıcı bir kişiliğe dönüşür.