Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
34.75
Gram Altın
2399.98
BIST 100
10171.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

20 Şubat 2023

Deprem bağışları nasıl olacak

Son günlerde deprem nedeniyle yapılan bağışlar konusu çokça konuşuluyor. Her konuda olduğu gibi bu hayır işinde bile siyasi kutuplaşmayı başarabilmiş bir toplum olma ayıbından acilen kurtulmalıyız. İstisnasız her şeyi siyasete alet etme ve her şeye siyasi gözle bakma hastalığının ülkemize ne kadar zarar verdiğinin farkına varmazsak bu hastalık içten içe toplum olma bilincini eritip yıkıp bitirir.

İnsanlar neden bu kadar kamplaşma ile bakıyor bu hayır işine, mesela bir iktidar grubu ortağı siyasi partisinin genel başkanı bazı yardım derneklerini ve yardım organizasyonlarını hedef alarak konuşuyor. Halkımız da otomatik olarak yardım yapma konusunda bile ihtilaf içine düşüyor. İnsanlara bütün yardımlarını bazı yerlere yapması telkin ediliyor. 28 Şubat döneminde kurban ibadetinde kurban derilerinin bazı telkinler ile bir yerlere zorunlu olarak bağış yapılma aşılaması ne kadar yanlış idi ise bugün de insanların yardımlarını nereye yapacağının telkin edilmesi, hayır işi yapan organizasyonların hedef alınması o kadar yanlıştır. Hayırda yarışınız denilmesi ve teşvik edilmesi lazım. Hayır yapanların ve hayır kurumlarının hedef alınması hatalıdır. Bununla birlikte bu iktidar grubu ortağı partinin genel başkanı bu sözlerini hükumetin teşvik ettikleri yerlere bağış yapmak istemeyenlere bağış yapacakları yeri tanımlama ve tanıtma amacıyla, bir tür ters manyel yolu ile, yapmış ise bu da başarılı bir operasyondur, hayır yapılmasını dolaylı teşvik etmiştir.

Öte yandan hayır konusunun bile siyaset/ideoloji meselesi yapılmaması için hayır kurumları da azami dikkat göstermelidir. Eş zamanlı olarak insanların nereye hayır yaptığının değil, yaptığı hayırların harcanma şeklinin de çok çok ciddi şekilde denetlenmesi, açıklık ve şeffaflık içinde süreçlerin yürütülmesi lazımdır. Bu sadece şu veya bu hayır kurumu için değil, bütün hayır kurumları için geçerlidir. İstisnasız bütün yardım kurumları, vakıflar, dernekler yönettikleri bütçelere konunda son derece açık ve şeffaf olmalı, bunu sağlayacak zorunlu yasal düzenlemeler getirilmeli, halkımız da verdiği paranın son kuruşuna kadar nereye harcandığını görebilmelidir. Suistimal varsa da en ağır şekilde cezası verilmelidir. Cezalandırma yapılırken de şuncu buncu denilmeden, her kim, her nerede, her ne şekilde bir suiistimalde bulunmuşsa cezasını çekmelidir.

Yapılan bir kampanyadan 115 milyar TL kadar tek gecede bağış toplandı. Bunun dışında sadece Suudi Arabistan, Katar ve Kuveyt devletlerinin Türkiye ile dayanışma için medyada yapılan destek kampanyalarında depremzedeler için 200 milyon USD kadar para toplandı. Devlet düzeyindeki yardımlar ile gıda ve diğer ihtiyaç malzemeleri hariç. Buna diğer yurt içi ve yurtdışı yardımlar da eklenince ciddi bir rakam çıkıyor ortaya. Bu noktada, anılan yardımların açıklık ve şeffaflık içinde toplanması ve harcanmasının önemine değinmiştik.

Geçmişte “15 Temmuz Şehit Yakınları ve Gazileri” için yapılan bağış kampanyasında milyonlarca USD yardım toplanmıştı ancak, bu para şehit yakınları ve gazilere ödenmediği gibi, bağışlanma amacına uygun şekilde şehit yakınları ve gazilere dağıtılmasını isteyenler sosyal medya torollerinin ağır hakaretlerine maruz kalmıştı, bir grup şehit yakını ve gazi bu konu için Ankara’ya gittiğinde kapıdan döndürüldükleri, hatta sopa atıldığı bile koşulmuştu. 1999 depreminde de özel deprem vergileri getirilmişti, ancak bu kalemde toplanan paralar genel bütçeye aktarılmıştı. Doğrudan depremzedelere ulaşmamış, bütçe açıklarının yamanmasına hizmet etmişti. Şimdi de çok yüklü bir miktarda para toplandı, umuyoruz ki, bu paralar gerçekten depremzedelere ulaşır ve israf ve çarçur edilmeden, birilerine peşkeş çekildi iddiaları ile kirlenmeden depremzedelere ulaşır. Bu depremin mağduru da kahramanı da necip milletimizdir. Depremde koordinasyon eksiğini milletimiz kendi imkanları ve insiyatifi ile ile gidermeye çalışmıştır. Milletimiz varını yoğunu ortaya koymuş, yaraları sarmaya, mağduriyetleri gidermeye canla başla çalışmıştır. Milletimiz, dişinden tırnağından artırarak verdiği bu paraların takipçisi olacaktır.

Yapılan bağışların çok büyük bir kısmının kamu bankalarınca yapıldığı da nazara alınırsa, her bir vatandaşımız kişi başı 500-600 TL kadar bağış yapmış oluyor. Bu da 86 milyon ile çarpılınca önemsenmesi gereken bir bağış miktarı aslında. Diğer kamu imkanlarının kullanılmasının maliyeti hariç bir hesaplamadır bu. Milletimizin bu kadar taşın altına elini koyduğu bir zamanda, kamuoyunda çok ciddi şekilde bir talep daha var ki, madem milletçe hepimiz bir fedakarlıkta bulunduk, siyasi partiler de biraz fedakarlıkta bulunsunlar. Böyle büyük bir afet varken, hazineden alınan paralar postere, afişe ve broşüre israf edilmemesin, depremzedelere aktarılsın. Siyasi partilere yapılan hazine yardımı azımsanacak rakam değil; Siyasi partilerin 2023 yılı hazine yardımı toplam 4.5 milyar lira. Kanun gereği, hazine yardımı yerel seçimlerin olduğu yıllarda normal tutarın 2 katı, milletvekili seçimi yıllarında ise 3 katı olarak uygulanıyor. Seçim kararının ilan edilmesiyle AK Parti’ye 1.3 milyar, CHP’ye 695.9 milyon, HDP’ye 359.7 milyon, MHP’ye 341 milyon, İYİ Parti’ye ise 306.1 milyon lira ilave hazine yardımı yapılacak. Böylece gelecek yıl AK Parti’ye toplam 1 milyar 961.3 milyon lira, CHP’ye 1 milyar 43,9 milyon TL, HDP’ye 539.5 milyon TL, MHP’ye 511.5 milyon TL, İYİ Parti’ye de 459.2 milyon TL hazine yardımı yapılacak (Kaynak, Ahmet Kıvanç).

Siyasi partilerin hazine yardımından fedakarlık yapacaklarına kimsenin ihtimal vereceğini sanmıyorum. Paster afiş vs ıvır zıvır soğuktan donan, evsiz barksız kalmış vatandaşlardan daha önemli tabii, değil mi? Madem bu fedakarlığı yapmıyorlar en azından, genel seçimler ile yerel seçimleri birleştirip bir kere seçim yapıp 5 yıl yönetecek kadroları göreve getirmeyi sağlayacak anayasa değişikliği yapmalarını bekleriz. Bu yolla, ayrı ayrı seçim yapıp ayrı ayrı hazineden para almalarının da önüne geçilmiş olur. Belediye ile milletvekilleri de aynı siyasi eğilimden olur. Ülkede genel bir siyasi istikrar sağlanır.