Dolar (USD)
32.18
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2472.37
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

12 Kasım 2012

Ebu Bekr Sıddık (ra) ın halife seçilmesi

Hz. Ebu Bekir bu konuşmasıyla orada bulunanları teskin ettikten sonra Resulullah (sav) ın teçhiziyle uğraşırken, Ensar, Benu00fb Saide sakifesinde toplanarak Hazrec'in reisi olan Sa'd b Ubade'yi Rasu00fblullah'tan sonra halife olarak tayin etmek için bir araya gelmişlerdir. Ebu Bekir, Hz. Ömer, Ebu Ubeyde ve Muhacirlerden bir grup Ashabı kiram (Rıdvanullahi aleyhim ecmain) hemen Benu00fb Sau00eede'ye gittiler. Orada Ensar ile konuşulduktan ve hilafet hakkında çeşitli müzakereler yapıldıktan sonra Hz. Ebu Bekir, Ömer ile Ebu Ubeyde'nin ortasında durdu ve her ikisinin ellerinden tutarak ikisinden birine bey'at edilmesini istedi. O, kendisini halife olarak öne sürmedi. Hz. Ebu Bekr'in konuşmasından sonra Hz. Ömer atılarak hemen Ebu Bekir'e bey'at etti ve "Ey Ebu Bekir, Müslümanlara sen Resulullah (sav) ın emriyle namaz kıldırdın. Sen onun halifesisin ve biz sana bey'at ediyoruz. Rasu00fblullah'a hepimizden daha sevgili olan sana bey'at ediyoruz" dedi. Hz. Ömer'in bu ani davranışı ile orada bulunanların hepsi Ebu Bekir'e bey'at ettiler. Bu özel bey'attan sonra ertesi gün Mescidi Nebu00ee'de Hz. Ebu Bekir (ra) bütün halka hutbe okudu ve resmen ona bey'at edildi. Resulullah (sav) ın defni salı günü gerçekleşirken, onun nereye defnedileceği hakkında da bir ihtilaf meydana geldiğinde Hz. Ebu Bekir yine ferasetini ortaya koydu ve "Her peygamber öldüğü yere defnedilir" hadisini ashaba hatırlatarak bu ihtilafı giderdi. Resulullah (sav) ın cenaze namazı imamsız olarak gruplar halinde kılındı. Bütün bunlar olurken, Ali (ra) Hz. Fatıma'nın evinde Haşimoğluları ve yandaşları ile toplandığı ve bey'ata ilk zamanlar katılmadığı nakledilir. Hz. Ali rivayetlere göre, el-Bey'atü'l-Kübra haberini alır almaz, elbisesini yarım yamalak giydiği halde evden fırlamış ve gidip Hz. Ebu Bekir'e bey'at etmiştir (Taberu00ee, Tarih, III, 207). Onun aylarca Hz. Ebu Bekir'e Bey 'at etmediği haberleri doğru değildir. Çünkü onun Ebu Bekir'in üstünlüğünü bildiği, onun hakkında yaptığı konuşmalar ve tarihin akışı, bu kasıtlı iddialara aykırıdır. Bu vb. iddialar genellikle ümmet arasında fitne çıkarmayı meslek edinen Şia kaynaklıdır.

Dersler ibretler:

u00b7 Liderliğin en büyük özelliği var olan sorunları geciktirmeden ve zamanında çözmek, olması muhtemel olanları da dirayet ve ferasetiyle engellemektir. Ebu Bekir Sıddık (ra) da bir çok özelliğin yanı sıra bu hasletin de kamilen var olduğunu görüyoruz. Gerek Resulullah (sav) ın vefatından sonra, gerek benu Sau00eede sakifesinde çıkan karışıklıkları çözmedeki feraset ve öngörüsü bunun delillerinden sadece birkaçıdır.

u00b7 Resulullah (sav) ın vefatından sonra halife seçimi o kadar önemliydi ki, na'şının teçhizi dahi beklenmedi. Şia'nın saf zihinleri bulandırmakta en çok kullandıkları argüman bu vb. birkaç tarihi olaydır. Şii mezhebi nassların değerlendirmesi sonucu içtihat farklılığından doğan bir mezhep değildir. Bu fikrini oluşturanların gayesi üzüm yemek değil bekçi dövmek olduğundan, kendi hedeflerine yönelik ayrı nasslar uydurmuşlardır. Dolayısıyla onların halife seçimiyle ilgili iftira ve karalama kampanyası şekline dönüşen hezeyanlarının hükmü yoktur.

u00b7 Bu acele Ebu Bekir Sıddık ve Ömer (ra) tarafından değildi. Aksine onlar ta ilk günden ümmetin yaşaması muhtemel büyük bir ihtilaf ve fitneyi engellediler.

u00b7 Ashabı kiramın riyaset sevdası yoktu. Onların ki olsa olsa elini büyük bir taşın altına koymaktır.

Şia'nın yalanlarına bakılırsa sanki Ebu Bekir Sıddık ve Ömer (ra) riyaset sevdası sonucu önceden planlayarak ve danışıklı olarak birbirlerini halife seçmişlerdir. Hatta bu konuda o kadar ileri giderler ki: "İman edip sonra inkar eden, sonra inanıp tekrar inkar eden, sonra da inkarlarında ileri gidenler var ya; Allah, onları bağışlayacak da değildir, doğru yola iletecek de değildir." (Nisa 4/137) ayetinin ilk üç halife (Rıdvanullahi aleyhim ecmain) hakkında nazıl olduğunu iddia ederler. Bu meş'um iftira kuleyni'nin "Usulul kafi"sinde geçmektedir ki. Bu hezeyan ve iftira dolu kitap onların yanında bizim "Sahihi Buhari" miz kadar değerlidir. Bunu da şöyle te'vil ediyorlar: Falan, falan ve falan yani ilk üç halife, önce iman ettiler, sonra imamı alinin imametini (onlara göre imamet, hilafetin hatta peygamberliğin dahi üstünde olup Allah (cc) tarafından 12 imama verilmiştir) kabul etmeyerek, -haşa- kafir olmuşlardır. Sonra pişman olup Resulullah (sav) ın huzurunda imamı Ali (ra) ye beyat edip yeniden iman etmişlerdir. Ancak Resulullah (sav) ın vefatından sonra bu beyatlerini bozup imamı Ali (ra) nin imametini inkar ederek tekrar kafir olmuşlar. Sonra birbirlerine bey'at edip imameti gasbetmekle küfürde daha da ileri gitmişlerdir. (el iyazu billah) şimdi bu iddianın neresini düzelteceksiniz. Bu düpedüz iftiradır. Ve şia kaynakları bu ve bundan çok daha çirkin iftiralarla doludur.

Bazıları Humeyni'nin Şiiliği kısmen düzelttiğini falan söylüyorsa da bu sadece takiyyedir. Daha dün mısır cumhurbaşkanı Mursi'nin irandaki konuşmasına başlarken başta dört halife ve diğer sahabeler (Rıdvanullahi aleyhim ecmain) e salavat ve duayla başlaması karşısında şok oldular. Ve dünyanın gözünün önünde konuşmanın o bölümünü makasladılar. Tabi gerekirse yine takiyye yaparak bunu bir tercüme hatası olarak değerlendirebilirler. Ancak anlayan anlıyoru2026

u00b7 İslam'da bey'at ve itaat çok önemlidir.

u00b7 İslam'da görev istemek değil, verilen görevi almak ve hakkını vermek esastır.

u00b7 Ancak kalplerinde hastalık olanlar, peygamberlerden sonra insanlığın en efdali olan Ashabı kiram (Rıdvanullahi aleyhim ecmain) a dil uzatıp iftira edebilirler.

Nice sahabeleri göreve almamak için halifelere nasıl yalvardıklarını her mü'min bilememektedir. Ancak gününüzde ki gibi kıytırık bir müdürlük, şeflik hatta memurluk için enva-ı çeşit takla atanlar bunu anlayamazlar. Sıradan sahabeler dahi bu durumdayken, ashabın en efdali olan çar yarı güzin (Rıdvanullahi aleyhim ecmain) nasıl riyaset sevdasına düşsünleru2026 El insafu2026 Selamu2026 Duau2026 [email protected]