Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

01 Eylül 2016

Elimizi taşın altına koyalım

Amerika 8 Kasım Salı günü başkanlık seçimi yapacak. Lakin seçilen başkan Ocak 1 itibariyle göreve başlayabilecek.
Bu seçimlerin, bizde olduğu gibi pazar değil de salı günü olmasının sebebi, Amerikan çiftçisinin, taa o zamanlardan 'rahat rahat' hazır şehre inmişken bir de reyini versin öyle dönsün evine diye ayarlanmış. Yani etinden, sütünden, yününden yararlanılan, halkın temelini oluşturan çiftçi kısmından bir seçmen olarak istifade etmekti gaye. Hala bugün bile başkan adayları o çiftçiye, Ohio eyaletine varınca 'çiğ mısır' yiyerek 'sıcak' mesaj verirler!
Diğer taraftan Amerikan derin siyasetinden gelmiyorsa, çoğu başkan adayı seçilemez. Muradına erip başkan olanlar da bu 'zokayı' yutar ve kendilerini gerçekten halkla bütünleşmiş dünya için 'hayırlı' işlere adanmış sanırlar.
Ve istisnasız bu 'iyi niyetli' ilk başkan George Washington'dan, Lincoln'a, Kennedy'den Clinton'a adamların akibetleri, suikastle hayatlarına mal olması yanısıra siyasi itibar cinayetleriyle sonuçlanmıştır.
Trump'ın geçikmeli fark ettiği ve yahut farkında olup da şimdilerde kabullen(diril)diği bu hakikat, arkasına aldığı rüzgarı söndürdü ve kalan 2 ay içinde oylarını değil arttıracağı, sabit bile tutamayacağı öngörül
yor!
Hillary Clinton'ın ayakları yere basan ve 'uyum' içinde siyaseti ise emin adımlarla hedefe doğru ilerliyor.
İşte bu noktada önceleri Trump'a karşı 'erken' belki haklı diyeceğimiz Türkiye ve Türklerin tepkisi Clinton-FETÖ münasebetleri gerekçesiyle tekrar Trump'a desteğe dönmüş durumda!
Açıkcası Clinton'ın FETÖ ile ilişkisi bence fazla abartılıyor. Evet, şüphesiz dünyanın hemen her noktasında etkin olan FETÖ'nün 'lobi' gücünü küçümsemek doğru olmaz ve fakat 'abartmak' da doğru olmaz. En başta manevi zaafa yol açacağı gibi şevkimizi de kırar!
Doğru yaklaşım ise 'milli ve yerli' kimselerin biraraya gelerek bulunduğu her yerde işin aslını anlatarak 'lobi' gücünü kullanmaktır! Çünkü Clinton dahil dünyanın her tarafında, her konumda insanlar karşılarında muhatap arayacaklardır ve istemediğimiz bir gelişme olmaması için 'şikayet' etmek yerine mesuliyet alıp işin bir ucundan tutmak elzemdir.
Bunu sebatla da destekleyip kararlılıkla yürütmek diğer yapılması gereken çalışmadır.
Amerika'ya tuttuğu tarafın sadece Türkiye'ye karşı olması anlamına gelmesinin ötesinde teröre destek vermekle hem kendi değerlerini zedelediğini hem de bu terörün bir noktada kendilerini de bulacağını hesap etmeleri gerektiğini anlatmalı.
Suriye'de yürütülen Amerikan siyasetinin yanlışlığı, PYD/PKK ile Türkiye'yi aynı kefede değerlendirip 'ortaklarımız' gibi bir yaklaşımın kabullenilemez olmasını 'hayıflanarak' kızarak, şikayet ederek değiştiremiyeceğimiz çok açık! İster FETÖ olsun ister DAEŞ veya PKK terörünü anlatmak için elimizi taşın altına koymamız gerekiyor.
Şunu da hatırlatayım, Türkiye'de olduğu gibi yurtdışında da tüm temsilciliklerden halkımızın gerekli ilgiyi göreceklerini bilmeleri gerekir. Çünkü bu memleketin 'beka' meselesidir.
@yusufserce twitter.com/yusufserce