Dolar (USD)
32.26
Euro (EUR)
34.70
Gram Altın
2394.88
BIST 100
10250.55
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

30 Aralık 2023

Grup Yürüyüş ve Filistin

Sanatın, edebiyatın içinde bulunduğu çağdan, coğrafyadan ve insan hareketliliğinden etkilenmemesi mümkün değil. Eserlerine zerrece bunları yansıtmayan bir sanatçının sağır odalarda, izole konaklarda, öteden beri söylenen “fildişi kulelerde” ikamet ettiği, apolitiklik seçeneğini seçerek başka bir politik tercih yapmış oldukları söylenebilir. Yazdığı eserlerden yaşadığı coğrafya, tarih ve sosyolojik sikrüktür anlaşılmayan bir yazar “evrensel” değil, çağdan, hakikatten, tarihten kopuk; zamansız, umarsız ve bigâne bir figür olarak değerlendirilebilir.

Bir müzik grubu olan Grup Yürüyüş, dert sahibi bir grup olarak, Türkiye’nin ve halkı Müslüman coğrafyaların tarihi ve sosyolojik akışına yıldır aralıksız şahitlik etmektedir. Yaşanan sosyolojik kırılmalara bigane kalmayan Grup Yürüyüş, eserleriyle ülkemizin ve coğrafyalarımızın kimi zaman hüzünlü kimi zaman coşkulu yürüyüşüne ritim tutarak eşlik etmektedir.

Meydanlarda, eylemlerin, direniş atmosferinin, protestoların arasında, darbe karşıtı siperlerin tam içinde marşlar söyleye söyleye ortaya çıkan ve öncülüğünü Mehmet Ali Aslan’ın yaptığı birkaç genç 2004 yılında Grup Yürüyüş’ü oluşturdu. 2005 yılında çıkardıkları ilk albümlerinin adı Umuda Yürüyüş idi. Bu eserde Başörtüsü Şarkısı da vardı İntifada da vardı Sokak Çocukları da. Güncelin ve hayatın ritmi daha ilk eserden itibaren kendini gösteriyordu. 2009 yılında Adanış Günü ile ikinci albümlerini de namluya sürdüler. İşte bu eserde yine başörtüsü, Filistin, zıbınlığıyla enkazda can veren Vaat bebek bu çalışmada yer alırken Ergenekon isimli besteyle de önemli bir çıkış yaptılar. Ülkemizin politik, askeri ve sosyolojik urlarından, hastalıklı yanlarından biri olan ve sonrasında yokmuş gibi muamele gören Ergenekon yapılanması da Grup Yürüyüş’ün eserlerine konu olabiliyordu. 2013 yılında Hurriyya albümüyle Suriye direnişine kocaman bir selam gönderen Grup Yürüyüş, akıllarda kazınacak marşlar ürettiler; Vur Vur isimli marş yıllarca meydanlara toplanan kitlelerin çığlıklarına yoldaşlık etti.

2019 yılına geldiğimizde Grup Yürüyüş’ün müzik yolculuğu Yollara ile devam ediyordu. Abdülbaki Kömür’ün Yiğit’i de, Filistin ve Suriye de bu çalışmada baş köşedeydi. Meşhur Filistin şarkısı olan Leve Palestina’nın bir uyarlaması olan Aşet Filistin işte bu albümde yer alıyordu. Eş zamanlı olarak grubun solisti Mehmet Ali Aslan, ilk solo albümü Bahar ile Esma Biltaci ve Mısır direnişi ile İskilipli Atıf gibi önemli figürleri de eserinde barındırdığı gibi yeni müzikal denemelere de yer veriyor bu çalışmada. Hem Aslan’ın hem de Grup Yürüyüş’ün en önemli beslenme kaynağı yıllar içinde kendi ürettikleri besteler olduğu gibi, merhum Mehmet Akif Ersoy’un şiirleri ve modern zamanların Akif’i olarak bilinen şair Ali Emre’nin dizeleriydi.

Sosyal medyanın olağanüstü bir hızla büyümesi, müzik platformlarının ortaya çıkmasıyla birlikte yıllar önce kasetleri tahtında eden CD’ler yerini sanal müzik platformlarına bırakınca bunun şöyle önemli bir sonucu oldu: Bir albüm çıkarmak için 10 şarkı üretmeyi ve bu nedenle bazen gündemi ıskalamak durumda kalmanız gerekmiyordu artık. İyi bir şarkınız varsa müzik platformları üzerinden kitlelere ulaştırabiliyordunuz. Grup Yürüyüş, gelişen süreci en iyi okuyan müzik grubu oldu. 15 Temmuz darbe girişimi mi oldu hemen 15 Temmuz şarkıları ürettiler. Doğu Türkistan gündeme gelince Güzel Türkistan sahaya çıktı. Ayasofya Camii, ibadete mi açıldı Ayasofyam müzik platformlarında çalınır oluyordu.

Grup Yürüyüş neredeyse 20 yaşında. 20 yıldır durmaksızın Filistin şarkıları söyleyen gruptan, Suriye’yi, Mısır’ı, Doğu Türkistan’ı, başörtüsü dahil Anadolu sathındaki tüm mücadelelerimizi dinlemeye devam ediyoruz. Ve bu günlerde Gazze’de yaşanan soykırımın en önemli sembollerinden biri olan ve doğum günü Dünya Şehit Çocuklar Günü olarak idrak edilen sağduyu abidesi Halid Nebhan’ın güzeller güzeli torunu Rim için besteledikleri Rim-Ruhumun Ruhu ile tekrar gündemler. Artık rahatlıkla söyleyebiliriz ki, Türkiye’de Grup Yürüyüş ve Mehmet Ali Aslan diye bir gerçek var bu ülkede. Ülkemizin ve halkı Müslüman coğrafyaların derdini notalara taşıyan, günceli hızla okuyup müzik cephesinden sahaya sesini süren Mehmet Ali Aslan ve arkadaşları her daim var olsun. Grup Yürüyüş’ün avazı, evrende yıllar boyunca çınlayıp dursun.