Dolar (USD)
32.22
Euro (EUR)
34.67
Gram Altın
2411.30
BIST 100
10246.55
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

10 May 2020

Her Gün Kıymetlimsin Annem

Bebektir Kadın!

Anasının kuzusu, babasının ciğerparesidir kadın. Bu dünyada anne babanın en güzel nimetidir. İlk ağlama sesi düşünce yeryüzüne yüzlerdeki mutluluk tarifsizdir. İlk kucaklama sıcaklığını tüm ruhunda hisseder insan. O masum bakış, alır götürür insanı cennetin en güzel bahçelerine. İlk emeklemenin, tay tay yürümenin, aman düşmesin heyecanının hoşluğunda geçer bebekliği kadının.

‘O masum bakışları toprağa diri diri nasıl bir vicdanla gömdünüz?’ diye sormadan geçemiyor insan? Şimdi hangi yürekte aklayabilirsiniz bu günahı?

Çocuktur Kadın!

İlk oyuncağı bebek olan ve bir bebek masumiyetinde büyüyen çocuktur kadın. Çocukluğunda bir bebeğe yüklediği güzelliği bir ömür hep bir bebekte aramıştır. Oyuncakları ve oynadığı oyunlar kadar narindir kadın. Merhamet doludur yüreği, annesinin gözyaşında, babasının tebessümünde büyüyen çocuktur kadın.

Gençtir Kadın!

Bir erkekten önce olgunlaşır düşüncesi kadının. Hayatın anlamı üzerine uzun metrajlı filmlerin senaryosunu yazacak kadar derin düşünür gençliğinde bir kadın.

Acı içinde gençliği geçen bir kadına, hiç bir psikolog derman olamaz bir saatlik psikolojik tahlil seanslarında. Öyle kilitler ki kendini gençliğinde yaşadığı travmatik olayın mahzenine, en ulaşılmaz insan olur o vakit hayatın içinde kadın.

Sevgilidir Kadın!

Kulağıyla sever kadın, gözüyle gördüğünü. Kendisine söylenen bir sözün kalbine en yakın yeridir kulağı. Hemencecik inanıverir ‘Seni Seviyorum’ diyen herhangi birine. Çünkü sevginin saflığına hep inanmıştır. Sözlerin gücünde hiç bir zaman art niyet aramaz ve dünyadaki en masum ifadedir sözler bir kadının hayatında.

Sevdi mi dağ gibi durur sevdiğinin arkasında kadın.

Bir parça toz bile kondurmaz sevdiğine. Tozpembe hayallere dalıp gider sevdiğiyle ve en sağlam köprüyü kurar sevdiğiyle arasına, öyle ki gönülden gönledir bu köprü. Bir gün dinamit koyup yıktıklarında o köprüyü, pembesi gidip tozu avuçlarında kalır sevdasının.

Sevdi mi Leyla’dır, Aslı’dır, Şirin’dir, Zîn’dir. Bir dağ bile tuz buz olabilir seven bir kadının heybetinden. Öyle ki aşk doludur yüreği kadının. Lakin ilk aşkı olan babasının yerine koymuştur sevdiğini her zaman kadın.

Eştir Kadın!

Yol arkadaşıdır. Bir elmanın en güzel diğer yarısıdır. Sırdaştır, dosttur, nazlı bir çiçek, narin bir bebektir. Erkeği tamamlayan en kutsal değerdir. Erkeğin baktığı aynadaki sırdır kadın. Erkek eşine her baktığında kendini görür. Evlilik gibi kutlu bir yolculuğun en mutlu yolcusudur kadın.

Bir hizmetçi, bir köle değil, bilakis beton yığınından ibaret evi, yuva yapan en temel yapıdır kadın.

Ninedir Kadın!

Hayat bir kitap olsa siz o kitabın özetini yaşlı bir kadının yüzünde çok rahat okuyabilirsiniz.

Acının beşiğidir bir kadının yüreği. Onca yılın yaşanmışlıklarını, yarım kalmışlıklarını, bir çocuğun en masum düşünü, hayat adına aradığınız her şeyi bulabilirsiniz bir kadının kalbinde. Hayat adına her şeyi biriktirir, unutması ne mümkün... Her baktığı hatırada bir damla gözyaşı vardır.

Bunca acısına rağmen hayatın en masum, en tatlı, en güzel masallarıyla güldürmesini bilir bizi, nine olmuş bir kadın.

Hayatın Ta Kendisidir Kadın!

Bir tebessümün arkasına gizleyebilir tüm acılarını...

En güzel türkülerin, en hüzünlü şiirlerin ilham kaynağıdır kadın.

Acının merkezi, ağrının annesidir kadın.

Sol yanının sancısı hep ağırdır bir kadının.

Bir o kadar da suskun...

Annedir Kadın!

Ve bunların hepsinin üstüne, Anne’dir, Ana’dır kadın. Cennetin anahtarıdır ve cennete girmenin yolu ayaklarının altından geçer bir kadının. İnancımız anneyi, yaşayanlar içinde en kutsal varlık olarak koyuyor önümüze. Peygamber Efendimiz bile üç defa Anne dedikten sonra Baba’nın hakkını teslim ediyor.

Ünlü Halk Ozanımız Merhum Neşet Ertaş’ın “Kadın insandır, biz ise insanoğlu.” dediği gibi, hepimizin anasıdır kadın.

Başımızın tacı, toplumun mimarıdır Anne.

Erkekler ağlamaz derken bile gözyaşını, acıyı, sancıyı sadece anneye layık görürüz. Bırakın ağlaması gereken ağlasın, ağlamak kara bir leke gibi yapışıp durmasın bir annede. Mesele dönüp dolaşıp yine de ağlamaya gelirse, o vakit muson yağmurları bile aciz kalır bir annenin gözyaşında. Ama gözyaşı değil, tebessüm daha güzel durur bir annenin yüzünde.

Gülen gözlerle dünyaya bakan bir anne, tüm dünyayı gül bahçesine çevirebilir bir bakışıyla.

Anneye el kaldırmak, en aciz eylemidir dünyanın.

Anneye kalkacak elin, ona gül sunacağı günleri hep birlikte yaşamamız dileğiyle...

Bilinsin ki; bizim inancımızda babadan önceki üç hakkın sahibidir anne ve anneye duyduğumuz sevgi yılın bir gününe sığdırılamayacak kadar büyüktür yüreğimizde. O sebeple bir gün değil, her gün Kıymetlimsin Annem.