Dolar (USD)
32.45
Euro (EUR)
34.81
Gram Altın
2424.92
BIST 100
10045.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

24 Aralık 2018

İster isen sulhu salah hazır ol cenge

Barış ve huzur istersen savaşa hazırlıklı ol…

Türkiye, terörle mücadelede büyük mesafe kat etti. Özellikle son iki yılda millî silahlarını üretmesi, yeni hükümet sistemine geçmesi elini güçlendirdi. 15 Temmuz’da işgal girişimini bertaraf ettikten sonra 2016’da Fıtrat Kalkanı ve 20 Ocak 2018’de Zeytin Dalı Harekâtı’yla Afrin’de, bölgede huzuru sağlaması tüm mazlumlara, mağdurlara umut oldu.

ABD’nin Suriye’den çekilme kararında Türkiye’nin dirayetli tutumu etkili olmuştur. Terör örgütleriyle bir şey elde edilemeyeceğini, bir yere gidilemeyeceğini ABD nihayet anladı.

Şimdi binlerce tır dolusu silahı terör örgütlerinin elinden nasıl geri alabilecek? Bu silahların Türkiye’ye karşı kullanılacağı elbette biliniyordu. Bu ani çekilme kararı sonrası ortaya çıkan durumu kendi lehine çevirmek isteyen ülkeler, oluşumlar devreye girmiş durumda.

Türkiye, yeni hükümet sistemiyle beklenmedik durumlara karşı hızlı ve etkili politikalar üretmeye kadir bir ülkedir.

16 Nisan 2017’deki referandumu meyvelerini vermeye başladı.

Bölgede sınırların yeniden çizilmeye başladığı 1990’dan bu yana Türkiye ilk defa içte ve dışta bu kadar güçlü halde. 1990’da faili malum cinayetlerle toplumu kutuplaştıranlar bu milletin tarihi fırsatlarını heba etmişlerdi. Sovyetler Birliği, 25 Aralık 1991’de dağıldığında Türkiye’nin başını kaldıracak mecali yoktu. Zayıf koalisyon hükümeti bu durumu daha da trajik hale getirmişti. Balkanlar paramparçaydı. Bosna’da,Azerbaycan Karabağ’da tam bir soykırım yapılıyordu. Sovyet tankları Bakü’ye girmiş, tıpkı FETÖ’nün 15 Temmuz’da yaptığı gibi halkı eziyordu. Fakat Türkiye’nin bu duruma müdahale edecek ne siyasi ne de ekonomik gücü vardı.

Yine aylardan aralık, yine yeni bir dünyanın, yeni fırsatların eşiğindeyiz. Bu kez ABD’nin yıkılışına tanıklık ediyoruz. Yeni ve güçlü yönetim biçimiyle Türkiye, kararlılığıyla düşmana korku, dostlara güven veriyor.

Sarı Minyonlar, ABD’nin Suriye’den çekilme kararıyla birlikte kendilerine yeni efendiler bulma telaşına düştüler. İlk kapaklandıkları zalim Suriye rejimi oldu. Sırtlarını terör örgütlerine dayayanlar, terör örgütlerinin siyasi uzantılarıyla doğrudan, dolaylı, açıktan, gizliden ilişki kuranlar da yeni efendi bulma telaşındalar.

Panik hali, malum terör devleti İsrail için de geçerli. ABD’nin kararını geri alması için girişimlerde bulunduğu iddia ediliyor.

Bir başka panik durumu da körfezin şeytanlarından Suudi Krallığı ve Birleşik Arap Emirlikleri’nde görülüyor. Çok yakın bir zamanda Suudi Krallığında bir iç hesaplaşma başlayabilir. P. Selman’nın görevden uzaklaştırılması yetmeyecek, ayrıca yargılanması da gündeme gelecektir. P. Selman’nın hem Cemal Kaşıkçı cinayetinden hem de Yemen’deki katliamlardan yargılanacağı günler çok uzakta değil.

ABD’nin Suriye’den çekilmesiyle birlikte İran ve Rusya’nın durumu büyük soru işareti. Türkiye sınırındaki terör örgütlerinin yerine, milyonlarca vatandaşını katleden Esed güçlerinin gelmesine Türkiye’nin sessiz kalması mümkün olmadığına göre İran ve Rusya’nın Esed’in bu fırsatçılığına karşı takınacakları tavır, Astana sürecini de doğrudan etkileyecektir. Yeni efendi arayışındaki teröristlerin İran ve Rusya’nın kapısını çalmaları kuvvetle muhtemeldir. ABD, böyle bir sonuca ulaşmayı da hesap etmiştir.

Türkiye, Fırat’ın doğusuna operasyonu erteleyerek yeni duruma karşı yeni planlar yapacaktır. Çok yönlü ve dengeli dış politikalarla hem kendi hem de bölgenin güvenliğini garantiye alacaktır.

Türkiye’deki Sarı Minyonların sokak ısrarı 1990’ların hayalini kuranları iştahlandırıyor. Bu çevrenin hâlâ otuz yıl, altmış yıl, yüz on yıl öncesindeki gibi ‘tek adam’, ‘dikta’ iftiraları, yöneticileri idamla tehdit etmeleri cengin bitmediğini gösteriyor.

Türkiye’nin cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçişi, en etkili hamledir.