Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

31 Aralık 2023

Kemalizm'in ahlaksız trolcükleri

Yüz yıldır Müslüman Türk milletinin kafasına sopa gibi vurulan faşist Kemalizm’in kurucu aklı, soyadı kanunuyla Munis Tekinalp adını almış bir Museviydi. Kendilerini Türk ırkçısı olarak lanse eden ve İslam’a Arapçılık adı altında kin kusan bu -izm tapınıcıları Müslüman Türk milletine ahkam kesiyor, parmak sallıyor. Filistin ve Sina cephelerinde savaşan, Abdülhamid Han’ın askeri Cevat Rıfat Atilhan ise bu avdetileri 1971 yılında yazdığı kitabında şöyle tarif ediyor: Sayıları az olduğu halde Ahmet, Mehmet ismini taşıyan dönmeleri Türk mü sayacağız? Bize hürriyet alemdarı diye tanıtılan nice insan damarlarında Yahudi kanı taşır.

ATATÜRK MASKELİ KUMPAS

Cuma akşamı Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad’da oynanması kararlaştırılan Süper Kupa maçı, Atatürk resimli formalarla sahaya çıkışa izin verilmediği gerekçesiyle oynanmadı. Haliyle sosyal medyada kıyamet koptu. Zaten istenen de buydu. Maç organizasyonu öncesinde TFF ile Suudi Arabistanlı yetkililer arasında sahada ve tribünlerde uyulacak kurallara ve esaslara ilişkin 20 Ekim 2023’te bir protokol üzerinde mutabakata varılmış, sözleşmede FIFA, AFC, UEFA ve diğer uluslararası futbol düzenleyici ve yönetici kuruluşların kurallarının geçerli olacağı belirtilmişti. Buna rağmen kasıtlı olarak bir oyun planlandı. Daha önce hiçbir maçta bu şekilde bir eyleme kalkışmayan FB ve GS yönetimi, bir anda Riyad’ı terk edip geri döndü. Sanki bir zafer kazanmış edasıyla da yine o görmeye alışık olduğumuz 28 Şubat faşizmini göğüslerinde apolet olarak taşıyan darbeci rütbeliler gibi açıklamalar yapmaya başladılar. Yine parmaklar sallanıyor ve 1938’de ölen Mustafa Kemal’in yattığı yerden bir kere daha zafer kazandığı ifade ediliyordu. Sonra olayın rengi hızla değişti. İki yüzlülerin bir yüzünde Atatürk maskesi varken diğer yüzlerine de tengricilik maskesi taktılar. Gazze’ye yüreği yanan Müslümanlar İsrail yandaşı olduğu için Suudi Arabistan yönetiminden nefret ederken, Türk milliyetçisi olduğunu iddia eden güruh ise üç beş kuruş için Arabistan’a koşanların yardakçılığını yapıyor, bir yandan da İslam’a kin kusuyordu. Oysa sabaha karşı ellerinde çiçeklerle karşıladıkları futbol takımlarından biri, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde oynanan maçta Türk ve KKTC bayrağı açılması yasağına gık bile çıkarmamış ve o protokolü imzalamışlardı. Bunların milliyetçilikleri de sahte, Müslümanlıkları da… Zaten İslam’a inanmadıklarını kendi ağızlarıyla ilan edip Tengricilik diye uydurma bir dine mensup olduklarını ikrar ediyorlar. Bu vatanın gerçek sahiplerini de baskı ve faşizmle sindirmeye çalışıyorlar ama nafile! Millet bir kere bile bu güruha iktidar yüzü göstermedi, çünkü azınlık kalmaya mahkumlar.

‘MUHALİF GENÇLİK’ PROVAKATÖRÜ

Sosyal medyada mantar gibi türeyen ağzı bozuk, eğitimsiz, cahil, dolayısıyla kolayca manipüle edilebilecek ergenler, üç beş etkileşim alınca kendilerini dev aynasında görüyor. Bunlardan biri olan Muhalif Gençlik adlı hesabın kullanıcısı Ali Kağan Yıldırım, ben dahil birçok gazeteci arkadaşımızla birlikte mazlumlar için çektiğimiz videomuzu yayınlayarak ağıza alınmayacak hakaretler etti, hedef gösterdi. Şikayetçi olduk, yetkili merciler tarafından gözaltına alındı ve tutuklandı. Kendisini Türk ırkçısı olarak lanse eden başka ergen sürüleri takipçi kasmak için aynı yolu izledi.

BENİM ORTAK DEĞERİM DEĞİL!

Peki, yüz yıldır Müslüman Türk milletinin kafasına vurulan Kemalizm sopasını elinde tutan muhaliflere ve CHP zihniyetine karşı duyduğu ezikliği her fırsatta ortaya koyan muhafazakarlara ne demeli? Bizim adımıza konuşup ‘Atatürk ortak değerimiz’ vurgusunu yapanlara diyorum ki ‘benim ortak değerim değil’, ayrıca yüzbinlerce kişinin de ortak değeri olmadığını gayet iyi biliyorsunuz. 28 Şubat dönemiydi. Henüz 16 yaşındaydım. Sultanahmet’te yürürken sırf başörtülü ve pardüseliyim diye fötr şapkalı bir bunak, elindeki bastonuyla bir yandan vururken diğer yandan da ‘Atatürk Türkiyesi’nde size yer yok yobazlar’ diye bağırmıştı. O gün yaşadığım korkuyu unutmadım. İşte o bunak da, Türk dili ve edebiyatı okumayı çok istediğim halde sırf tesettürlü olduğum için İstanbul Üniversitesi’ne alınmamı engelleyenler de sırtını Türkiye Cumhuriyeti devletinin ilk cumhurbaşkanına dayamıştı. İşte bu yüzden benim bu faşist Kemalistlerle asla ortak değerim değil ve olmayacak da…. Şimdi alın o Suudi Arabistan’da oynadığınız ve Türkiye’de de darbeye çevirmeye çalıştığınız Atatürk tiyatronuzu, yallah maça Türk Bayrağı ve KKTC Bayrağı sokmamayı kabul ettiğiniz GKRY’ye…