'Mesaj' bombardımanı!
Şemdinli'de sahnelenmek istenen, Halep'in muadili görüntülerin yaşandığı Türkiye'de Hükümetin nasıl da Beşşar Esed'leştiğinin dünya kamuoyuna lanse edilmesiydi.
1 Mart Tezkeresi'ni Meclis reddettiğinde veya AB ile müzakere tarihi alındığında da memleketin her yeri cephanelik gibi patlatılıyordu.
Sinagoglardan sokaktaki sivillere, HSBC'den İngiliz Konsolosluğu'na kadar havaya uçurulmayan insan, bombalanmadık mekan bırakılmamıştı.
***
Hiçbir terör olayının sadece "iç" dinamiklerden kaynaklandığını zannedecek kadar safdilli olmamak lazım. Dünyayı yöneten ve sürekli gelecek projeksiyonları yapan ABD, Almanya, İngiltere gibi egemen ülkeler, diplomatik olarak yüze gülüp mesajlarını sözde "iç" terör eylemleri ile verirler. Genelde de hedeflerindeki ülkede kaos oluşturacak, toplumu travmatize edecek eylemlerle o ülkenin iktidarına mesaj gönderirler.
***
Sinagoglar "El Kaide" patentiyle bombalandıktan sonra "El Kaide" markasıyla Ortadoğu'yu kana bulayan ve bu markayı en işlevsel şekilde kullanan ülkenin bu "mesajını" ayaklarının altında çiğnediğini söylemişti Başbakan Erdoğan.
Ve dört gün sonra HSBC binası ve İngiliz Konsolosluğu da havaya uçuruldu. "Mesaj karşılıksız bırakılırsa otomatiğe bağlanır" mesajıydı bu da!
***
Türkiye, her önemli dönemeçte yaşadığı gibi yine bir kırılma noktasında şu anda.
Şimdi de uluslar arası dengelere çomak sokan ve bölgesel olarak inisiyatif alan bir Türkiye'ye "mesaj" yağıyor.
Mesajları anlamak için o ülkedeki kurucu unsurlardan olan siyasal kurumlara da dikkat etmek gerekiyor. Mesela aldığı oyla kıyaslanamayacak bir nüfuzu olan CHP'nin bu ortamda ne söylediği çok önemli. CHP lideri, öncelikli olarak epey bir süredir Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nu hedefe koydu. İsrail, İran, Rusya, Suriye, Irak gibi ülkeler de dikkat edilirse Davutoğlu'nu son aylarda hedeflerine koydu. Hepsi de Hoca'nın kellesini istiyor tabiri caizse.
Demek ki egemenlerin ve onların bölgemizdeki ve ülkemizdeki uzantılarının da nihai hedefi aynı. Çünkü Türkiye Kürt sorunundan neşet eden bir saikle değil, uluslar arası bazı dengelere çomak soktuğu için hedefte.
***
Ülke içinde de liberalinden, solcusuna, ulusalcısından milliyetçisine hatta bazı dindar aydın ve kurumlara kadar herkesin Ak Parti karşıtlığındaki bir eleştirel muhalefet çizgisinde buluşması, es geçilemeyecek kadar önemli!
***
Genelkurmay'ın düşürülen F4 Jetimizle ilgili açıklamasını tekrar hatırlamakta fayda var. Ne denmişti düşen uçakla ilgili: "Suriye tarafından düşürüldüğü iddia edilen uçak" denmişti.
Buradaki satır arası mesaj çok açıktı. Suriye'nin kukla olduğu, hatta hangi global gücün uçağı düşürdüğünün Türkiye tarafından iyi bilindiğinin mesajıydı bu.
Fakat Türkiye istenilen çizgiye getirilemeyince, Ak Parti iktidarı ve onun dışişleri politikalarının yıpratılması yoluna gidildi. Ve bu hedef için de birbirine çok zıt kurum ve kişiler aynı eleştirel çizgide buluşturuldu.
***
Başı Şemdinli'de kuyruğu Foça'da ortaya çıkan mesaj kaygılı bombardımanlarla oyun kurucuların, Doğu'dan Batı'ya ne kadar geniş bir alanı, çalışma sahası olarak seçtiklerini gösteriyor.
Foça saldırısı için ne dedi Başbakan Erdoğan tekrar okuyalım: ''Bu terörün yayılma noktasındaki attığı adımların bir başka örneği.''
İranlı askeri yetkili ne demişti: "Sıra Türkiye'de!"
Bu kadaru2026
