Mina faciası, Mescid-i Aksa, AK Parti
Mina'daki facia üzücü olmanın ötesinde kahredici, yüzlerce Müslüman yok yere, hiç sebepsiz öldüler.
On küsur yıl önce hacca gittiğimde birçok aksaklıklar vardı. Her yıl yeni hacdan gelenlerle görüştüğümde, aynı aksaklıkların sürüp gittiğini tekrar tekrar işitiyorum.
Daha havaalanında, muhatap olduğunuz pasaport görevlileri, oraya dünyanın ta öbür ucundan, kardeşleri gelmiş olmasının, sevinci, sıcaklığı içinde değil, "Bu baş belaları yine geldiler" havasında sizi karşılarlar. Yoğunluğu ve izdihamı umursamazlar, vurdumduymaz, yavaş çekim tavırlarla, antipatik, sevimsiz, saldırgan yüz ifadeleri ile sizinle muhatap olurlar. Layıkıyla bir düzenleme yapıldığında yarım saatte bitecek işlemleriniz 8-10 saat sürdürülür, bekletilmekten bitap düşer, helak olursunuz.
Havaalanının tuvaletleri adım atılmayacak derecede iğrençtir. Nerdeyse necasete bulaşır çıkarsınız. Aynı sorun, Mekke- Medine karayolunda, Arafat'ta, hakeza birçok yerde devam eder durur.
Hac boyunca, kontrollü bir özgürlük olacağı yerde, zorba görevlilerin tarassuduna rağmen başıbozukluğa şahit olursunuz. Her yerde asık suratlı, gaddar tavırlı, polisler durur, ama bir intizamdan, disiplinden bahsedilemez, Hacı adaylarına yardımcı olmak yerine sadece kaba bir küstahlık gösterirler.
Şeytan taşlamada birkaç yılda bir kitlesel ölümler olur. Bunda Suudi görevlilerin olayı yönetememesi yanında, hacı adaylarının gereksiz telaş, lüzumsuz heyecan, acelecilik, cezbe ve galeyanları etkilidir. Şeytan taşlama ibadetine gidenler, anlam veremediğim bir şekilde, savaşta hücuma kalkmış gibi davranırlar. Taşlama ibadetini yönetenlerin sürekli sükunet telkin etmeleri, sükuneti sağlamaları gerekirken, böyle bir gayret görülmez, sadece lakaydi vardır.
Eğitim eksikliği İslam dünyasının kapanmaz yarasıdır. Son olayda, hacı adaylarına, panik anında kıpırdamadan oldukları yerde durmaları, önceden öğretilse, eğitilseler hiç ölüm olmayabilirdi.
Disiplinsizlik, organize olamamak, eğitim eksikliği, sadece hacca mahsus değildir, İslam Dünyası'nın müzmin, sorunudur. Mescid-i Aksa bu nedenle Çıfıt'a kaptırılmıştır.
Mescid-i Aksa'nın Yahudilere kaptırılması İslam Dünyası için yüz karasıdır. Mukaddes Mescid-i Aksa, Yahudi palyaçoların postalları ile çiğnenirken, Müslümanların, kahvehanelerde ekran karşılarında, sorumsuz sorumsuz çaylarını yudumlamaları kahredicidir.
Dünya'da, nüfus olarak, 1 Yahudi'ye karşı, 100 Müslüman bulunmaktadır. Bu oran, Kudüs'ün ve Mescid-i Aksa'nın Yahudiye kaptırılması utancını yüze katlatmaktadır. Bunda, Yahudiler ile Müslümanlar arasındaki eğitim ve disiplin farkı yegane sebeptir.
İslam Dünyasını, eğitimsizlik, nifak, tefrika, fitne, bozulma, kokuşma, rüşvet, akraba, eş-dost kayırma, kalleşlik, bozgunculuk, tembellik, hilekarlık, arkadan vurma, yekdiğerinin kuyusunu kazma gibi hastalıklar çürütmektedir.
Türkiye dışında hemen hiç bir İslam ülkesinde demokrasi yoktur. Ümmeti Muhammed'in, devletleri gasp edilmiş, diktatörler, darbeciler devletleri ele geçirmişlerdir. Ümmet özgürlüğünü bu despotlara kaptırmıştır.
Bu karamsar tablo içinde, Türkiye parlayan bir yıldızdır. Milletimiz yöneticilerini özgürce belirlemektedir.
AK Parti, 2003 yılından beri Türkiye'ye hamleler yaptırmış, kalkınmada ve yönetimde disiplin sağlamıştır. Milletimiz, binlerce yıllık disiplin ve devlet olma geleneği ile AK Parti'nin arkasında sıkıca durmuştur. Bu duruş ve Erdoğan'ın kararlı, başarılı yönetimi sinerji yaratmış, müthiş başarılara imzalar atılmıştır. Başarılar, Türk Milletinin mefahiri ve İslam Alemine numunedir.
Türkiye'nin, bu başarılarla İslam Alemine lokomotif olacağı korkusu, Gayr-i Müslim Dünya'yı telaşlandırmaktadır.
"Derin Millet" ve "Derin Anadolu", Türkiye'nin bu rolünün farkında ve bilincindedir.
"Derin Millet" ve "Derin Anadolu", "Yeter ki Devletin başı dik olsun" tercihinde bulunup sandıkta "One Minute" diyecektir.
Not: Mübarek Kurban Bayramlarınızı tebrik ederim.
Şeytan taşlamada birkaç yılda bir ekelemkten helak olursunuzbaşıbozukluğa şahit olursunuz. Her yerde asık suratlı, sevimsiz göre
