Rahat batmasın ve Almanya'ya güvenilir mi?
Ortadoğu'da şu an için başta ABD, İngiltere olmak üzere zinde güçlerle örtülü bir savaş sürüyor. ABD güçlerinin Türkiye'nin terör örgütü olarak gördüğü ve PKK'nın uzantısı YPG armaları ile boy göstermesi sizce ne manaya gelir. Bana göre resmen savaş ilanıdır. Türkiye'nin güçlenmesi bu ülkelerin ciddi manada menfaatlerine karşı tehlike. Bunu iyi bildikleri için ellerinde ki her türlü kozu öne sürüyorlar.
Şu an bazı ülkeler Ortadoğu'da süren savaştan galip çıkmanın ve istediği pasta dilimini almanın yolunun Türkiye'nin gücsüzleşmesinde görüyor. Bir de buna ABD'nin Süleyman Demirel'in Cumhurbaşkanlığı karşılığında Güneydoğu Anadolu bölgesinde elde ettiği imtiyazları kullanma girişimi de eklenince oyun açık oynanmaya başladı. ABD aslında bu bölgede kendini zora sokuyor. Türkiye ile oynamamalıdır. Güçsüz Türkiye işine yaramayacaktır. Hatta güçsüz Türkiye Ortadoğu'daki küçük menfaat gruplarının ABD ile pazarlıkta kendi iç bünyesini teröre bulaştıracaktır. Bizden uyarması.
ABD, İngiltere, Rusya'nın tutumu belli. Son 5 ay içinde 5 kez Türkiye'ye gelen Almanya Başbakanı Merkel'in amacı da belli. Ülkesine olacak göçü önleme ve seçimini garantileme. Fakat tarihi sürece bakmadan böyle görmek bizi hataya düşürür. Uzmanlar Almanya'nın Türkiye'de çok etkili olduğuna işaret ediyorlar. Özellikle Almanya Anayasasını Koruma Teşkilatı kapsamında çok ciddi bir ağı olduğu muhakkak. Nereden mi anlıyoruz? Bergama olayı olur Almanya çıkar, Artvin olayı olur Almanya çıkar, Hablemitoğlu olayı olur Almanya iddiası çıkar. Çevre olayları olur Almanya görürüsünüz. Diyarbakır olur Alman milletvekilleri görürsünüz. Almanya'nın Türkiye deki etkinliği konusunda bir dostum "Nedir Türkiye'nin bu Almanya'dan çektiğiu2026 Tarih boyunca Almanya sürekli Türkiye'yi kendi ekseninde maharetli olmuştur. Türkiye'nin özellikle batıya yönelik her türlü adımlarında çok dışarıda gözüküp de tam göbeğinde rol almasını ve keser misali kendine yontmasını başarmıştır." diyor. Bugün içinde AB sürecinde kendine muhtaç etmeyi başarıyor aslında.
İran ile nükleer konuda yaşadığımız durum Almanya'nın menfaatleri doğrultusunda sonuç elde ettikten sonra da yaşanabilir. İran nükleer konusunda ABD ile anlaşmaya varmasının ardından ilk olarak Türkiye'yi sattı. Şimdi ise Rıza Sarraf yolu ile Türkiye'yi sıkıştıracak malzemelerin ABD'ye verilmediğini kimse söyleyemez. Almanya'nın mülteciler konusunu çözdükten sonra Türkiye'ye karşı nasıl bir tavır sergileyeceğini iyi görmek gerekmektedir. Şu unutulmamalıdır, bir dönem Almanya menşeli silahlar özellikle PKK'nın elinde bulunuyordu. Sniperler nereden mesela?. 1990'lı yıllarda STERN Dergisinin PKK'dan 'Dağların Yalnız Kurtları' övgüleri unutulmamalıdır. Hatta Merkel'in 90'lı yıllarda onlarla temasıdau2026..
Türkiye'de siyasi istikrar sağlanmıştır. Gündemi meşgul edecek MHP kongresi bilmecesi de rayına oturmuştur. Fakat, şer güçlerin yukarıda vurgulanan nedenlerle rahat durmayacağı açıktır. O nedenle Türkiye'ye yön veren bütün kesimlere önemli görevler düşmektedir. Hiçbir şekilde uluslar arası güçlerle kısa süreli menfaatler uğruna ki Süleyman Demirel'in yaptığı gibi işbirliğine girilmemelidir. Buradan hem AK Parti içindeki potansiyel muhalefete hemde Meral Akşener grubuna seslenmekte yarar vardır. Bu konuda kullanılabilecek en etkili yol yargıdır. Yargı üzerinden önümüzdeki günlerde Türkiye'nin kaosa sürüklenmesinin önüne geçilmelidir. Bu oyuna düşecekleri tarih affetmeyecektir.
Türkiye yeni bir döneme girmiştir. Dönüşü yoktur. Bugünler de 3 günlük siyasi çıkarlar için yapılacak yanlışlar özellikle Ortadoğu'da hesapları olanların işinden başkasına yaramayacaktır.
Yazıyı yazdığım sırada gelen bir bilgiye göre MİT Müsteşarı değişiyor. Yerine gelecek kişinin İçişleri Müsteşarı Selami Altınok olduğu yönünde. Anlaşılan hızla Türkiye'de bir şeyler değişecek. Fakat bu değişim sırasında elinde ki gücü bırakmak istemeyenlerin düşeceği yanlışlar ülkeye zarar vermemesini temenni ediyoruz.
Kalın sağlıcakla
