Dolar (USD)
32.33
Euro (EUR)
34.69
Gram Altın
2392.94
BIST 100
10276.88
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

15 Kasım 2022

Sendikalarda eğitim

Sendikal eğitim denildiğinde emekçilerimizin ortak çıkarları, sendikaların temel hedef ve gayeleri doğrultusunda realist düşünme ve davranmanın yollarını açmaya yönelik bilgi ve bilgi edinme yollarını aktarma aklımıza gelmektedir. Sendikalar böylece varlıklarını devam ettirmek yanında toplumsal işlevlerini de yerine getirmektir.

İnsanımızın gelişim, değişim ve hayat kalitesine değer kattığını söyleyebileceğimiz eğitimlerin yararını sıralayacak değilim. Sendikalarımızın senelerce aynı kişilerden eğitim almalarının hatalı seçim olduğunu söylersem bana kızmazlar değil mi? devamlı aynı kişilerden eğitim alınmasıyla o sendikanın yönetim ve temsilcilerinin yeni bilgilerle mücehhez olmaları mümkün olamaz. Yeni bilgi girişlerine, yeni bakış açılarına kısacası yeniliğe her zaman ihtiyacımız vardır.

Geçtiğimiz yıllarda sendikalar eğitimlerini online yapmaya başlayınca işin tadı tuzu kalmadı. Pandemi şartlarının sona ermesiyle eğitimlerin olmazsa olmazı insan faktörü göz ardı edilmeden seminerler başladı.

Tarım-Orman Çalışanları Sendikası’nın tertiplediği eğitiminin ikinci gününde ‘Kendimizi Güncelleyelim’ diyerek sendika temsilcilerimizle geçtiğimiz hafta İstanbul’da buluştuk. TOÇ BİR-SEN Akademi’nin 3. Dönem 2. Tur Programı kapsamında düzenlenen etkinlikte, sendika Genel Başkanı Hüseyin Öztürk ile yönetim kademesinden Genel Başkan Yardımcıları Fikret Akdeniz, Fatih Doğan ve Musa Şen salonda yerlerini almışlardı.

Öğrenmek istemeyene bir şey öğretmek mümkün değildir. Sendikal eğitimin başarısı, katılımcının öğrenmek istediği konularla konuşmacının öğretmek istediği konular arasında bir uyumun bulunmasına bağlıdır. Şahsen ‘sendikal eğitim’ çalışmalarının yararlı olduğunu düşünüyorum. Eğitime katılanlar farklı konularda bilgilerini tazelerken öte yandan eğitim aldıkları mekânlarda birbirleriyle iletişime geçmeleri de eğitimin parçasıdır.

Buradan hareketle TOÇ BİR-SEN yönetimi standart sendikal eğitim programları yerine, ihtiyaca göre biçimlendirilmiş programı ile üyelerinin eğitimine katkı veriyor. Sendikal eğitimin amacı, bir taraftan bilgi aktarmak, diğer taraftan katılımcıların sorgulama ve öğrenme yeteneklerini geliştirmektir. Öğretim üyelerinin ders anlatır edasıyla mesela iş hukuku anlatmasının fazla bir yarar sağlamadığını düşünenlerdim. İş hukuku elbette anlatılmalıdır. Anlatımda kullanılacak yöntem, katılımcının kafasındaki sorulardan başlayıp, bu soruları, kişiyi kendi başına daha fazla öğrenmeye teşvik edecek biçimde olmalıdır.

Sendikal eğitimde bilgi aktarmaktan çok, öğrenme ihtiyacının hissettirilmesi daha önemlidir. Bilgi aktarmaktan çok, deneyimlerin ve çeşitli kanallardan öğrenilmiş bilgilerin sorgulanmasını ve sistemleştirilmesini sağlayacak anlayışların öğretilmesinin daha önemli olduğunu düşünüyorum.

İstanbul’da üç gün dolu dolu süren eğitimde Hüseyin Oruç ‘Mazlum Coğrafyalar ve İnsanî Diplomasi’, Prof. Dr. Mehmet Özaydın ‘Uluslararası Sözleşmelerde Sendikal Haklar’, Maarif Vakfı Mütevellisinden Selim Cerrah ‘Türkiye’yi Yarınlara Taşımak’, Savaş Barkçin ‘Medeniyet Aklı’, Cemal Balıbey ise ‘Tecrübe Paylaşımı’ başlıklarıyla katılımcılarla beraber oldular. Farklı yazar ve yayınevlerine ait 10 yayından oluşan setleri hediye olarak veren sendikanın bundan sonraki eğitimlerinde ayrıntılı konularda bilgilendirme yapmaya devam etmesi dileğiyle..