Dolar (USD)
32.24
Euro (EUR)
34.66
Gram Altın
2399.64
BIST 100
10247.75
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

15 Kasım 2016

Tek Yüreğiz

Ölüme gülümseyerek koşan bir milletin ahfadıyız. Şehit haberleriyle üzülüyoruz. Geride gözü yaşlı aileler kalıyor. Yüreğimiz dayanmıyor çoğu kez. Sonsuzluğun sahibine şerefle teslim edilen bedenlere ne mutlu! Şehit olamadım diye ağlayan insanlarımız var. Bu psikolojiyi bizden olmayan anlayamaz.

Biricik evladını toprağa veren babalar : "Vatan sağ olsun!" diyor. Ve ardından, ben de hazırım vatan için can vermeye, diyor. Bunu Batı dünyası idrak edemez. İşte bu yüzden biz tek yüreğiz. Her acıyı vücudumuzda hissederiz. Sevincimiz de hüznümüz de ortaktır bizim.

Hainlerin kurduğu pusu ile şehadete eren Derik Kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk'ün babası vakur ve imanlı bir eda ile evladını yolcu etti. Vatan, uğruna şehit olan varsa vatandır, dedi. Yedinci çocuğumdu, bana hiç zorluk çıkarmadı, ailede herkes memnundu, dedi şehit evladı için. Bu ruhu, ölümle dirilen ve daha da güçlenen bu ruhu, bizden olmayanlar anlayamaz. İşte bu yüzden tek yüreğiz.

Hangi şehit cenazesine baksak evlerinde hüzünden ziyade şerefli ve haklı bir gurur var. Bizi tarihte var eden ruh da buydu. O ruh hiç ölmedi. Çünkü bedendir ölen. Bizi dirilten en büyük güç millet ve vatan için birlikte can vermektir. Birlikte can verenlerin torunları bugün yine birlikte cephededir. Yüreğimiz öyle büyüktür ki o yüzden vatanın her köşesindeki aynı acıyı hissediyor.

Birlikte çokça öldük. Övündük her ölümle. Şehit olduk, gazi olduk. Şimdi sıra bizde. Onlar bizim için şehit oldu. Biz, peki biz ne yapacağız? Hep birlikte dirileceğiz. Nasıl mı, buyurun o zaman.

Bizim için hayatlarının baharında can verenlerin aziz ruhlarını mutlu edebilmenin yolu onların yolunda fedakarlık yapmaktan geçiyor. Şehit çocuklarını, ailelerini unutmamak gerek. İsimlerini tabelalara yazmak yetmez. Onların inandığı davaları yaşatmak lazımdır. Her ilde şehitlerin hayatlarını anlatan kitaplar hazırlanmalı ve çocuklar okumalı bu kitapları. Şuur sahibi genç nesiller yetiştirilmeli.

Sahipsiz bırakılmamalı hiçbir şehit ailesi. Maddu00ee destek noktasında gerekli yardımların yapıldığını biliyoruz ama asıl destek manevu00ee yönde olmalıdır. Şehit ailelerini incitmeyen politikalar uygulanmalıdır.

Şehit çocuklarına özel imkanlar sağlanmalıdır. Uzun süre manevu00ee desteğe ihtiyaçları olduğunu unutmamak gerekir.

Ülke sevgisi kuru kuruya olamaz. Bizler de ölelim demiyoruz. Bizim görevimiz yaşatmak olmalıdır. Ülkemiz, vatanımız ve insanlık için çok çalışmak ve fedakarlık yapmak gerekir. Bu ülkenin fertleri olan bizlere düşen sorumlulukları unutmamalıyız. Şehit haberlerini izlerken dayanılmaz görüntüler karşısında dövünmek, ağlamak yerine irademizi ortaya koymak ve dik durmak gerek. Bir olduğumuzu her alanda göstermek zorundayız.

Uğurlanan şehitlerin ardında kalan küçük çocukların gözyaşlarını hiçbir zaman unutmamak gerekir. Onların acılarını yüreğimizde hissetmeliyiz. Onlar acı çekerken bizler şen olamayız. Evlatlarını vatana kurban eden anne-babaların vakur duruşlarını anlatmalıyız. Daha çok yayınlar yapılmalı. Görsel ve yazılı medya unsurları bu acıları taze tutmak zorundadır. Bir tarafta vaveyla varken diğer tarafta komedi filmleri olamaz. Her ölümün yasını birlikte çekmeliyiz. Unutulmamalı ki acılar paylaşıldıkça azalır.

Bir dikkat çeken konu da ülke için can verenlerin hep fakir aile çocukları olduğu gözüküyor. Ailelerini geçindirmek uğruna bu meslekleri icra ettikleri düşünülmemelidir. Onlar da iman ve ihlas olmasa idi bu cephe çoktan düşerdi. O yüzden kimse asker ve polis için ölmesi normal, onların mesleği bu diyemez, dememelidir. Vatan sağ olsun, cümlesini herkes söyleyemez.

Evet, artık ülkemizin her köşesinde huzur istiyoruz. Dağlarını, ovalarını, ırmaklarını doya doya gezmek ve yaşamak istiyoruz.

Vatan sağ olsun ama daha canlarımız, evlatlarımız sağ olsun!