Suriye, yaşanan devrimle birlikte zalim Esad rejiminden kurtuldu, yıllardır zulüm gören Suriye halkı rahat bir nefes aldı. Önceki gün de tarihi bir anlaşmaya imza atıldı. PKK’nın Suriye kolu SDG, silah bırakarak Suriye yönetimine teslim oldu. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ve SDG elebaşı Ferhat Abdi Şahin anlaşmaya vararak imza attı. Yapılan açıklamaya göre Suriye topraklarının tamamında ateşkesin sağlanmasının kabul edildiği ve SDG'nin devlet kurumlarına katılacağı ifade edildi. Son gelişmeleri Akademisyen Prof. Dr. Nurşin Ateşoğlu Güney, Akademisyen Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav ve Akademisyen Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe Milat Gazetesine değerlendirdi.
Moral motivasyon oldu
Suriye’de imzalanan anlaşmanın merkezi yönetime giden yolda bir moral ve motivasyon olacağını ifade eden Prof. Dr. Nurşin Ateşoğlu Güney, “Fırat’ın doğusundaki PYD’nin varlığı açısından değerlendirdiğimizde yapılan anlaşmayla PYD’nin özerklik talebi şeklindeki isteklerinin de ortadan kalktığını görüyoruz. Türkiye’nin istediği Suriye’nin bağımsız, toprak bütünlüğüne sahip merkezi yönetimden oluşmasıydı. Şu anda bir anlaşma mahiyetinde ama bir dönüm noktası, hem bölgeye hem Suriye’nin komşusu olan Türkiye’ye etkisi olumlu olacak bir gelişme. Bundan sonra bu anlaşmasının sahaya ve pratiğe nasıl uygulanacağı önemli. Bunu engellemeye çalışan güçler de olacaktır. Geçen hafta ortaya çıkan çatışmalar bağlamında söylersek bu anlaşma olası kışkırtmaların da önünü kesecektir.
Kürdistan hayalleri sona erdi
Gerçekleşen anlaşmanın İsrail’in PYD odaklı özerk Kürt yapılanması bir devlet beklentisine ket vurduğunu kaydeden Güney sözlerini şöyle noktaladı: “ABD’nin de bu konudaki tavrının da belirleyici olduğunu düşünüyorum. İkinci Trump yönetiminin de nerede durduğu çok önemli. ABD’nin de dolaylı da olsa da onayının alındığını düşünüyorum. Önceki gün itibarıyla İsrail’in beklentilerine ters bir oluşum gerçekleşti, dolayısıyla bu anlaşma çok çok önemli.”
Çok olumlu bir gelişme
YPG elebaşı Ferhat Abdi Şahin’in Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile imzaladığı anlaşmayı çok olumlu değerlendirdiğini ifade eden Prof. Dr. Özden Zeynep Oktav, “Görüşmeler vardı fakat böyle olumlu sonuçlanacağını kestiremiyordum. Türkiye içindeki Öcalan’ın çağrısı, Suriye’deki Kürt grupların Irak’ta Barzani’yle görüşmesi, Kürt grupların kendi aralarında da müzakereleriyle birlikte bir birleşme olarak da düşünüyorum. Suriye Cumhurbaşkanı Ahmet Şara’nın Suriye’yi birleştirici; Alevileri de koruyucu ilgili demeçleri var. Bu birleşmeyle güçlü bir iktidar çıkarsa en fazla azınlıkların işine yarayacağını ve ülkeye istikrar geleceğini düşünüyorum” dedi.
Gelecekteki gelişmelere dikkat
Bölgede terör örgütlerinin sonlanması Türkiye’yi olumlu etkileyeceğini vurgulayan Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe, “Öcalan’ın yaptığı çağrıya uymayacağını söyleyen SDG’nin anlaşmaya yanaşması Türkiye’nin bölgedeki rolünü gösteriyor. Terör unsurları bu anlaşmayla feshedilmiş oldu ama bölgenin zemininin kaygan olduğu için sonraki gelişmelerin hangi yönde evrileceği konusunda da temkinli yaklaşmayı gerektiriyor. Tabii ki bölgede terör örgütünün sonlanması Suriye ile 911 kilometrelik uzun bir sınırı olan Türkiye’yi olumlu etkileyecektir.”