Akbelen'de yaşanan rezillikler
Son günlerde Muğla’nın Milas İlçesinin Akbelen ormanlarında maden çıkarmak için kesilen ağaçlar sebebiyle, başta ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere CHP’liler o bölgeye giderek ağaç kesimine karşı çıkan köylülere destek verdi. Kılıçdaroğlu’nun orada ne işi vardı, hangi vatandaş mağdur olmuştu. Ne acı gerçektir ki, belki dünyada emsali olmayan ve ülkenin zengin olmaması için gayret gösteren bir muhalefetimiz var.
Akbelen‘de aşina
olduğumuz biri daha vardı. Geçmişte
LGBT’lleri savunan Urfa milletvekili Mahmut Tanal. Tanal, bazı vatandaşlara ve orada görev yapan
askerlere de çekinmeden hakaret etti. Askerlerin elindeki resmi evrakları
almaya çalıştı. Çünkü Tanal’ın dokunulmazlık zırhı vardı, o zırhı olmasaydı acaba Tanal böyle ucuz bir
kahramanlık yapabilir miydi?
Güvenlik
görevlileri, Mahmut Tanal’dan korktukları için mi olay yerinden kaçtılar, hayır
hukuk açısından eşit olmadıkları için böyle bir duruma düştüler. Bu durum nasıl
bir hukuk felaketi yaşadığımızı açıkça gösteriyor.
Evvela şunu ifade edelim ki,
Milletvekillerine hiç kimsenin sahip olmadığı böyle imtiyazlar verilirse sonuç
da böyle olur. Onun için Milletvekilliği
dokunulmazlığının bir an evvel kaldırılması hak ve adalet için kaçınılmazdır.
Yoksa seviyesiz ve bazı ahlaksız milletvekillerinin yapacakları sorumsuzca rezilliklere
daha çok şahit olacağız. KANUNLARLA KORUNAN BU İMTİYAZLI SINIFIN İMTİYAZINA
ARTIK BİR SON VERMEK LAZIMDIR. BU SAHTE DEMOKRASİ, HUKUK EŞİTLİĞİNİ ORTADAN KALDIRMIŞTIR.
Ağaç kesme
meselesine gelince; ağaç elbette son
derece faydalı amma mukaddes değildir.
Maden çıkarmak için
yüzbinlerce ağacı kesebilirsiniz. Amma bu kestiğininiz ağaçların yerine daha fazlasını
ekebilirsiniz.
Hatta bir caminin
yeri, toplumun menfaati için yapılacak herhangi bir hizmeti engelliyorsa o
camiyi yıkabilir ve yerine başka bir cami yapabilirsiniz. Onun için Dinimiz
toplumun menfaatıni esas alarak bu tür uygulamaları helal yoldan en üst
seviyede değerlendirmiştir.
Malumunuz: Allah
yer altını da insanların istifadesi için birçok zenginliklerle donatmıştır.
Maden, petrol, doğalgaz gibi nimetlerden istifade etmek için bu kaynaklara ulaşmak
gerekir. Teknolojinin bütün kaynakları yer altından çıkarılan maden ve
enerjiyle gelişme göstermiştir. Maden çıkarmak çok büyük bir servet hazır olan
büyük bir zenginliğe kavuşmaktır.
Batı dünyası boşuna
mı yüz yıllardır başta Afrika ülkeleri olmak üzere birçok ülkenin yer altı ve
yer üstü zenginliklerine elde ettiği gücü sayesinde el koymuştur. Batı
dünyasının refahı bu sistem üzerine kurulmuştur. Elbet batının o vahşi
uygulaması bir gün son bulacaktır. O zaman batının nasıl battığını seyredebilir
ve batının nasıl bir sefalete mahkum olduğunu görebilirsiniz.
Ülkemizde güya
çevre sevgisi diye bazıları bu madenlerin çıkarılmaması için büyük bir çaba
gösteriyor. Bazı siyasiler, medya kuruluşları ve STK’lar da bunları
destekliyor. Bunların çoğu ya gafil veya ülkenin kalkınmasını istemeyen satılık
ve hain güruhlardır. Hâlbuki o maden çıkarıldığı zaman, orada bulunan, o yöre
halkının da her kesten ziyade maddi imkanlar elde edeceği muhakkaktır, İş
imkanı ve maddi durumu yerinde olmayanlar bir an evvel o madenlerin çıkarılmasını
ister. Çünkü onların da geçim kaynağı olacaktır. Ancak maden çıkarmaya karşı
çıkanların çoğunluğu çalışmaya ihtiyacı olmayan, işi gücü yerinde olan bir
kısım zenginlerdir. Devlet, maden çıkarmaya karşı çıkanlara karşı daha etkili
ve önleyici kanunlar çıkarmalıdır. Yoksa
bu rezaletlerin sonu gelmez.
Batının
vahşetine karşı çıkmayanlar, ülkemizde maden çıkarılmasına karşı çıkıyorlar.
Bunların sonu geliyor ve gelmektedir. Hiç şüpheniz olmasın.