Dolar (USD)
32.48
Euro (EUR)
34.77
Gram Altın
2422.26
BIST 100
10045.74
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

16 Ocak 2024

Mutfakların vazgeçilmezi

Çankırı Karatekin Üniversitesi öğrencileri 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebeti ile “Yeni Medya ve İletişim Bağlamında Bilgi Dezenformasyonu” başlığı ile sunum yapmamı istediler. [W1] Muhsin amcamın yaşadığı şehre gideceğim için tereddütsüz kabulümde etkisi elbette oldu.

İlk önce Çankırı’nın manevi mimarlarından birisi olduğunu Çankırılıların ifade ettiği amcamın kabrini yolda bana refakat eden oğlum Muhammed Furkan ile ziyaretimiz sonrası Sultan Süleyman Camii girişinde Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi Ömer Yiğit Sevinç’in güler yüzü ve içtenliği karşıladı. Televizyonların yemek programlarından bildiğim lokantada Çankırı lezzetlerini tattık. Yakındaki esnaf kahvehanesinde okey taşlarının şıkırtıları ve sigara dumanını içinde çaylarımızı yudumladık. Öğle ezanı ile kahvehanenin kasvetli havasından kurtulup Mimar Sinan döneminde Kanuni Sultan Süleyman'ın emri ile Sadık Kalfa tarafından inşa edilen camide namazı eda ettik.

Semineri vereceğimiz salonda öğrencilerin samimiyetini yüzlerinde görürken Çankırı Gençlik Spor İl Müdürü Sadık Ak’ın çay davetine hayır diyemedik. Çankırı Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun, üniversitenin Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Murat Yıldırım, Fen Fakültesi Fizik Bölümü Arş. Gör. Enis Sert, mizah ve karikatür dergileri üzerine çalışan Çerkeş Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Sezen Tunçkafa, Çankırı Karatekin Üniversitesi Tanıtım ve Medya Koordinatör Grafikeri İsmail Işık, Çankırı Karatekin Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Grafik Tasarımı Bölümü Öğretim Elamanı Dr. Uğur Demirbağ, Sanat Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Öğretim Görevlisi Hasan Eren Ölmez, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Grafik Tasarımı Bölümü Arş. Gör. Oğuz Balas ile Anadolu Ajansı Çankırı Muhabiri Muhammed Kaygın ile tanışmış olduk.

Çankırı denilince akla gelen tuz olduğundan, bir de aramızda bu işin kitabını yazan birisi olunca ayrıntılı bilgi sahibi oluverdik. Bir ara hocamızın samimiyetine sığınarak “Hocam korsan bildiri sundunuz” dedim ve o tebessümle salona girdik.

Tüm zamanların figürlerinin baş tacı tuzun keşfi ile ilgili teferruatlı bilgilendirmeyi editörlüğünü Doç. Dr. Hüdayi Ercoşkun’un üstlendiği “Her Yönüyle Tuz” kitabının sayfalarından öğrendik öğrenmesine de sohbetimizin her anında konuyu tuza getirip ayakta tedavi yöntemi hoşumuza giderken öğrencilerinin olmadığını duyduğumda şaşırdım. Çankırı’nın adının duyulmasında başrollerde oynayan tuzla ilgili yapılan araştırmaların yer aldığı kitapta Halil Cibran’ın “Hiç kuşkusuz tuz da garip, kutsal bir şey var” sözlerine atıf ile sanayinin gelişmesiyle yelpazesini genişlettiği, kimya sektörünün en çok tercih edilen ürünleri arasında yer aldığı belirtilmektedir. Kitapta tuzun hikayesi kaynak olma özelliği ve akademik bir dille anlatılırken öte yandan edebî saltanatı farklı zihinlerden çıkan yazılarla çeşitlendirilmiş.

Bugün tuzun terapi ve tedavi merkezi hâline getirilmesi ile kültürümüzdeki yerini anlatarak ilmî terimlerle geçirdiği evreleri öğreniyoruz. Tuzun dünya çapındaki önemini, tarihini, sanatını, dinlerdeki gücünü, ekonomik yaptırımlarını, küresel ticaret ağındaki konumunu ve sağlığa etkisini tek bir kaynak altında toplayarak geleceğe bırakılan bilgileri ihtiva eden “Her Yönüyle Tuz” kitabı tuzu sofradan alıp başka alanlara yöneleceklerin başucu eseri olma özelliğini taşıyor.

Program nihayetinde takdim edilen gece lambasının Çankırı fuarlarında sergilenenlerden farklı olduğunu elinize aldığınızda görüyorsunuz ve’s-selam.