İKİ milyarlık devasa güç olan İslam ümmeti içinde yüzde 6'lık bir oranı teşkil eden Şia, küresel İslam düşmanlarının en güçlü müttefikidir. Tarih boyunca İslam ümmetine karşı küresel düşmanla yaptığı yüzlerce işbirliği örnekleri bunun en açık delilidir. İşin ehli olanlar bunu iyi bilirler.
Batılılar, başka bir deyimle Haçlı Siyonist İttifakı, çok iyi biliyor ki, İslam ümmetine karşı kendisi olarak asla galip gelemez. Ancak ümmet içinden işbirliği yapacağı hain kurum, kuruluş, mezhep, tarikat vb. tertiplerle yapacağını yapabilir. Değişik makalelerde dikkat çektiğimiz, önü açık olan İslami görünümlü yapılara dikkat çekmiştik.
Düşmanın, Ümmeti bölme operasyonları, sadece dini yapılarla da ilgili değildir. Nitekim Türkiye'de sağcı, solcu, futbolcu onlarca örgüt, batılıların vekil ordularıdır. Bunların birçoklarının birbirinin zıt kutbu olması garip bir gerçektir. Ama bu zıt görünüş, onların aynı karanlık merkezlerden yönetilmesine entel değildir. İşte; DHKPC, PKK ve DEAŞ veya FETÖ ve Kediciklerin babası ve daha niceleri.
Bunun daha da garibi, bu örgütlerin, en çok ağa babaları olan ABD ve onun Ortadoğu şubesi olan İsrail aleyhinde slogan atmalarıdır. Öyle ki, bunların büyük bir kısmı, ABD, İsrail ve Emperyalizm aleyhinde salya sümük küfrederler. Ama hemen hepsi malum loca, mahfil ve karanlık merkezler tarafından fonlanırlar. Bu örgütlerin içinde belki yüzde 90 oranındaki işin marabası olan toy gençlerin bu işten habersiz olmaları bu gerçeği değiştirmez. Hatta bu gençler, samimi olarak "ezilmiş halkların hakları" için yola çıkmış da olabilirler. Ama sonuçta bu örgütleri sevk ve idare eden karanlık bir irade vardır.
Yani düşman o kadar sinsi, kalleş ve alçak ki, yıllarca kendisine küfrettirdiği örgütler üreterek, onlar üzerinden ülkeleri talan etmektedir. Her renkten hakların kendi evlatlarını devşirip kendisine kurşun asker yapmakta ve o halkların kendisine karşı kullanmaktadır. Derken ne ölenin ne de öldürenin kime hizmet ettiğini bilmediği kapkara planlar, zifiri ilişkiler ve kirli savaşlar…
60 yıldır FETÖ'nün Türkiye'de yaptığı ihanet, vekil ordularının din kılıfı giydirilmiş olanından biridir. Aynı yıllarda; DEV-SOL, DEV-GENÇ, POL-DER vb. birçoğu unutulup gitmiş olan, çok azı halen devam eden değişik isimlerle faaliyet gösteren onlarca öğüt ve klikler de bunun açık örnekleridir.
Irak içeriden "Kesnizani" tarikatıyla kuşatıldığı için kaybedildi. FETÖ belasından Türkiye'miz ucuz! Kurtuldu. Pakistan'da "Yakup Kadri" isimli Müslüman görünümlü kişi de oraların yedek FETÖ'sü olarak kripto timleriyle faaliyetlerine devam etmektedir.
Son on beş yirmi yıldır İran sosyal, siyasal ve ekonomik olarak zorluklar yaşıyor gibi görünüyor. Petrol zengini bir ülkede, hem de "İran İslam Cumhuriyeti" adını yıllardır göğsünü gere haykırmasına rağmen halkının sefil ve perişan hali ayrı bir ironi…
Ama İran'ı asıl zorlayan şey, foyasının meydana çıkmasıdır. Zira Şiilik dininin merkezi olan İran, teşeyyu' yani Şiiliği yaymaya çok önem vermektedir. Zira ne kadar yayılıp gelişirse, ümmet içinde bir bölen olma görevini çok daha ifa eder. Ancak son yıllarda yapıp ettikleri, tüm kötü niyetlerini deşifre etti. Öyle ki, imanın şartı saydığı "takiyye" perdesi dahi bu yayılmacı hevesini örtemedi. Dolayısıyla dağılan karizmasını toparlayabilmesi için ABD, İsrail ve İngiltere gibi marka kafirlerinin kendisiyle horoz dövüşü yapmasına ihtiyacı vardır. Tabi bu dövüş danışıklı bir dövüş olan nice derin hesapların gereğidir.
Ama nice anlı şanlı yorumcuların batılı güçlerle İran'ın danışıklı dövüşünü sahici gibi gösterme çabaları da ayrı bir şaşkınlık sebebidir. Bunların bir kısmı Şia gerçeğini ve tarih boyunca Şia'nın düşmanla girdiği işbirliklerini bilmemelerinden kaynaklanıyor olabilir. Ama şüpheniz olmasın ki bunların epeyce bir kısmı da yukarda saydığımız nice örgütler gibi Şia'yı da sevk ve idare eden küresel güçlerin medyatörleridir. Bu algı operasyonlarıyla vekalet savaşlarını perdelemek istemektedirler.
Kısacası FETÖ, PKK, DEAŞ, sünnet düşmanı reformistler ne kadar küresel güçlerin vekalet timleriyse, İran ve beraberindeki Şii grup ve örgütler de aynı derece de malum karanlık odakların vekalet ordularıdır. Aralarındaki danışıklı dövüşü anlamak zor olmasa gerektir.