0
Cumhurbaşkanı, "Oyumu Reis'e veririm ama AK Parti'ye vermem!" söylemini üretenleri "münafıklar çetesi" olarak işaret eder etmez, büyük bir "saptırma operasyonu" başlatıldı.
Başlatıldı ve büyük bir hızla yürütülmekte!..
Neymiş?..
Erdoğan, AK Parti'ye oy vermeyecek olan herkesi "münafık" olarak nitelendirmiş!..
Saptırmanın bu kadarına…
Yuh!..
Cumhurbaşkanı'nın ne söylediği, kimleri işaret ettiği o kadar "net" ki oysa…
Mesele, AK Parti'ye oy verme-vermeme meselesi değil..
Bir "organizasyon"!..
Mesele bu!..
Yoksa…
Beynine, gönlüne hitap eden parti, hangi partiyse oyunu ver…
Kime ne!..
Dünya görüşünü benimsemeyenlere en fazla kucak açan Lider kuşkusuz Erdoğan'dır.
Böyle bir Devlet Adamı, AK Parti'ye oy vermeyecek olanların tamamını "Münafık" olarak nitelendirir mi?..
Öyle bir yapısı olsaydı…
Her seçimde en yakın rakibine tur bindirerek kazanması… Cumhurbaşkanlığı Makamı'na Yüzde 52'nin desteğini alarak gelmesi mümkün olabilir miydi?..
Mesele "oy" meselesi değil…
Mesele…
"Organizasyon" meselesi!..
"Tezgah" meselesi!..
Birileri,
"28 Şubat günlerine geri dönüş için, Recep Tayyip Erdoğan'ı iyice sıkıntıya sokmak istiyor!.."
Günler boyunca, "Sayın Erdoğan bu konuda gerekli uyarılarda bulunmalı!" diyerek "işaret" ettiğimiz bir tezgah bu…
Çok açık:
"Külliye'nin elini kolunu bağlamak istiyorlar!.."
Bunun için de…
"Reis'e desteğim tam ama AK Parti'ye değil!" cümlesini, beyinlere işleye işleye "ortak tavır" haline getirmeye çalışıyorlar!..
Bu o kadar yaygın ki…
"Görmezden gelerek" karşı koyamazsınız…
Zira:
"Sosyal medya" ve diğer platformları kullanarak fena halde yaygınlaştırıyorlar bunu!..
Sokaklarda, caddelerde bu konuşuluyor…
Berberler, taksiciler bunu konuşuyor!..
Bu durumda…
Sizin yapmanız gereken…
Özellikle "Teşkilatı" yaman tezgaha karşı uyarmaktır!..
Evet…
Bu mesele üzerinde ısrarla durduk, medyadan az da olsa "destek" geldi.
Sayın Cumhurbaşkanı da gerekli uyarılarda bulundu.
Güzel.
Şimdi konu gündemde ve özellikle AK Partililer çok daha uyanık, çok daha hassas durumdalar!..
Evet…
Bu bir "operasyon."
Dikkatli olmak şart!..
Cumhurbaşkanlığı seçiminin nasıl sonuçlanacağı üç aşağı beş yukarı belli.
"Meclis Tablosu"nun nasıl şekilleneceği ise o kadar net değil.
Hatırlayınız lütfen:
AK Parti'nin yer aldığı ilk seçimde, "Cem Uzan faktörü" olmasaydı…
AK Parti, o büyük "Meclis Çoğunluğu"nu elde edemeyecek…
Belki de bu kadar büyük izler bırakamayacaktı.
Meclis'e kaç partinin gireceği, hangi partinin ne oranda oy alacağı hayati öneme sahip.
24 Haziran'da "ittifak"ların neler getireceğini kestirmek kolay değil.
Külliye'nin, İstanbul'da ilan edilen "Ahitleşme"nin hakkını verebilmesi de, büyük ölçüde "Meclis Desteği"ne bağlı.
AK Parti Meclis Grubu'nun "çok güçlü" desteği olamazsa…
24 Haziran'da ortaya çıkacak "tablo" bu imkanı vermezse…
"Yeni Türkiye"ye karşı bilenmiş olan "güç odakları" iyice azacaktır!..
'15 Temmuz'da yüzünü bir kez daha gösteren "Büyük Oyun"un bir aşaması da budur…
"Cumhurbaşkanı'na iyi bir destek, AK Parti'ye ise iyi bir ders vermek lazım!" tavrını yaygınlaştırmak istiyorlar…
"En büyük arzuları Cumhurbaşkanı'nın kaybetmesi" ama bunun pek mümkün olmadığını görüyor ve AK Parti'nin Meclis'te "güçlü bir çoğunluğa sahip olamaması" için uğraşıyorlar!..
Bu, "Kaset Olayı" gibi, "Büyük Proje"nin aşamalarından…
28 Şubat ve 15 Temmuz darbecileri, asla vazgeçmediler, vazgeçmeyeceklerdir!..
Türkiye, yeni bir "28 Şubat Dalgası" ile karşı karşıya bırakılmak istenmektedir!..
AK Parti'ye yanaşan birtakım "münafıklar"ın bu operasyonlardaki rollerini uzun uzun yazdık.
"İnanmadığı halde";
"Maddi Menfaat", "Kariyer Hesapları" vs. sebeplerden dolayı "inanıyormuş gibi görünen" kimseler!..
Bunları görmek de zor değil aslında…
Birçok yazımızın ana konusu, "yalakalık, dalkavukluk, yağcılık" gibi kavramlardır malûm…
Hep Deriz ki;
-Sürekli olarak alkışlayanla sürekli olarak karşı çıkana dikkat edeceksin!..
-Sürekli olarak alkışlayanın art niyetli olması kuvvetle muhtemeldir!..
-Sürekli olarak karşı çıkan da ya kötü niyetlidir ya da ruh hastasıdır!
-Hiçbirimiz mükemmel değiliz.
-Hepimiz "dostça ikaz edilmeye" muhtacız.
-Desteklemek gerektiğinde bedeli ne olursa olsun destekleyen…
-Karşı çıkmak gerektiğinde ise, bedeli ne olursa olsun ikaz eden 'dost'lara her an ihtiyaç duyarız.
Bir kişi sürekli olarak sizi övüyorsa…
Ve ya…
Bir kişi size sürekli olarak karşı çıkıyorsa…
Niyeti ne olabilir ki?..
*****
NELER NELER BİRİKTİRMİŞLER İÇLERİNDE!
Cumhurbaşkanı, "Oyumu Reis'e veririm ama AK Parti'ye vermem!" söylemini üretenleri "münafıklar çetesi" olarak işaret edince…
Birden aklıma geldi:
Şu FETÖ mensubu "gazeteciler" var ya…
Çoğu yurt dışında, kaçak durumda hani…
Bunlar işte…
Bilirsiniz, "Zaman"ında Sayın Erdoğan'a ne "yalakalıklar" yaparlardı…
Sonra…
Görüldü ki…
Neler neler biriktirmişler içlerinde!..
Bugün…
Sayın Erdoğan, "tecrübelerden" hareketle "münafıklar çetesi" ifadesini kullanmakta.
"Menfaatlerine göre şekil alan insanlar!.."
"İçleri, dışları farklı insanlar!.."
"Uygun zamanı kollayan insanlar!.."
Adresler ve kişiler o kadar net ki!..
Saptıranlara tek kelimeyle hitap ediyorum yazıyı bitirirken:
"Yuh!"